الْبَقَرَةِ

Bakara Suresi 84. Ayet

وَاِذْ

اَخَذْنَا

م۪يثَاقَكُمْ

لَا

تَسْفِكُونَ

دِمَٓاءَكُمْ

وَلَا

تُخْرِجُونَ

اَنْفُسَكُمْ

مِنْ

دِيَارِكُمْ

ثُمَّ

اَقْرَرْتُمْ

وَاَنْتُمْ

تَشْهَدُونَ

٨٤

Ve-iż eḣażnâ mîśâkakum lâ tesfikûne dimâekum velâ tuḣricûne enfusekum min diyârikum śumme akrartum veentum teşhedûn(e)

Vaktiyle sizden, birbirinizin kanlarını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair de söz almıştık. Siz de kabullene geldiniz. Hâlâ da (buna) şahitlik ediyorsunuz.

Surenin tamamını oku

Bakara Suresi 84. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiBir zaman birbirinizin kanını dökmemek, yerinizden yurdunuzdan çıkmamak hususunda kesin söz almıştık sizden. Sonra siz de bunu ikrar etmiş, siz de buna tanık olmuştunuz.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Hani, “Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız” diye de sizden kesin söz almıştık. Sonra bunu böylece kabul etmiştiniz. Kendiniz de buna hâlâ şahitlik etmektesiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiYine bir zamanlar mîsakınızı almıştık; birbirinizin kanlarını dökmeyeceksiniz, nüfusunuzu diyarınızdan çıkarmıyacaksınız. Sonra siz buna ikrar da verdiniz ve ikrarınıza şahit de oldunuz.
Mehmet Okuyan MealiHani birbirinizin kanlarını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair sizden söz almıştık. Sonunda siz de şahit olarak (bunları) kabul etmiştiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiVe bir vakitte Biz, «Kendi kanlarınızı dökmeyeceksiniz ve nefislerinizi yurdunuzdan çıkarmayacaksınız,» diye bir ahdinizi almıştık. Sonra ikrar da etmiştiniz. Ve siz (bu ikrarınıza) şehâdet de edersiniz.
Süleyman Ateş MealiBirbirinizin kanını dökmeyeceksiniz,birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız? diye sizden kesin söz almıştık; göre göre bunu kabul etmiştiniz.
Süleymaniye Vakfı MealiBir gün sizden yine “Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, kendinizden olanları yurdunuzdan çıkarmayacaksınız!” diye söz aldık. Bunu kabul etmiştiniz; siz de buna şahitsiniz.
Yaşar Nuri Öztürk MealiSizden şu sözü de almıştık: Birbirinizin kanlarını dökmeyeceksiniz. Birbirlerinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız. Bunu kabul etmiştiniz. Hâlâ da buna tanıklarsınız.

Bakara Suresi 84. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureBakara
Sure Numarası2
Ayet Numarası84
Sure TürüMedeni
Bulunduğu Cüz2
Kur'an Sayfası3
Toplam Harf Sayısı159
Toplam Kelime Sayısı30

Bakara Suresi, İslam'ın temel prensiplerini ve Müslümanların sosyal, ahlaki ve hukuksal yaşamlarına dair hükümleri içeren bir suredir. Medine dönemi ile ilişkilendirilen Bakara, hem toplumsal dayanışma hem de ahlaki değerlerin korunması konusunda önemli mesajlar vermektedir. 84. ayette, Müslümanlar arasında yapılmış olan bir antlaşma veya sözleşmeden bahsedilmektedir. Bu ayet, toplumsal birliğin, adaletin ve insan haklarının korunması gerekliliğini vurgulamaktadır. Ayette geçen 'birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız' ifadesi, toplum içindeki şiddet ve zulmün yasaklanması, dayanışma ve birlikte yaşama kültürünün önemini ortaya koymaktadır. Ayrıca, bu ayet, insanların birbirlerine karşı sorumluluklarını ve yükümlülüklerini hatırlatır. Ayetin, tarihsel olarak Medine döneminde inmiş olması, bu değerlerin o dönemdeki Müslüman topluluğun sosyal yapısı açısından ne kadar kritik olduğunu ortaya koymaktadır. İslam toplumu içinde barışın sağlanması ve bireyler arasında güvenin tesis edilmesi için bu tür antlaşmaların yapılması elzemdir. Ayetin genel bağlamı, Müslümanların birbirlerine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiği ve bu sorumlulukların ihlalinin toplumsal düzeni nasıl tehdit edebileceği üzerinedir.

Bakara Suresi 84. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
أَجَلَkesin söz
دَمَاءَkanlar
خَرَجَçıkarmak
شَهَادَةًşahitlik

Ayet içinde yer alan kelimelerde dikkat çeken bazı dil bilgisi kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'أَجَلَ' kelimesi, cümle içerisinde kesin bir anlam taşıyarak bir antlaşmanın varlığını belirtmektedir. Ayrıca, 'دَمَاءَ' kelimesi, çoğul formda kullanılarak bir grup insanın kanını ifade eder. 'خَرَجَ' fiili ise bir eylemin gerçekleştirilmesi anlamına gelir. Tecvid açısından, ayette 'دَمَاءَ' kelimesinde med kuralı uygulanmaktadır, bu da kelimenin doğru okunmasını sağlamak için gereklidir.

Bakara Suresi 84. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
أَجَلَkesin söz5
دَمَاءَkanlar10
خَرَجَçıkarmak8

Ayet içindeki önemli kelimelerden 'أَجَلَ', 'دَمَاءَ' ve 'خَرَجَ', Kur'an'da oldukça sık geçmektedir. 'أَجَلَ' kelimesi, anlaşma ve sözleşme anlamında sıkça kullanılması sebebiyle toplumsal ilişkilerin düzenlenmesinde önemli bir yer tutar. 'دَمَاءَ' kelimesi ise insan hayatının değerini ve kan dökme yasağını ifade etmesi açısından sıkça yer bulmaktadır. 'خَرَجَ' kelimesi ise, bir yerden çıkma eyleminin vurgulanması gerektiği durumlarda önemli bir kelimedir. Bu kelimelerin tekrar kullanımı, İslam dininde toplumsal barış ve adaletin önemi üzerinde durulmasına yardımcı olmaktadır.

دَمَاءَ

10

خَرَجَ

8

أَجَلَ

5

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Bakara Suresi 84. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki GölpınarlıBir zaman birbirinizin kanını dökmemekGeleneksel
Diyanet İşleriBirbirinizin kanını dökmeyeceksinizAçıklayıcı
Elmalılı Hamdi Yazırbirbirinizin kanlarını dökmeyeceksinizGeleneksel
Mehmet Okuyanbirbirinizin kanlarını dökmeyeceğinizeModern
Ömer Nasuhi BilmenKendi kanlarınızı dökmeyeceksinizGeleneksel
Süleyman Ateşbirbirinizin kanını dökmeyeceksinizModern
Süleymaniye VakfıBirbirinizin kanını dökmeyeceksinizAçıklayıcı
Yaşar Nuri ÖztürkBirbirinizin kanlarını dökmeyeceksinizModern

Tablodaki meallerin incelenmesi sonucunda, 'birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz' ifadesinin çoğu mealde ortak bir şekilde kullanıldığı gözlemlenmektedir. Bu ifadenin tercih edilmesi, ayetin ana mesajını doğrudan aktarması ve anlaşılır bir dil sunması bakımından önemlidir. Bazı meallerde ise farklılıklar göze çarpmaktadır. Örneğin, Abdulbaki Gölpınarlı'nın 'Bir zaman' ifadesi, zamansal bir boyut eklerken, diğer mealler daha doğrudan ve net bir ifade kullanmaktadır. Bu durum, anlamda bir incelik ya da vurgu oluşturmakta, ancak bazı okuyucular için belirsizlik yaratabilmektedir. Genel olarak, mealler arası bu farklılıklar, dilin kullanımındaki çeşitliliği ve farklı okuyucu kitlelerine hitap etme çabasını yansıtmaktadır.