En'âm Sûresi 25. Ayet
وَمِنْهُمْ
مَنْ
يَسْتَمِعُ
اِلَيْكَۚ
وَجَعَلْنَا
عَلٰى
قُلُوبِهِمْ
اَكِنَّةً
اَنْ
يَفْقَهُوهُ
وَف۪ٓي
اٰذَانِهِمْ
وَقْراًۜ
وَاِنْ
يَرَوْا
كُلَّ
اٰيَةٍ
لَا يُؤْمِنُوا
بِهَاۜ
حَتّٰٓى
اِذَا
جَٓاؤُ۫كَ
يُجَادِلُونَكَ
يَقُولُ
الَّذ۪ينَ
كَفَرُٓوا
اِنْ
هٰذَٓا
اِلَّٓا
اَسَاط۪يرُ
الْاَوَّل۪ينَ
٢٥
Veminhum men yestemi’u ileyk(e)(s) vece’alnâ ‘alâ kulûbihim ekinneten en yefkahûhu vefî âżânihim vakrâ(an)(c) ve-in yerav kulle âyetin lâ yu/minû bihâ(c) hattâ iżâ câûke yucâdilûneke yekûlu-lleżîne keferû in hâżâ illâ esâtîru-l-evvelîn(e)
En'âm Suresi 25. Ayet Meâlleri

En'âm Suresi 25. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | En'âm |
Sure Numarası | 6 |
Ayet Numarası | 25 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 8 |
Kur'an Sayfası | 147 |
Toplam Harf Sayısı | 191 |
Toplam Kelime Sayısı | 48 |
En'âm Suresi, Mekke döneminde indirilmiş bir sure olup, genel olarak Allah'ın birliğini, peygamberliğin önemini ve çeşitli sosyal, ahlaki konuları ele almaktadır. Bu surede, özellikle müşriklerin inkarı ve peygamberin karşılaştığı zorluklar üzerinde durulmaktadır. Ayet 25, inkarcıların Kur'an'ı dinlemelerine rağmen onu anlamadıklarını ve her türlü mucizeyi görseler dahi yine de inanmayacaklarını ifade etmektedir. Bu ayet, inkar edenlerin kalplerine ve kulaklarına Allah tarafından konulan perdeleri ve ağırlıkları vurgulamaktadır. Bu bağlamda, ayet toplumsal bir eleştiri sunmakta ve inananlar ile inkar edenlerin zihin yapılarındaki farklılıklara dikkat çekmektedir. Ayrıca, ayet, inkar edenlerin sıklıkla eski masallara atıflarda bulunduklarını ve bu şekilde Kur'an'ı küçümsemeye çalıştıklarını belirtmektedir. Sure, temel olarak, iman ve inkar arasındaki çatışmayı ve bu çatışmanın insan ruhu üzerindeki etkilerini yansıtırken, Allah'ın kudretini ve hikmetini de gözler önüne sermektedir.
En'âm Suresi 25. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَسْمَعُونَ | dinleyenler |
قُلُوبٍ | kalpler |
أَعْيُنَ | gözler |
كَافِرِينَ | inkarcı |
مَكْرُوهٌ | sevmedikleri |
Ayet içerisinde 'يَسْمَعُونَ' kelimesi, dinleme eylemini ifade ederken, 'قُلُوبٍ' kelimesi kalp anlamında kullanılarak, anlayış ve kavrayışın önündeki engelleri vurgulamaktadır. Ayrıca ayette, 'كَافِرِينَ' kelimesi inkâr edenleri temsil ederken, 'أَعْيُنَ' kelimesi gözlerin görme yetisini ele alır. Tecvid açısından, ayette 'مَكْرُوهٌ' kelimesinin med ve idgam kurallarına dikkat edilmektedir.
En'âm Suresi 25. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَسْمَعُونَ | dinleyenler | 27 |
قُلُوبٍ | kalpler | 16 |
كَافِرِينَ | inkarcı | 14 |
Yukarıdaki kelimeler Kur'an'da önemli kavramları ve temaları temsil eder. 'يَسْمَعُونَ' kelimesi, dinleme ve anlayış konusunu ele alırken, bu kelimenin sıkça geçmesi, insanın algı ve anlama kapasitesine atıfta bulunmaktadır. 'قُلُوبٍ' kelimesi, kalbin anlamı ve duygular üzerindeki etkileri açısından önemli bir yer tutar. 'كَافِرِينَ' kelimesi ise inkar edenlerin karakteristik özelliklerini ortaya koyar. Bu kelimelerin sık kullanılması, Kur'an'ın genel temaları olan iman, bilgi ve inkar arasındaki dengeyi vurgulamaktadır.
يَسْمَعُونَ
27
قُلُوبٍ
16
كَافِرِينَ
14
En'âm Suresi 25. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | dinleyenler | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | dinleyenler | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | dinleyenler | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | dinleyenler | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | dinleyenler | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | dinleyenler | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | dinleyenler | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | kulak verenler | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, 'dinleyenler' ifadesi çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir. Bu terimin seçimi, dinleme eyleminin önemini vurgulamakta ve muhatapların iletişimdeki rolünü ön plana çıkarmaktadır. Ancak 'Yaşar Nuri Öztürk' meali, 'kulak verenler' ifadesini kullanarak, daha farklı bir yaklaşım sergilemiş ve bu ifade ile dinleme eyleminin daha etkin bir şekilde gerçekleştirildiğini ima etmiştir. Bu, anlamda bir farklılık yaratmakta ve dinleyenin aktif bir rol oynamasını ön plana çıkarmaktadır. Genel olarak, ifadelerin çoğu mealde ortak seçilmiştir, bu da kelimenin Kur'an'da taşıdığı anlamın ve öneminin anlaşılmasına katkıda bulunmaktadır. Farklılık gösteren ifadeler ise, dilsel olarak anlamda belirgin bir değişiklik yaratmadan, sadece ifade biçimindeki bir zenginliği göstermektedir.
En'âm Sûresi 25. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
En'âm Sûresi 25. ayet, insanların kalplerinin ve gözlerinin körlüğünü ifade eder. Bu ayet, Allah'ın ayetlerini inkar edenlerin, hakikati görmekteki tıkanıklıklarını dile getirir.
- Bakara Suresi 7. Ayet: Bu ayet, kalplerin mühürlenmesi konusunu işleyerek inkarcıların doğru yola erişimindeki zorlukları açıklamaktadır. En'âm 25. ayet ile bağlantılı olarak, kalbin kararması ve aklın hakikate kapalı olması temalarını pekiştirir.
- A'râf Sûresi 179. Ayet: Bu ayette, insanlardan çoğunun akılsız olduğu ve Allah'ın ayetlerini inkâr etmeden geçemedikleri ifade edilmektedir. En'âm 25. ayetle benzerlik gösterir, zira her iki ayette de insanlar arasındaki inkar ve cehalet durumu vurgulanmaktadır.
- İsrâ Sûresi 72. Ayet: Bu ayette, kişinin nefsini ve kalbini doğru yolda tutması gerektiği, aksi halde kaybedeceği ifade edilmektedir. En'âm 25. ayetle ilgili olarak, körleşmenin sonuçları üzerinde durulmaktadır.
Bu ayetler bir araya geldiğinde, inkar edenlerin durumunu ve Allah'ın mesajına olan kapalı tutumlarını anlamamıza yardımcı olmaktadır. Kalplerin ve gözlerin körleşmesi, insanın kendi iradesi ile irtibatlıdır ve bu durum kişinin doğru yoldan sapmasına neden olmaktadır. Tüm bu ayetler, insanların hakikate açık olmalarının önemini vurgulamaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç