İsra Suresi 99. Ayet
اَوَلَمْ
يَرَوْا
اَنَّ
اللّٰهَ
الَّذ۪ي
خَلَقَ
السَّمٰوَاتِ
وَالْاَرْضَ
قَادِرٌ
عَلٰٓى
اَنْ
يَخْلُقَ
مِثْلَهُمْ
وَجَعَلَ
لَهُمْ
اَجَلاً
لَا
رَيْبَ
ف۪يهِۜ
فَاَبَى
الظَّالِمُونَ
اِلَّا
كُفُوراً
٩٩
Eve lem yerav enna(A)llâhe-lleżî ḣaleka-ssemâvâti vel-arda kâdirun ‘alâ en yaḣluka miślehum vece’ale lehum ecelen lâ raybe fîhi feebâ-zzâlimûne illâ kufûrâ(n)
İsrâ Suresi 99. Ayet Meâlleri

İsrâ Suresi 99. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | İsrâ |
Sure Numarası | 17 |
Ayet Numarası | 99 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 15 |
Kur'an Sayfası | 317 |
Toplam Harf Sayısı | 266 |
Toplam Kelime Sayısı | 52 |
İsrâ Suresi, Mekke döneminde inmiş olan ve İslâm'ın temel inançlarını, ahlaki değerlerini ve toplumdan beklenen davranış biçimlerini içeren bir suredir. Bu surenin 99. ayeti, insanların Allah'ın kudretini ve yaratma gücünü gözlemlemeleri gerektiği üzerinde durmaktadır. Ayet, insanlara, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, benzerlerini de yaratmaya kadir olduğunu hatırlatarak, insanın kendi varoluşu üzerine düşünmesini teşvik etmektedir. Bu bağlamda, ayet, insanın hayatta karşılaştığı zorluklar ve inkâr gibi tavırlara karşı bir uyarı niteliği taşımakta; zalimlerin bu gerçeği kabul etmemeleri durumunda, sonları hakkında bir uyarı içermektedir. Ayetin geçtiği sure, Müslümanların karşılaştığı zorlukları ve inançlarını pekiştirmek amacıyla yazılmıştır. Dolayısıyla, bu ayet, yalnızca bir yaratılış gerçeği değil, aynı zamanda insanın Allah’a karşı olan sorumluluğunu da vurgulamaktadır.
İsrâ Suresi 99. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
خَلَقَ | yaratmak |
مَخْلُوقَاتٍ | yaratılanlar |
إِجَازَةٌ | müddet, süre |
زَالِمُونَ | zalimler |
كُفْرًا | inkâr |
Ayet içerisinde önemli tecvid kuralları bulunmaktadır. Örneğin, 'خَلَقَ' kelimesinde med harfi bulunmakta olup, med kuralı uygulanmaktadır. Ayrıca, 'زَالِمُونَ' kelimesindeki 'ل' harfi, idgam bakiyesi gereği okunur.
İsrâ Suresi 99. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
خَلَقَ | yaratmak | 12 |
زَالِمُونَ | zalimler | 18 |
كُفْرًا | inkâr | 14 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'daki toplam geçiş sayıları incelendiğinde, 'خَلَقَ' kelimesinin 12 defa, 'زَالِمُونَ' kelimesinin 18 defa ve 'كُفْرًا' kelimesinin 14 defa geçtiği görülmektedir. Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça kullanılarak, Allah'ın yaratma gücünü, insanın sorumluluğunu ve inkâr edenlerin tutumlarını vurgulamak için tercih edilmektedir. İnsanların yaratıcısının kudretine karşı takındıkları tutum, bu kelimeler aracılığıyla sıkça dile getirilmektedir.
زَالِمُونَ
18
كُفْرًا
14
خَلَقَ
12
İsrâ Suresi 99. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | görmüyorlar mı ki Allah, öyle bir mabut ki hiç şüphesiz gökleri ve yeryüzünü yaratmıştır | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | gökleri ve yeri yaratan Allah’ın kendileri gibilerini yaratmaya kadir olduğunu görmediler mi? | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, kendilerinin aynı olan insanları yaratmaya da kadir olduğunu görüp bilmediler mi? | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Onlar için şüphe duyulamayacak bir süre tayin etmeye gücünün yeteceğini hiç mi düşünmediler? | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | gökleri ve yeri yaratmış olan Allah Teâlâ, elbette ki onların mislini yaratmaya da kâdirdir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerini yaratmağa da kadirdir | Modern |
Süleymaniye Vakfı | gökleri ve yeri yaratan Allah, kendileri gibi insanları yaratmanın ölçüsünü koymuş | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | O, gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerlerini yaratmaya da Kaadir'dir | Modern |
Tabloda görüldüğü üzere, mealler arasında bazı ortak ifadeler ve anlam farklılıkları bulunmaktadır. 'gökleri ve yeri yaratan Allah' ifadesi, çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir; bu, Allah'ın yaratma gücünün vurgulanması açısından önemlidir. 'kendileri gibilerini yaratmaya kadir olduğunu' ifadesi de çoğu mealde benzer şekilde yer almakta olup, bu durum dilsel ve anlam açısından bir tutarlılık göstermektedir. Ancak, mealler arasında belirgin farklılıklar da vardır. Örneğin, 'şüphe duyulamayacak bir süre tayin etmeye gücünün yeteceğini' ifadesi, bazı meallerde daha modern bir dille ifade edilirken, bazıları daha geleneksel bir dil kullanmaktadır. Bu, meallerin yazıldığı dönem ve yazarların dil tercihleriyle ilgili olabilir. Genel olarak, bu farklılıklar, anlamda ciddi bir ayrışma yaratmamakta, ancak dilsel ton açısından farklılık sergilemektedir.
İsrâ Sûresi 99. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
İsrâ Sûresi 99. ayet, insanların, Allah'ın ayetlerini ve kendi yaratılışlarını düşünmeleri gerektiğini, bunun yanı sıra kendi eylemlerinin sonuçlarının farkında olmaları gerektiğini belirtir.
- Âl-i İmrân Sûresi 191. Ayet: Bu ayette de insanların göklerde ve yerdeki varlıkları düşünmeleri teşvik edilmekte, Allah’ın büyüklüğü üzerinde tefekkür etmeleri vurgulanmaktadır. Bu, insanın yaratılışına ve evrendeki düzenin bir göstergesidir.
- Bakara Suresi 164. Ayet: Bu ayette de Allah'ın varlıklarını ve kudretini görebileceğimiz çeşitli işaretler gösterilmektedir. Doğanın ve insanların yaratılışının delillerine dikkat çekilmesi, düşünmenin ve sorgulamanın önemiyle bağlantılıdır.
- Zümer Suresi 9. Ayet: Bu ayette Allah’ı en iyi tanıyanların Allah'ın ayetlerini düşünenler olduğu belirtilir. Düşünmenin insanı bilinçlendirdiği ve gerçeklere ulaştırdığı vurgulanmaktadır.
Bu ayetler, insanın yaratılışını, evrendeki düzeni ve Allah'ın işaretlerini düşünme zorunluluğunu ön plana çıkararak, bireylerin hem kendi eylemlerinin sonuçlarına hem de çevrelerindeki varlıkların anlamına yönelik bilinçlenmelerini teşvik eder. Düşünme ve sorgulama, iman ve bilgi arasında bir köprü oluşturmakta, insanlara daha derin bir anlayış kazandırmaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç