الْاِسْرَاۤءِ
İsra Suresi 86. Ayet
وَلَئِنْ
شِئْنَا
لَنَذْهَبَنَّ
بِالَّـذ۪ٓي
اَوْحَيْنَٓا
اِلَيْكَ
ثُمَّ
لَا
تَجِدُ
لَكَ
بِه۪
عَلَيْنَا
وَك۪يلاًۙ
٨٦
Vele-in şi/nâ leneżhebenne billeżî evhaynâ ileyke śümme lâ tecidu leke bihi ‘aleynâ vekîlâ(n)
Andolsun, dileseydik biz sana vahyettiğimizi tamamen ortadan kaldırırdık; sonra bu konuda bize karşı kendine hiçbir yardımcı da bulamazdın.
Surenin tamamını oku
İsrâ Suresi 86. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve dilersek sana vahyettiğimizi senden de gidermeye muktediriz, sonra bize karşı onu koruyacak bir kimse de bulamazsın. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Andolsun, dileseydik biz sana vahyettiğimizi tamamen ortadan kaldırırdık; sonra bu konuda bize karşı kendine hiçbir yardımcı da bulamazdın. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yemin olsun ki, dilersek sana vahyettiğimizi ortadan kaldırırız; sonra bize karşı kendine bir vekil (koruyucu) bulamazsın. |
Mehmet Okuyan Meali | Dilersek sana vahyettiğimizi gideririz; sonra bize karşı kendin için hiçbir [vekil] (güven kaynağı) da bulamazsın. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Zât-ı akdesime andolsun ki, eğer dilesek, sana vahyetmiş olduğumuzu elbette gideririz, sonra senin için Bize karşı onunla (o giderileni iade için) bir vekil bulamazsın. |
Süleyman Ateş Meali | Andolsun, biz dilesek, sana vahyettiğimiz(ayetler)i tamamen gideririz; sonra onun (geri alınması) için bize karşı sana bir yardımcı bulamazsın. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Zorlayıcı düzen koysaydık sana vahyettiğimizi de geri alırdık. Sonra bize karşı kendine bir vekil bulamazdın. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Yemin olsun, biz dilesek sana vahyetmiş olduğumuzu tamamen gideriveririz, sonra onu elde etmek için bizim katımızda kendine bir vekil de bulamazsın. |
İsrâ Suresi 86. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | İsrâ |
Sure Numarası | 17 |
Ayet Numarası | 86 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 15 |
Kur'an Sayfası | 303 |
Toplam Harf Sayısı | 88 |
Toplam Kelime Sayısı | 19 |
İsrâ Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak insanlara ve özellikle de müminlere yönelik öğütler içermektedir. Bu surede, vahiy, peygamberlik ve insanın yaratılışı gibi temel konulara değinilmektedir. 86. ayet ise, Allah'ın iradesinin ve kudretinin sınırsız olduğunu bildiren bir ifadedir. Bu bağlamda, Allah'ın dilediğinde vahyettiği bilgileri tamamen ortadan kaldırabileceği ve bu durumda insanın kendisine bir yardımcı bulamayacağı vurgulanmaktadır. Ayetin geçtiği surenin genel bağlamı, insanlara Allah'ın kudretini ve iradesini hatırlatmak ve onları bu konuda düşündürmektir. Mekke döneminde inmesi, bu mesajın özellikle inkarcı ve inançsız bir çevreye karşı verilmesini amaçlamaktadır. Ayet, insanın zayıflığına ve Allah'ın gücüne dikkat çekerek, toplumda bir uyanış ve farkındalık oluşturmayı hedefler.
İsrâ Suresi 86. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَإِنْ شِئْنَا | Ve dilersek |
ذَهَبْنَا | Gideriz |
وَلَا تَجِدُ | Bulamazsın |
Ayet, Arapça dilinde belirli tecvid kurallarına uyulacak şekilde okunmalıdır. Örneğin, 'ذَهَبْنَا' kelimesindeki 'نَا' nunu diğer harflerle birleşerek okuma kurallarıyla birlikte, kelimenin akışına uygun bir şekilde telaffuz edilmelidir.
İsrâ Suresi 86. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
وَإِنْ شِئْنَا | Ve dilersek | 14 |
ذَهَبْنَا | Gideriz | 7 |
وَلَا تَجِدُ | Bulamazsın | 5 |
Ayet içerisinde geçen kelimeler, Kur'an'ın genel mesajı ve temaları çerçevesinde önemli yer tutmaktadır. 'وَإِنْ شِئْنَا' ifadesi, Allah'ın iradesinin ve tercih hakkının vurgulandığı durumlarda sıkça kullanılır. 'ذَهَبْنَا' ise, vahyin geri alınması durumunu ifade ederken, 'وَلَا تَجِدُ' ifadesi, insanın çaresizliğini ve Allah'ın her şey üzerindeki mutlak otoritesini ortaya koyar. Bu kelimeler, genel olarak insanların kendi iradeleriyle sahip olamadıkları durumlardaki zayıflıklarını ve Allah'ın güç ve irade üstünlüğünü hatırlatmaktadır.
وَإِنْ شِئْنَا
14
ذَهَبْنَا
7
وَلَا تَجِدُ
5
İsrâ Suresi 86. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | dilersek sana vahyettiğimizi senden de gidermeye muktediriz | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | dileseydik biz sana vahyettiğimizi tamamen ortadan kaldırırdık | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | dilersek sana vahyettiğimizi ortadan kaldırırız | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | dilersek sana vahyettiğimizi gideririz | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | dilesek, sana vahyetmiş olduğumuzu elbette gideririz | Geleneksel |
Süleyman Ateş | dilesek, sana vahyettiğimiz(ayetler)i tamamen gideririz | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | zorlayıcı düzen koysaydık sana vahyettiğimizi de geri alırdık | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | dilersek sana vahyetmiş olduğumuzu tamamen gideriveririz | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, 'dilersek' ifadesi çoğu mealde ortak olarak kullanılmıştır ve bu, Allah'ın iradesini vurgulamak açısından önemli bir noktayı temsil eder. Ayrıca, 'vahyi kaldırmak' gibi ifadeler de benzer şekilde kullanılmakta olup, bu durum, birçok mealde benzer bir anlamı taşımaktadır. Ancak, bazı meallerde 'vahyi geri almak' ya da 'giderme' gibi ifadeler kullanılarak, dilsel ton farklılıkları ortaya çıkmaktadır. Bu farklılıklar, bazı meallerin daha açıklayıcı bir dil kullanırken, bazılarının ise daha geleneksel bir üslup tercih ettiğini göstermektedir. Bu durum, meallerin yazılış amacına ve hedef kitlelerine göre değişiklik gösterebilir.
Okumak istediğin ayeti seç