Furkan Suresi 41. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Seni, gördükleri zaman da Allah bunu mu peygamber olarak gönderdi diye alaya alıyorlar. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 41,42. Onlar seni görünce ancak eğlenceye alırlar. “Allah’ın peygamber olarak gönderdiği adam bu mu? Biz, ilâhlarımıza sımsıkı sarılmasaydık neredeyse bizi ilâhlarımızdan uzaklaştıracaktı” (derler.) Onlar yakında azabı gördükleri zaman, yolca kimin daha sapık olduğunu görecekler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Seni gördükleri zaman "Bu mu Allah'ın Peygamber olarak gönderdiği?" diye hep seni alaya alıyorlar. |
Mehmet Okuyan Meali | Seni gördükleri zaman “Allah elçi olarak bunu mu gönderdi!” (diyerek) seninle hep alay ediyorlar. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve seni görünce de seni ancak bir eğlence yerine tutuyorlar, «Allah'ın peygamber gönderdiği bu mudur?» diyorlar. |
Süleyman Ateş Meali | Seni gördükleri zaman, mutlaka seni eğlence konusu yapıyorlar; "Allah bunu mu elçi göndermiş?" |
Süleymaniye Vakfı Meali | Seni görünce sadece hafife alıyor; “Allah elçi olarak bunu mu görevlendirmiş?” diyorlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Seni gördüklerinde, şu şekilde alaya almaktan başka şey yapmazlar: "Allah, resul olarak şunu mu gönderdi?!" |
Furkan Suresi 41. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Furkan |
Sure Numarası | 25 |
Ayet Numarası | 41 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 18 |
Kur'an Sayfası | 501 |
Toplam Harf Sayısı | 80 |
Toplam Kelime Sayısı | 17 |
Furkan Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak Kur'an'ın getirdiği mesajların doğruluğunu ve peygamberin davetinin ne denli önem arz ettiğini vurgular. Bu surede, Allah’ın birliğini, peygamberliğin önemini ve inkârcıların tutumlarını ele alır. 41. ayet, peygamberin karşılaştığı alay ve küçümseme tutumunu dile getirirken, toplumun bazı kesimlerinin peygambere yönelik olan olumsuz tutumlarını ifşa eder. Açıklanan bu karşıtlık, toplumun genel kabul görmüş görüşleri ile vahyin sunduğu gerçekler arasında var olan derin uçurumu da ortaya koyar. Bu bağlamda, ayet, inkarcılığın ve alay etmenin ne denli yaygın olduğunu gösterirken, buna karşılık, peşinden gidenlerin ve onu kabul edenlerin hem ahlaki hem de manevi bir üstünlük taşıdığına vurgu yapar. Ayet, müminlerin sabırla karşılaştıkları zorlukları hatırlatırken, aynı zamanda inkârcıların ve alay edenlerin, başlarına gelecek olan azap ile yüzleşmek zorunda kalacaklarını da ima eder. Böylece, Furkan Suresi, Allah’ın mesajını reddedenlerin akıbetine dair bir uyarı niteliği taşır.
Furkan Suresi 41. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَلَمْ | Ayetin başındaki 'görüyorlar' kelimesini vurgulayan bir ifade |
يَسْتَهْزِئُونَ | Alay etmek, küçümsemek |
رَسُولًا | Peygamber, elçi |
إِلَهَتَنَا | İlahlarımız |
Ayet içerisinde özellikle "يَسْتَهْزِئُونَ" kelimesi, alay etmeyi ifade ederken dikkat çekici bir yere sahiptir. Bu kelimenin kullanımı, topluluğun peygambere karşı tutumunu net bir şekilde yansıtır. Ayrıca, ayetteki kelimelerin tecvid kuralları gereği idgam ve med gibi durumlar da bulunmaktadır.
Furkan Suresi 41. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
الرَّسُولُ | Peygamber | 25 |
يَسْتَهْزِئُونَ | Alay etmek | 12 |
إِلَهَاتُ | İlahlar | 10 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'daki geçiş sayıları, onların tematik olarak ne kadar önemli olduğunu gösterir. Özellikle, 'الرَّسُولُ' kelimesi, peygamberliğin önemini vurgulamakta ve sıkça kullanılarak bu temanın altını çizmektedir. 'يَسْتَهْزِئُونَ' kelimesi, alay etme tutumunu ifade etmesi açısından dikkat çekmektedir. Bu durum, toplumun inancını ve peygamberin mesajını nasıl algıladığını gösterir. 'إِلَهَاتُ' kelimesinin de sık geçişi, o dönemdeki çoktanrıcılığı ve inkârı temsil etmekte, dolayısıyla bu unsurların Kur'an'daki mesajın iletilmesindeki rolünü artırmaktadır.
الرَّسُولُ
25
يَسْتَهْزِئُونَ
12
إِلَهَاتُ
10
Furkan Suresi 41. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Allah bunu mu peygamber olarak gönderdi diye alaya alıyorlar. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Allah’ın peygamber olarak gönderdiği adam bu mu? | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Bu mu Allah'ın Peygamber olarak gönderdiği? | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Allah elçi olarak bunu mu gönderdi! | Edebi |
Ömer Nasuhi Bilmen | Allah'ın peygamber gönderdiği bu mudur? | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | Allah bunu mu elçi göndermiş? | Modern |
Süleymaniye Vakfı | Allah elçi olarak bunu mu görevlendirmiş? | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Allah, resul olarak şunu mu gönderdi?! | Edebi |
Yukarıdaki tablo, farklı meallerde benzer ifadelerin ve kelimelerin nasıl kullanıldığını göstermektedir. Ortak olarak kullanılan ifadeler arasında 'Bu mu Allah'ın Peygamber olarak gönderdiği?' ifadesi dikkat çekmektedir. Bu ifade, genel anlamda alay etme tutumunu ortaya koymaktadır. Bunun dışında, farklı mealler arasında 'elçi' ve 'peygamber' kelimeleri de sıklıkla yer almakta, ancak bazı meallerde bunların yerine daha edebi ya da açıklayıcı bir dil tercih edilmektedir. Örneğin, bazı mealleri 'göndermek' yerine 'görevlendirmek' gibi ifadelerle daha modern bir üslup kullanmaktadır. Bu durum, meallerin dilsel ve anlam bilimsel açıdan çeşitliliğini göstermektedir. Ortak ifadelerin tercih edilmesi, ayetin ana temasını ve mesajını net bir şekilde aktarma amacını taşırken, farklılıklar ise yazarların kendi üsluplarını ve hedef kitlelerini yansıtmaktadır.