التَّغَابُنِ
Teğabun Suresi 18. Ayet
عَالِمُ
الْغَيْبِ
وَالشَّهَادَةِ
الْعَز۪يزُ
الْحَك۪يمُ
١٨
‘Âlimu-lġaybi ve-şşehâdeti-l’azîzu-lhakîm(u)
O, gaybı da, görünen âlemi de bilendir, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Surenin tamamını oku
Teğabun Suresi 18. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Gizliyi de bilir, görüneni de, üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | O, gaybı da görünen âlemi de bilendir, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Görünmeyeni ve görüneni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir. |
Mehmet Okuyan Meali | Görünmeyeni de görüneni de bilendir; güçlüdür, doğru hüküm verendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Gizliye de, âşikâr olana da alîmdir, azîzdir, hakîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | Görünmeyeni ve görüneni bilendir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz, O,) Azizdir, hakimdir (üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir). |
Süleymaniye Vakfı Meali | Görünmeyeni ve görüneni bilen O’dur. Üstün olan ve doğru kararlar veren de O’dur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Görünmeyen ve görünen âlemleri bilendir O; Azîz'dir, Hakîm'dir. |
Teğabun Suresi 18. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Teğabun |
Sure Numarası | 64 |
Ayet Numarası | 18 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 28 |
Kur'an Sayfası | 471 |
Toplam Harf Sayısı | 66 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Teğabun Suresi, genel olarak insanların ahiretteki durumlarına, inançlarına ve Allah’ın kudretine dair konuları ele alır. Mekke döneminde inen bu sure, Müslümanların inançlarını pekiştirmek ve onları ahiret gününe hazırlamak amacıyla indirilmiştir. Ayet, Allah’ın her şeyi bildiğine, hem görünürde olan hem de gizli olan her şeyin bilgisinin O'na ait olduğuna vurgu yapmaktadır. Bu bağlamda, surede Allah'ın yüceliği, hikmeti ve hüküm verme yetkisi üzerinde durulmaktadır. Bu ayet, Allah’ın mutlak bilgi ve güç sahibi olduğunu belirtirken, insanlar için de O’na güvenmenin önemini vurgular.
Teğabun Suresi 18. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
عَالِمٌ | Bilen |
غَيْبٌ | Gizli olan |
حَكِيمٌ | Hikmet sahibi |
عَزِيزٌ | Güçlü |
مُحْكَمٌ | Hüküm veren |
Bu ayette kelimeler arasında med ve idgam gibi tecvid kurallarına uygundur. Bazı kelimeler arasında harf değişimleri ve uzatmalar bulunmaktadır.
Teğabun Suresi 18. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
عَالِمٌ | Bilen | 36 |
غَيْبٌ | Gizli olan | 6 |
حَكِيمٌ | Hikmet sahibi | 25 |
عَزِيزٌ | Güçlü | 20 |
Bu kelimelerin sıkça kullanılması, Allah’ın sıfatlarına vurgu yapıldığına işaret eder. Özellikle 'bilen', 'gizli olan' ve 'hikmet sahibi' gibi terimler, Kur'an'da Allah’ın bilgisi ve kudreti ile ilgili önemli kavramlardır. Bu kelimeler, müminlerin Allah’a olan güvenini pekiştirmek ve Allah’ın her şeyi en iyi bileni olduğunu hatırlatmak amacıyla sıkça kullanılır.
عَالِمٌ
36
حَكِيمٌ
25
عَزِيزٌ
20
غَيْبٌ
6
Teğabun Suresi 18. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Gizliyi de bilir, görüneni de | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Gaybı da görünen âlemi de bilendir | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Görünmeyeni ve görüneni bilendir | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Görünmeyeni de görüneni de bilendir | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Gizliye de, âşikâr olana da alîmdir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Görünmeyeni ve görüneni bilendir | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Görünmeyeni ve görüneni bilen O’dur | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Görünmeyen ve görünen âlemleri bilendir O | Modern |
Ayetin meallerinde genel olarak 'görünen ve görünmeyen' ifadesi ortak olarak kullanılmıştır. Bu, Allah’ın her şeyi bilmesi konusundaki vurgunun temel bir unsuru olduğu için çoğu mealde tercih edilmiştir. Bunun yanı sıra, 'aziz' ve 'hakim' gibi sıfatlar da sıkça yer almakta, bu da Allah’ın yüceliği ve hikmeti üzerinde durulduğuna işaret etmektedir. Ancak bazı meallerde 'gizli' ve 'aşikâr' kelimesi gibi ifadelerde farklılık gösterilmektedir. Bu tür farklılıklar, bazı meallerin daha geleneksel bir dil kullanırken, diğerlerinin daha modern bir üslup tercih etmesinden kaynaklanmaktadır. Genel olarak, ifadelerin anlamları benzer olsa da kullanılan kelimelerin tonu ve üslubu açısından farklılıklar gözlemlenmektedir.
Okumak istediğin ayeti seç