الْجُمُعَةِ
Cuma Suresi 3. Ayet
وَاٰخَر۪ينَ
مِنْهُمْ
لَمَّا
يَلْحَقُوا
بِهِمْۜ
وَهُوَ
الْعَز۪يزُ
الْحَك۪يمُ
٣
Ve âḣarîne minhum lemmâ yelhakû bihim(t) ve huve-l’azîzu-lhakîm(u)
(Allah o peygamberi) onlardan henüz kendilerine katılmayan başkalarına da göndermiştir. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Surenin tamamını oku
Cuma Suresi 3. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve onlardan başkalarına ki henüz onlara katılmamışlardır ve odur üstün olan hüküm ve hikmet sahibi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | (Allah, o peygamberi) onlardan henüz kendilerine katılmayan başkalarına da göndermiştir. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Henüz onlara katılmamış bulunan diğer insanlara da (o Peygamberi göndermiştir). O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Mehmet Okuyan Meali | Henüz kendilerine katılmamış bulunan diğerlerine de (sonraki nesillere de bu elçiyi göndermiştir). O güçlüdür, doğru hüküm verendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlardan başkalarına da göndermiştir ki, henüz onlara erişmemişlerdir. Ve O, azîzdir, hakîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | (O Elçiyi) yine onlardan olup henüz kendilerine katılmamış bulunan başka kimselere de (gönderdi). O azizdir, hakimdir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bunları, henüz onlara katılmamış başkalarına da öğretecektir. Daima üstün ve bütün kararları doğru olan O’dur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | O resulü, ümmîlerden olup da henüz onlara katılmamış bulunan başka kimselere de gönderdi. O'dur Azîz, O'dur Hakîm. |
Cuma Suresi 3. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Cuma |
Sure Numarası | 62 |
Ayet Numarası | 3 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 28 |
Kur'an Sayfası | 511 |
Toplam Harf Sayısı | 109 |
Toplam Kelime Sayısı | 17 |
Cuma Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak İslam’ın toplumsal boyutuna, insanları bir araya getiren değerlerin önemine ve Peygamber Efendimizin misyonuna vurgu yapar. Sure, özellikle Cuma günü yapılan toplu ibadetlere ve bu ibadetlerin toplumsal faydalarına dikkat çeker. Ayet 3 ise, Allah'ın elçisinin sadece mevcut topluma değil, henüz ona katılmamış, gelecekteki nesillere de gönderildiğini ifade eder. Bu bağlamda ayet, İslam mesajının evrenselliğini ve tüm insanlığa hitap ettiğini belirtmektedir. Ayetin geçtiği surenin bağlamında, İslam'ın yayılışına ve bu dinin zamanla nasıl geniş bir kitleye ulaştığına yönelik önemli bilgiler yer almaktadır. Ayet, Allah’ın aziz ve hakim sıfatlarını vurgulamakta, O'nun mutlak güç ve hikmet sahibi olduğunu belirtmektedir. Bu bağlamda, İslam'ın yalnızca belli bir zaman diliminde değil, her devirde geçerli olan bir mesaj olduğu, bu mesajın tüm insanlığa ulaştırılmasının da ilahi bir irade olduğu ifade edilmektedir.
Cuma Suresi 3. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أُميين | Ümmîler |
رسول | Resul |
حكيم | Hikmet sahibi |
Ayet içinde "أُميين" (ümmîler) kelimesinin tecvid kurallarında idgam özelliği bulunur. "رسول" (resul) kelimesinde ise med kuralı geçerlidir. Ayrıca, kelimelerin telaffuzunda dikkat edilmesi gereken duraklar ve makharic (çıkış yerleri) önemlidir.
Cuma Suresi 3. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أُميين | Ümmîler | 2 |
رسول | Resul | 60 |
حكيم | Hikmet sahibi | 18 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an’da toplamda ne sıklıkla kullanıldığı, onların genel temalarla bağlantılı olduğunu gösterir. Örneğin, "رسول" kelimesi sıklıkla peygamberlerin gönderilişi ve mesajlarının aktarımında kullanılırken, "أُميين" kelimesi ise toplumun okuma yazma bilmeyen kesimlerine atıfta bulunur. Bu kelimeler, İslam'ın sosyal boyutu ve mesajının evrenselliği üzerine derin anlamlar taşır. "حكيم" kelimesinin geçişi ise, Allah’ın hikmetine ve her şeyin en iyi biçimde yaratıldığına işaret eder. Bu kelimelerin sıkça kullanılması, İslam’ın temel kavramlarının sürekli vurgulanmasına olanak tanır.
رسول
60
حكيم
18
أُميين
2
Cuma Suresi 3. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | henüz onlara katılmamışlardır | Geleneksel |
Diyanet İşleri (Yeni) | henüz kendilerine katılmayan başkalarına da göndermiştir | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | henüz onlara katılmamış bulunan diğer insanlara da | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | henüz kendilerine katılmamış bulunan diğerlerine de | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | henüz onlara erişmemişlerdir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | henüz kendilerine katılmamış bulunan başka kimselere de | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | henüz onlara katılmamış başkalarına da öğretecektir | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | henüz onlara katılmamış bulunan başka kimselere de | Geleneksel |
Tabloda, farklı meal sahiplerinin kullandığı ifadelerin farklı tonları ve anlatım tarzları göz önüne serilmektedir. "Henüz onlara katılmamışlar" ifadesi, çoğu mealde benzer şekilde kullanılmıştır. Bu durum, ayetin temel anlamının vurgulanması açısından önemli bir ortaklık sergilemektedir. Öte yandan, "henüz kendilerine katılmayan başkalarına" gibi açıklayıcı ifadeler, modernist bir yaklaşım sergileyerek daha geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmeyi amaçlamaktadır. Her ne kadar anlatım tarzında farklılıklar bulunsa da, genel anlamda ayetin mesajı ve içeriği benzer kalmaktadır. Ancak bazı meallerde kullanılan ifadeler arasında anlamda küçük farklılıklar bulunmakta; örneğin "erişmemişlerdir" ifadesi, katılmama eyleminin daha net bir şekilde ifade edilmesini sağlamaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç