هُودٍ
Hûd Sûresi 55. Ayet
مِنْ
دُونِه۪
فَك۪يدُون۪ي
جَم۪يعاً
ثُمَّ
لَا
تُنْظِرُونِ
٥٥
Min dûnih(i)(s) fekîdûnî cemî’an śümme lâ tunzirûn(i)
Biz sadece şunu söyleriz: "Seni, ilahlarımızdan biri fena çarpmış." Hûd dedi ki: "İşte ben Allah'ı şâhit tutuyorum. Siz de şâhit olun ki, ben sizin Allah'ı bırakıp da O'na ortak koştuğunuz şeylerden uzağım. Haydi hepiniz toptan bana tuzak kurun, sonra da bana göz açtırmayın."
Hûd Sûresi'nin tamamını oku
Hûd Suresi 55. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Onu bırakıyor da taptıklarınızı ona eş tutuyorsunuz, uzağım onlardan, hadi, hepiniz, aleyhime düzen kurun, sonra da hiç göz açtırmayın bana. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 54,55. Biz sadece şunu söyleriz: “Seni, ilâhlarımızdan biri fena çarpmış.” Hûd, dedi ki: “İşte ben Allah’ı şâhit tutuyorum. Siz de şâhit olun ki, ben sizin Allah’ı bırakıp da O’na ortak koştuğunuz şeylerden uzağım. Haydi hepiniz toptan bana tuzak kurun, sonra da bana göz açtırmayın.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "O'ndan başka herşeyden uzağım, artık hepiniz toplanın bana istediğiniz tuzağı kurun, sonra hiç bekletmeyin. |
Mehmet Okuyan Meali | 54,55. Biz ‘İlahlarımızdan biri seni fena hâlde çarpmış!’ demekten başka bir söz söylemiyoruz.” (Hud ise) şöyle demişti: “Ben Allah’ı şahit tutuyorum; siz de şahit olun ki ben O’nun peşi sıra ortak koştuklarınızdan uzağım. Hepiniz bana tuzak kurun; sonra da bana zaman tanımayın! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «O'nun gayrı, artık bana karşı istediğiniz mekr ve hileyi cümleten yapınız, sonra bana asla bakmayınız.» |
Süleyman Ateş Meali | O(Allah)'dan başka (taptığınız tanrılardan). Haydi hepiniz bana tuzak kurun, sonra bana hiç göz açtırmayın (elinizden ne gelirse yapın)!" |
Süleymaniye Vakfı Meali | “Allah ile aranıza koyduklarınızdan uzağım. Haydi, hep birlikte bana tuzak kurun. Hiç göz açtırmayın.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Allah dışındaki tanrılarınızdan uzağım. Hadi, hep birlikte bana tuzak kurun, bana hiç göz açtırmayın." |
Hûd Suresi 55. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hûd |
Sure Numarası | 11 |
Ayet Numarası | 55 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 12 |
Kur'an Sayfası | 236 |
Toplam Harf Sayısı | 101 |
Toplam Kelime Sayısı | 18 |
Hûd Suresi, adını Nuh'un oğlu Hûd üzerinden almasına rağmen, genel olarak çeşitli peygamberlerin, kavimlerin ve onların helak edilmeleri konularını işlemesiyle bilinir. Mekke döneminde inmiş olan bu sure, Müslümanların inançlarını pekiştiren, sabrı ve dayanıklılığı vurgulayan bir içerik sunmaktadır. Hûd Suresi, inkarcı toplumların peygamberlere karşı tutumlarını, Allah'ın birliğini ve ilahi mesajın doğruluğunu anlatmaktadır. Ayet 55, Hûd peygamberin kavminin onu inkar etmesi ve ona tuzak kurmaya kalkışması üzerinden bir diyalog sunar. Hûd peygamber, kendisine karşı düzenlenecek olan tuzaklardan korkmadığını, Allah'a güvendiğini ifade etmektedir. Bu bağlamda, ayet, cesaret, sabır ve inanç temalarını ön plana çıkararak, inananların zor zamanlarda bile Allah'a güvenmelerinin önemine dikkat çeker. Hûd peygamberin bu tavrı, inkarcıların karşısında dik durma iradesini simgeler ve onlara karşı bir meydan okuma niteliği taşır.
Hûd Suresi 55. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تُكَذِّبُوا | İnkar ediyorsunuz |
مَكْرًا | Tuzak |
مِنَ | İçinden, -den |
أُولَـٰئِكَ | Onlar |
إِلَهَاتِكُمْ | İlahlarınız |
Ayetin okumalarında, med ve idgam gibi tecvid kurallarına dikkat edilmiştir. Özellikle 'مَكْرًا' kelimesinde 'م' harfi sakin okunarak, kendisinden sonra gelen 'ك' harfi ile idgam yapılmıştır.
Hûd Suresi 55. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تُكَذِّبُوا | İnkar ediyorsunuz | 3 |
مَكْرًا | Tuzak | 7 |
أُولَـٰئِكَ | Onlar | 5 |
Bu kelimelerin Kur'an'da toplam geçiş sayıları göz önüne alındığında, 'مَكْرًا' kelimesinin daha sık kullanıldığı görülmektedir. Bu durum, Allah'ın inkarcılar karşısında düzenlenen tuzakların boşuna olduğunu vurgulamak amacıyla sıkça tekrar edildiğini göstermektedir. Aynı zamanda, 'تُكَذِّبُوا' terimi, inkarcıların davranışlarını ifade etmek üzere önemli bir yer tutmaktadır. Son olarak, 'أُولَـٰئِكَ' kelimesi ise, belli bir grup insanı nitelemek için kullanılmakta ve ayetlerde sıkça karşımıza çıkmaktadır.
مَكْرًا
7
أُولَـٰئِكَ
5
تُكَذِّبُوا
3
Hûd Suresi 55. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Onu bırakıyor da taptıklarınızı ona eş tutuyorsunuz | Edebi |
Diyanet İşleri | Seni, ilâhlarımızdan biri fena çarpmış | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | O'ndan başka her şeyden uzağım | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Hepiniz bana tuzak kurun | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Artık bana karşı istediğiniz mekr ve hileyi cümleten yapınız | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Haydi hepiniz bana tuzak kurun | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Haydi, hep birlikte bana tuzak kurun | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Hadi, hep birlikte bana tuzak kurun | Modern |
Tabloya bakıldığında, 'tuzak kurun' ifadesinin çoğu mealde ortak olarak tercih edildiği görülmektedir. Bu ifade, ayetin ana temasını yansıtan bir eylem olarak dikkat çekmektedir. 'Bırakıyor' gibi daha edebi bir ifade ise yalnızca bir mealde yer almakta; bu, çevirmenin dilsel tercihine bağlı bir farklılıktır. Ayrıca, 'ilâhlarımızdan biri fena çarpmış' ifadesi, Diyanet İşleri Meali'nde yer almakta ve daha açıklayıcı bir ton taşımaktadır. Bu durum, bazı meallerin daha geleneksel bir dille aktarım yaparken, diğerlerinin modern ve akıcı bir dille ifade etmeyi tercih ettiğini göstermektedir. Mealler arasındaki bu farklılıklar, çevirmenin üslubuna ve hedef kitlesine göre değişiklik göstermektedir.
Hûd Sûresi 55. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Hûd Sûresi 55. ayeti, Nuh'un kavmine gönderilen tehdit ve uyarılara karşılık, onların inkâr ve azgınlıklarını sürdürdüğünü ve bu durumun sonucunda yakında bir azabın geleceğini bildirir.
- Mü´minûn Suresi 27. Ayet: Bu ayette, Nuh'un Rabbine yönelip kavmine karşı bir uyarıcı olarak gönderilmesi hatırlatılır. Her iki ayet de Nuh'un kavminin inkârcılığına ve azabın boyutlarına dikkat çeker.
- Hicr Sûresi 80. Ayet: Hûd 55 ile bağlantılı olarak, burada da inkâr eden kavimlerin sonu ve onlara gelen azap belirtilir. Her iki ayet, toplumların azgınlıkları ve bunun sonucunda başlarına gelecek felaketlere dair önemli mesajlar içerir.
- Zümer Suresi 71. Ayet: Bu ayette, inkâr edenler cehenneme sürüklenecekleri belirtilmiştir. Hûd 55, inkârın sonuçları üzerine bir hatırlatma yaparken, Zümer 71, bu sonucun ne kadar ağır olacağını ifade eder.
Bu ayetler bir arada değerlendirildiğinde, tarih boyunca inkârcı toplumların sonun ne kadar trajik olabileceği vurgulanır. İnkâr ve azgınlık tavrının sonuçları, sadece ahiret ile sınırlı kalmayıp, dünyada da zor bir bedelin ödeneceğine dair bir uyarı niteliği taşır. Allah'ın mesajlarına karşı gelenlerin, mutlaka bir sonuçla karşılaşacakları mesajı öne çıkmaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç