الْحَاقَّةِ
Hakka Suresi 4. Ayet
كَذَّبَتْ
ثَمُودُ
وَعَادٌ
بِالْقَارِعَةِ
٤
Keżżebet śemûdu ve ’âdun bilkâri’a(ti)
Semûd ve Âd kavimleri, yüreklerini hoplatacak olan büyük felaketi (Kıyameti) yalanladılar.
Surenin tamamını oku
Hâkka Suresi 4. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Yalanladı Semud ve Âd, insanların başına kopan, akıllarını dağıtan kıyameti. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Semûd ve Âd kavimleri, yüreklerini hoplatacak olan büyük felaketi (Kıyameti) yalanladılar. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Semûd ve Âd, kapılarını çalacak olan o felaketi yalan saymışlardı. |
Mehmet Okuyan Meali | Semûd ve Âd (kavimleri) de o çarpan felaketi yalanlamıştı. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Semûd ve Âd kavimleri. O korkunç vak'ayı (yani Kıyameti) yalan saymıştı. |
Süleyman Ateş Meali | Semud ve 'Ad (kavimleri), başa çarpan olayı yalanladılar. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Semud ile Ad (kavimleri), gümbür gümbür gelen o felaket için “Yalan!” demişlerdi. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Semûd ve Âd kâriayı/başa çarpan olayı yalanlamıştı. |
Hâkka Suresi 4. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hâkka |
Sure Numarası | 69 |
Ayet Numarası | 4 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 29 |
Kur'an Sayfası | 578 |
Toplam Harf Sayısı | 79 |
Toplam Kelime Sayısı | 15 |
Hâkka Suresi, kıyametin gerçekliğini ve önemi anlatan bir Mekki suredir. Bu surede, kıyametin geleceğine dair tasvirler ve kıyamet öncesi ve sonrası hakkında bilgiler verilmektedir. Ayet 4, Semûd ve Âd kavimlerinin kıyameti yalanladıklarına dair bir ifade içermektedir. Semûd ve Âd, tarihsel olarak, Allah’ın gönderdiği peygamberlere karşı gelmiş ve onların uyarılarını dikkate almamış, bu nedenle de yıkıma uğramış kavimlerdir. Bu ayet, geçmişte yaşanan bu tür yalanlamaların kıyametin kaçınılmaz olduğuna dair bir hatırlatma işlevi görmektedir. Hâkka Suresi, genel olarak, insanların dikkatini kıyametin gerçekliğine çekmekte ve onların bu konuda düşünmelerini sağlamaktadır.
Hâkka Suresi 4. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
كَذَّبَ | Yalanladı |
سَمُود | Semud |
عَاد | Âd |
آخِرَة | Kıyamet |
مَكَانَة | Felaket |
Ayet içerisinde 'كَذَّبَ' (yalanladı), 'سَمُود' (Semud), 'عَاد' (Âd) ve 'مَكَانَة' (felaket) gibi temel kelimeler öne çıkmaktadır. Tevcih açısından 'كَذَّبَ' kelimesi, yalanlamayı ifade ederken, genelde geçmiş zaman kipinde kullanılmış. Ayetteki kelimelerin çoğu 'idgam' ve 'med' kurallarına uygun bir şekilde telaffuz edilir.
Hâkka Suresi 4. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
كَذَّبَ | Yalanladı | 15 |
عَاد | Âd | 9 |
سَمُود | Semud | 7 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerden 'كَذَّبَ' (yalanladı) kelimesi, Kur'an’da sıklıkla yalanlama eylemini ifade etmek için kullanılır. Bu, inançsızlık ve inkâr temalarını vurgulamakta önemli bir rol oynar. 'عَاد' (Âd) ve 'سَمُود' (Semud) kelimeleri ise, belirli kavimlerin isimleri olarak geçmektedir ve bu kavimlerin geçmişteki hikayeleri, insanlara ibret vermek için sıkça anılmaktadır. Bu bağlamda, bu kelimelerin sıklığı, kıyametle ilgili uyarılara ve geçmişteki kavimlerin hikayelerine dikkat çekmek amacı taşır.
كَذَّبَ
15
عَاد
9
سَمُود
7
Hâkka Suresi 4. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Yalanladı Semud ve Âd, insanların başına kopan, akıllarını dağıtan kıyameti. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Semûd ve Âd kavimleri, yüreklerini hoplatacak olan büyük felaketi (Kıyameti) yalanladılar. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Semûd ve Âd, kapılarını çalacak olan o felaketi yalan saymışlardı. | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | Semûd ve Âd (kavimleri) de o çarpan felaketi yalanlamıştı. | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Semûd ve Âd kavimleri. O korkunç vak'ayı (yani Kıyameti) yalan saymıştı. | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Semud ve 'Ad (kavimleri), başa çarpan olayı yalanladılar. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Semud ile Ad (kavimleri), gümbür gümbür gelen o felaket için “Yalan!” demişlerdi. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Semûd ve Âd kâriayı/başa çarpan olayı yalanlamıştı. | Açıklayıcı |
Ayetin meallerinde 'yalanladı' ve 'felaket' gibi ifadelerin sıkça kullanıldığı görülmektedir. Bu ortak ifadeler, kıyametin gerçekliğini ve insan davranışlarını ele alan anlamları pekiştirmektedir. Genelde tüm meallerde 'yalanlama' vurgusu ön plandadır. Ancak bazı meallerde kullanılan kelimeler arasında farklılıklar dikkati çekmektedir. Örneğin, 'başına kopan', 'çarpan', 'kapılarını çalacak' gibi ifadeler, benzer anlamları taşımakla birlikte, dilsel ton açısından farklılık arz etmektedir. Bu bağlamda, bazı mealler açıklayıcı bir tonla ifade edilirken, diğerleri daha edebi bir dil kullanmaktadır. Böylece, meallerin dilsel ve anlam açısından çeşitliliği, okuyucunun metinle olan etkileşimini zenginleştirmektedir.
Okumak istediğin ayeti seç