En'âm Suresi 139. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve şu hayvanların karınlarındaki yavrular, yalnız erkeklerimize helal, kadınlarımıza haram; ölü doğarsa erkek de ortak, kadın da dediler. Bu çeşit sözleri yüzünden cezalarını yakında verecek. Şüphe yok ki o, hüküm ve hikmet sahibidir, her şeyi bilir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Bir de dediler ki: “Şu hayvanların karınlarındaki yavrular (canlı olursa) sırf erkeklerimize aittir. Karılarımıza ise haramdır.” Eğer ölü olursa, o vakit onda hepsi ortaktırlar. Allah, onların bu tür nitelemelerinin cezasını verecektir. Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Dediler ki: "Bu hayvanların karınlarındakiler sadece erkeklerimize ait olup kadınlarımıza haramdır". Eğer ölü doğarsa o zaman hepsi onda ortaktır. Bu nitelemelerinden dolayı Allah onların cezasını verecektir. Çünkü O hikmet sahibidir, her şeyi bilendir. |
Mehmet Okuyan Meali | Dediler ki: “Şu hayvanların karınlarında olanlar(ın etleri) yalnız erkeklerimize aittir, eşlerimize (kadınlarımıza) ise haram kılınmıştır. (Yavru) ölü doğarsa, o zaman (kadın erkek) hepsi onda ortaktır.” (Allah) ileride bu değerlendirmelerinin cezasını verecektir. Şüphesiz ki O, doğru hüküm verendir, bilendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve dediler ki: «Şu hayvanların karınlarındaki, sadece erkeklerimize mahsustur. Ve kadınlarımıza haram kılınmıştır». Ve eğer ölmüş olursa onlar onda ortaklardır. Allah Teâlâ onlara bu vasıflarının cezasını yakında verecektir. Şüphe yok ki O, hakîmdir, alîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | Dediler ki: "Bu hayvanların karınlarında olanlar, yalnız erkeklerimize aittir, kadınlarımıza haramdır". Eğer (hayvanın karnındaki yavru) ölü doğarsa, o zaman hepsi onda ortaktır. Bu nitelendirmelerinden dolayı Allah onların cezasını verecektir. Çünkü O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | “Bu en’amın karınlarında olanlar yalnız erkeklerimiz içindir; kadınlarımıza ise haramdır” dediler. Eğer ölü olursa ortaklaşa yerler. Allah, bu nitelemelerinin karşılığını verecektir. Allah doğru kararlar verir ve her şeyi bilir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Şunu da söylediler: "Şu hayvanların karınlarındakiler erkeklerimize özgülenmiştir; kadınlarımıza haramdır. Yavru ölü doğarsa kadın-erkek hepsi onda hak sahibidir." Bu nitelendirmeleri yüzünden Allah cezalarını verecektir. Hakîm'dir O, Alîm'dir. |
En'âm Suresi 139. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | En'âm |
Sure Numarası | 6 |
Ayet Numarası | 139 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 8 |
Kur'an Sayfası | 169 |
Toplam Harf Sayısı | 213 |
Toplam Kelime Sayısı | 43 |
En'âm Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak tevhid inancı, Allah'ın birliği, peygamberlik ve ahiret inancı gibi temel İslami konuları ele almaktadır. Bu surenin 139. ayeti, geçmişte Arap toplumunun bazı geleneksel uygulamalarına atıfta bulunarak, hayvanların yavrularıyla ilgili kadın ve erkekler arasında yapılan ayrıma dair bir açıklama sunar. Ayette, hayvanların karınlarındaki yavruların erkekler için helal, kadınlar için haram olduğuna dair bir inanç belirtilmektedir. Bunun yanı sıra, eğer yavru ölü doğarsa, her iki cinsin de ortak olduğu ifade edilmektedir. Bu ayet, o dönemdeki bazı toplumsal ve dini normların sorgulanmasına da yol açmaktadır. Ayetin içeriği, Allah'ın bu tür yanlış yaklaşımların cezasını vereceği hatırlatmasıyla son bulmaktadır. Bu bağlamda, ayet; toplumların geleneksel inançlarının, dini gerçeklerle nasıl şekillendirilmesi gerektiğine dair bir mesaj taşımaktadır ve dini normların doğru bir şekilde anlaşılmasının önemini vurgulamaktadır.
En'âm Suresi 139. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَ | ve |
مَا | ne |
حَرَامٌ | haram |
إِلَّا | ancak |
عَلَيْهِمْ | onlara |
Ayet içerisinde 've' (وَ) bağlacı ile cümleler birbirine eklenmiş, 'haram' (حَرَامٌ) kelimesi ise yasaklamayı belirtmek için kullanılmıştır. Ayrıca 'ne' (مَا) ve 'ancak' (إِلَّا) gibi kelimeler, cümledeki anlamı pekiştiren önemli işlevler üstlenmektedir.
En'âm Suresi 139. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مَا | ne | 20 |
حَرَامٌ | haram | 6 |
عَلَيْهِمْ | onlara | 15 |
Ayet içinde geçen kelimelerden 'مَا' (ne), Kur'an'da sıkça kullanılan bir soru edatı olup, belirsizlik veya kuralsız durumları ifade etmek için gereklidir. 'حَرَامٌ' (haram) kelimesi ise İslami terminolojide yasak olan şeyleri ifade eder ve bu nedenle sık sık geçmektedir. 'عَلَيْهِمْ' (onlara) kelimesinin de kullanımı, ayetlerde belirli bir topluluğa veya kişilere yönlendirme yapmak için sıklıkla tercih edilmektedir.
مَا
20
عَلَيْهِمْ
15
حَرَامٌ
6
En'âm Suresi 139. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | hayvanların karınlarındaki yavrular, yalnız erkeklerimize helal, kadınlarımıza haram | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | şu hayvanların karınlarındaki yavrular (canlı olursa) sırf erkeklerimize aittir | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | şu hayvanların karınlarında olanlar (ın etleri) yalnız erkeklerimize aittir | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | hayvanların karınlarındakiler sadece erkeklerimize ait olup kadınlarımıza haramdır | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | şu hayvanların karınlarındaki, sadece erkeklerimize mahsustur | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Bu hayvanların karınlarında olanlar, yalnız erkeklerimize aittir | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | en’amın karınlarında olanlar yalnız erkeklerimiz içindir | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | şu hayvanların karınlarındakiler erkeklerimize özgülenmiştir | Açıklayıcı |
Bu ayetin çeşitli meallerinde belirgin olarak 'hayvanların karınlarında olanlar' ifadesi çoğu mealde ortak bir şekilde kullanılmıştır. Bu ifade, ayetin ana temasını oluşturan hayvan yavrularının cinsiyetlerine ilişkin yapılan ayırımı vurgulamaktadır. Mealler arasında, 'erkeklerimize ait' ve 'kadınlarımıza haram' gibi ifadeler de sıkça yer almaktadır. Bu ifadelerin çoğu mealde benzer biçimde yer alması, metnin özünün ve mesajının anlaşılmasını sağlamak amacıyla tercih edilmiş olduğunu göstermektedir. Ancak, bazı meallerde daha edebi veya açıklayıcı bir dil kullanılırken, bazıları daha doğrudan ve sade bir anlatım tercih etmiştir. Bu durum, farklı çevirmenlerin metni anlama ve ifade etme biçimlerinden kaynaklanmaktadır.