Taha Suresi 127. Ayet
وَكَذٰلِكَ
نَجْز۪ي
مَنْ
اَسْرَفَ
وَلَمْ
يُؤْمِنْ
بِاٰيَاتِ
رَبِّه۪ۜ
وَلَعَذَابُ
الْاٰخِرَةِ
اَشَدُّ
وَاَبْقٰى
١٢٧
Vekeżâlike neczî men esrafe velem yu/min bi-âyâti rabbih(i)(c) vele’ażâbu-l-âḣirati eşeddu veebkâ
Taha Suresi 127. Ayet Meâlleri

Taha Suresi 127. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Taha |
Sure Numarası | 20 |
Ayet Numarası | 127 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 13 |
Kur'an Sayfası | 469 |
Toplam Harf Sayısı | 104 |
Toplam Kelime Sayısı | 19 |
Taha Suresi, Mekke döneminde inmiş olan, peygamberlerin hikayelerine ve insanlara ibret verici derslere odaklanan bir suredir. Bu surede, özellikle Hz. Musa'nın hikayesi ön plandadır. Ayet 127, bu bağlamda insanların haddi aşma durumlarına ve Rabbinin ayetlerine inanmayanların cezalandırılmasına dair bir vurgu yapmaktadır. Ayetin yer aldığı surede, insanlara bir uyarı niteliği taşıyan bu cümle, ahiret azabının kaçınılmaz ve korkutucu olduğunu ifade etmektedir. Allah, kendisine isyan eden ve ayetlerine inanmayanları belirli bir şekilde cezalandıracağını belirtirken, bu cezanın dünya hayatında da görülebileceğine ancak ahiret azabının çok daha çetin ve devamlı olduğuna işaret etmektedir. Bu tür ifadeler, insanları uyararak, ahiret inancının önemini vurgular. Taha Suresi’nin bu ayeti, insanlara sadece dünyada değil, ahirette de karşılaşacakları sonuçları hatırlatmakta ve onları doğru yola çekmeyi amaçlamaktadır.
Taha Suresi 127. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
إِنَّا | Şüphesiz biz |
نُعَذِّبُ | Cezalandırırız |
الآخِرَةُ | Ahiret |
أَشَدُّ | Daha şiddetli |
دَائِمٌ | Sürekli |
Ayetin bazı kelimeleri idgam gibi tecvid kurallarına tabidir. Örneğin, "نُعَذِّبُ" kelimesindeki "نُ" ile "عَ" arasında idgam (sesi birleştirme) kuralı uygulanır.
Taha Suresi 127. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَنْ | ki | 56 |
عَذَّبَ | cezalandırmak | 14 |
الآخِرَةُ | ahiret | 21 |
Bu kelimeler Kur'an'da sıkça tekrar eden ifadelerdir. "أَنْ" kelimesi, birçok farklı bağlamda kullanılmakta ve cümleleri bağlamak için önemli bir işlev üstlenmektedir. "عَذَّبَ" kelimesi, özellikle cezalandırma temasının işlendiği surelerde sıklıkla karşımıza çıkar; bu da insanların hatalarına karşı bir uyarı niteliğindedir. "الآخِرَةُ" kelimesi ise ahiret inancının temel taşlarından biri olduğu için Kur'an'da sürekli olarak yer almaktadır.
أَنْ
56
الآخِرَةُ
21
عَذَّبَ
14
Taha Suresi 127. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | suç işlemekte ileri gidenleri | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | haddi aşan | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | haddi aşanları | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | haddi aşanları | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | israf eden | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | israf eden | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | aşırı gidenleri | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | haddi aşan ve Rabbinin ayetlerine inanmayan | Açıklayıcı |
Mealler arasında ortak olarak kullanılan iki ifade 'haddi aşan' ve 'Rabbinin ayetlerine inanmayan' kavramlarıdır. Bu ifadelerin çoğu mealde tercih edilmesinin nedeni, Kur'an'da bu tür fiillerin sıkça ele alınması ve bu konuda net bir uyarı yapılmasıdır. Bunun yanı sıra 'israf eden' ifadesi de birkaç mealde yer almakta olup, dilsel açıdan anlam kaymalarına sebep olabilmektedir. Bazı meallerde yer alan 'suç işlemekte ileri gidenleri' ifadesi ise daha açıklayıcı bir ton taşımaktadır. Bu durum, bu mealde yazarın yaklaşımının edebi ve açıklayıcı bir üslup olduğunu göstermektedir. Genel olarak, meallerdeki bu farklılıklar, dil açısından anlamda zenginlik sunmakla birlikte, okuyucunun kavrayışını da çeşitlendirmektedir.
Tâ-Hâ Sûresi 127. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Taha Suresi 127. ayet, Firavun'un alaycı tavırları ve Allah'ın Musa'ya öğrettiği mesajların ifade edilmesi üzerine odaklanmaktadır. Bu ayette, Allah, Musa'ya Firavun'a karşı nasıl davranması gerektiğini ve özellikle yanlış yolda olanları ikaz etmesini emretmektedir.
- Taha Suresi 26. Ayet: Musa'nın isyan eden ve Allah'a karşı gelen Firavun'a hitap etme şekli ile ilgili olarak bu ayet, onun akılcı olması gerektiğini vurgulamakta ve tartışmanın mantıklı bir zemin üzerinde gerçekleşmesini teşvik etmektedir.
- Taha Suresi 8. Ayet: Bu ayette Allah'ın, Musa'ya verdiği kamuya açık mesajlar ve onun o görevi üstlenmesinin gerekliliği üzerine bir vurgu bulunmaktadır. Burada da benzer bir şekilde Musa'nın sorumluluğu ele alınmaktadır.
- A'râf Sûresi 104. Ayet: Musa'nın Firavun'a karşı duruşunu ve Allah'ın mesajını ulaştırma çabasını anlatan bu ayet, Taha 127 ile benzer bir durum içermektedir. Burada da Musa'nın doğru yolu gösterme sorumluluğu üzerindeki vurgu dikkat çekmektedir.
Bu ayetler birlikte değerlendirildiğinde, Musa'nın peygamberlik görevi çerçevesinde Firavun'a karşı tutumunu ve Allah'ın mesajını insanlara ulaştırma çabasını ortaya koymaktadır. Bu, hem bireysel hem de toplumsal yönleriyle bir tebliğ ve uyarı niteliğindedir.
Okumak istediğin ayeti seç