Kehf Suresi 29. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve de ki: Kur'an Rabbinizden hak ve gerçek olarak inmiştir, artık dileyen inansın, dileyen inkar etsin. Şüphe yok ki biz, zalimlere öyle bir ateş hazırladık ki etrafındaki duvarlar, onları çepeçevre kuşatır, susayıp su istedikleri zaman irin gibi bir su sunulur onlara ve bu su, yüzlerini bile yakıp kavurur, ne de kötü bir sudur ve orası, ne de kötü dayanılacak, oturulacak yerdir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | De ki: “Hak, Rabbinizdendir. Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin.” Biz zalimlere öyle bir ateş hazırladık ki, onun alevden duvarları kendilerini çepeçevre kuşatmıştır. (Susuzluktan) feryat edip yardım dilediklerinde, maden eriyiği gibi, yüzleri yakıp kavuran bir su ile kendilerine yardım edilir. O ne kötü bir içecektir! Cehennem ne korkunç bir yaslanacak yerdir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve de ki: O hak Rabbimizdendir. Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin. Çünkü biz zalimler için öyle bir ateş hazırlamışız ki, duvarları, çepeçevre onları içine alacaktır. Eğer feryad edip yardım isteseler, erimiş maden gibi yüzleri haşlayan bir su ile cevap verilir. O ne kötü bir içecek ve ne kötü bir dayanma yeri! |
Mehmet Okuyan Meali | De ki: “Hak (gerçek), Rabbinizdendir.” Öyle ise dileyen iman etsin; dileyen inkâr etsin! Biz, zalimlere öyle bir ateş hazırladık ki (ateşten) duvarları kendilerini çepeçevre kuşatmıştır. Yardım dileyecek olsalar, erimiş maden gibi yüzleri haşlayan bir su ile yardım edilir. Ne fena bir içecektir o ve ne kötü bir kalma yeridir orası! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve de ki: «Hak Rabbinizdendir. Artık kim dilerse imân etsin ve kim dilerse inkâr eylesin.» Şüphe yok ki, Biz zalimler için bir ateş hazırlamışızdır. Onun perdeleri kendilerini kuşatmıştır. Ve eğer istimdatta bulunacak olurlarsa katran gibi bir su ile imdat olunurlar ki, yüzleri kavurur. O ne fena içki, ne fena rahat edilecek bir yer! |
Süleyman Ateş Meali | De ki: "Bu gerçek, Rabbinizdendir. Artık dileyen inansın, dileyen inkar etsin." Çünkü biz zalimlere öyle bir ateş hazırladık ki, çadırı onları kuşatmıştır. Eğer (susuzluktan) feryad edip yardım isteseler erimiş maden gibi yüzleri haşlayan bir su ile kendilerine yardım edilir! O ne kötü bir içecektir ve ne kötü bir dayanacak(koltuk)dur! |
Süleymaniye Vakfı Meali | De ki "Bu doğrular Rabbinizdendir. İmanı tercih eden inanıp güvensin, görmezlikten gelmeyi tercih eden de kâfir olsun. Yanlış yapanlar için perdesi kendilerini kuşatacak bir ateş hazırladık. Yardım isterlerse onlara, erimiş maden gibi yüzleri haşlayan bir su verilir. Ne kötü içecektir o; ne kötü yerdir orası! |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ve de ki: "Hak, Rabbinizdendir. Artık dileyen inansın, dileyen inkâr etsin." Biz, zalimler için öyle bir ateş hazırladık ki, çadırı/duvarı/dumanı onları çepeçevre kuşatmıştır. Eğer yardım dileseler, erimiş maden gibi yüzleri pişiren bir su ile yardımlarına koşulur. O ne kötü içecek, o ne kötü sığınak/dayanak! |
Kehf Suresi 29. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Kehf |
Sure Numarası | 18 |
Ayet Numarası | 29 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 15 |
Kur'an Sayfası | 396 |
Toplam Harf Sayısı | 296 |
Toplam Kelime Sayısı | 56 |
Kehf Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, insanların doğru yolda olup olmadıklarını sorgulamaları, ahlaki değerler ve imanın önemine dair çeşitli temalar içermektedir. Surenin genelinde, kıyamet günü ve onun getireceği sonuçlar, peygamberlerin hikayeleri ve toplumların inkârlarının sonuçları gibi konular işlenmektedir. Ayet 29, bu bağlamda, insanların iman ve inkâr tercihini yapmalarına vurgu yaparak, her bireyin kendi seçiminden sorumlu olduğunu belirtmektedir. Ayette ayrıca, zalimlerin karşılaşacağı ceza ve buna dair tasvirler yer almakta, cehennemin korkunç tasvirleri ile insanların bu durumu düşünmeye sevk edilmektedir. Dileyenlerin iman edebileceği, dileyenlerin ise inkâr edebileceği bir özgür irade vurgusu yapılmakta, bu durumun sonunda gelen sonuçlara dikkat çekilmektedir. Bu tür ifadeler, Kur'an'ın genel mesajı olan insanlara seçim özgürlüğü verme ilkesine de hizmet etmektedir. Ayette geçen zorlayıcı ve cehennem tasvirleri, insanları uyarma ve dikkat çekme amacı taşımaktadır.
Kehf Suresi 29. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
Hak | Gerçek |
Rab | Yaratıcı, Efendi |
Zalim | Haksızlık yapan, zulmeden |
Ateş | Cehennem, yanıcı madde |
Su | Sıvı, içecek |
Ayetteki kelimeler arasında 'hak', 'zalim', 'ateş' gibi kelimeler dikkat çekmektedir. Bu kelimelerin doğru telaffuz edilmesi için bazı tecvid kurallarına dikkat edilmesi gerekmektedir. Örneğin, 'zalim' kelimesinin başındaki 'z' harfi, 'z' maddesi olarak düzgün okunmalı ve 'hak' kelimesi de doğru bir şekilde med edilmelidir.
Kehf Suresi 29. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
Hak | Gerçek | 30 |
Zalim | Haksızlık yapan | 15 |
Ateş | Cehennem | 48 |
Su | Sıvı | 30 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an genelinde sık kullanılan terimlerdir. 'Hak' kelimesi, gerçeğin önemi ve doğruluğa yapılan vurgu nedeniyle sıkça geçmektedir. 'Zalim' kelimesi, adaletin ve hakkın ihlaline dikkat çekmek amacıyla kullanılır. 'Ateş' ve 'su' kelimeleri ise cehennem tasvirleri ve cezalandırma ile ilgili betimlemelerde sıkça yer almaktadır. Bu kelimelerin kullanımı, okuyucuda ciddi bir etki yaratmayı ve ders çıkartmayı amaçlamaktadır.
Ateş
48
Hak
30
Su
30
Zalim
15
Kehf Suresi 29. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | dileyen inansın, dileyen inkar etsin. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | dileyen iman etsin; dileyen inkâr etsin! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | kim dilerse imân etsin ve kim dilerse inkâr eylesin. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | dileyen inansın, dileyen inkar etsin. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | imanı tercih eden inanıp güvensin, görmezlikten gelmeyi tercih eden de kâfir olsun. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | dileyen inansın, dileyen inkâr etsin. | Açıklayıcı |
Tabloda, çoğu mealde ortak olarak kullanılan ifadeler arasında 'dileyen inansın, dileyen inkar etsin' ifadesi dikkat çekmektedir. Bu ifade, okuyucuya bireysel seçim özgürlüğü teması sunmakta ve imanın kişisel bir tercih olduğunu vurgulamaktadır. Bazı meallerde ise farklı dilsel tonlar ve ifadeler kullanmakla birlikte, genel anlam olarak bu ifadelerin benzer temalar üzerinde yoğunlaştığı görülmektedir. Örneğin, 'imanı tercih eden' ifadesi bazı meallerde daha modern bir dil kullanılarak sunulmuştur. Bu farklılıklar, meallerin hedef kitlesi ve dilsel tercihleriyle ilişkilidir. Ancak, genel olarak, ana temalar ve anlamlar çoğu mealde örtüşmektedir.