Kehf Suresi 86. Ayet
حَتّٰٓى
اِذَا
بَلَغَ
مَغْرِبَ
الشَّمْسِ
وَجَدَهَا
تَغْرُبُ
ف۪ي
عَيْنٍ
حَمِئَةٍ
وَوَجَدَ
عِنْدَهَا
قَوْماًۜ
قُلْنَا
يَا
ذَا
الْقَرْنَيْنِ
اِمَّٓا
اَنْ
تُعَذِّبَ
وَاِمَّٓا
اَنْ
تَتَّخِذَ
ف۪يهِمْ
حُسْناً
٨٦
Hattâ iżâ beleġa maġribe-şşemsi vecedehâ taġrubu fî ‘aynin hami-etin vevecede ‘indehâ kavmâ(en)(k) kulnâ yâżâ-lkarneyni immâ en tu’ażżibe ve-immâ en tetteḣiże fîhim husnâ(n)
Kehf Suresi 86. Ayet Meâlleri

Kehf Suresi 86. Ayet Ne İçin Okunur?
Kehf Suresi’nin 86. ayeti, Zülkarneyn kıssasında geçer ve onun batıya ulaştığında güneşi, kara balçıklı bir gözede batıyor gibi gördüğünü anlatır. Bu ayet, insanın gözle gördüğü şeyin mutlak hakikat olmadığını, her şeyin Allah’ın kudretiyle şekillendiğini hatırlatır. Bu nedenle özellikle bakış açısını genişletmek, dünya hayatının geçiciliğini kavramak ve ilmin sınırlı olduğunu idrak etmek için okunur. Ayrıca, Allah’ın mülkünün doğudan batıya her yeri kuşattığını gösterdiği için korunma ve kudret tecellisini hissetme niyetiyle de okunur. Kişi bu ayeti okuyarak, sahip olduğu gücün ve imkanların aslında Allah’ın lütfu olduğunu idrak eder ve tevazu içinde yaşar.
Kehf Suresi 86. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Kehf |
Sure Numarası | 18 |
Ayet Numarası | 86 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 15 |
Kur'an Sayfası | 457 |
Toplam Harf Sayısı | 80 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Kehf Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir. Bu sure, genel olarak iman, ahlak, sabır ve insanın doğru yolda ilerlemesi gibi temaları işlemektedir. Ayet 86, Zülkarneyn'in, güneşin battığı yeri ziyaret etmesi ve orada karşılaştığı bir toplum ile ilgili bir olayı anlatmaktadır. Bu ayette, Zülkarneyn'in karşılaştığı bu topluma yönelik iki seçenek sunulmaktadır: ya cezalandırmak ya da onlara iyilikte bulunmak. Bu durum, insana verilen irade ve sorumluluk ile ilgili derin anlamlar taşımaktadır. Zülkarneyn, güçlü bir lider olarak, karşılaştığı toplumla nasıl bir ilişki kuracağına dair karar verme sürecindedir. Bu ayet, insanın karşılaştığı zorluklar karşısında nasıl bir tutum sergileyebileceği meselelerini açığa çıkarmaktadır. Ayrıca, Zülkarneyn'in bu durum karşısında alacağı karar, onun karakterini ve yöneticilik becerisini de yansıtmaktadır. Genel olarak, bu ayet, yönetim anlayışı, insan ilişkileri ve etik değerler üzerine düşündürmektedir.
Kehf Suresi 86. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
غَرَبَ | batmak |
قَوْمٌ | toplum |
عَذَّبَ | azap etmek |
أَحْسَنَ | iyi davranmak |
كَثِيرٌ | çok |
Ayetin tecvit kurallarına göre, 'عَذَّبَ' kelimesinde idgam (seslerin birbirine girmesi) ve 'أَحْسَنَ' kelimesinde med (uzatma) kuralı bulunmaktadır.
Kehf Suresi 86. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
غَرَبَ | batmak | 10 |
قَوْمٌ | toplum | 15 |
عَذَّبَ | azap etmek | 8 |
أَحْسَنَ | iyi davranmak | 6 |
Bu kelimelerin Kur'an'da sık kullanılması, insan ilişkileri, toplum yönetimi ve ahlaki değerler gibi temel konular üzerinde durulmasının bir yansımasıdır. 'غَرَبَ' kelimesi, olayların ve durumların geçici doğasına işaret ederken, 'قَوْمٌ' kelimesi toplumsal yapının ve insan birikiminin önemini ortaya koymaktadır. 'عَذَّبَ' ve 'أَحْسَنَ' kelimeleri ise insanın seçim yapma ve karşısındaki bireylere yaklaşımını tanımlama konusunda sıkça kullanılır.
قَوْمٌ
15
غَرَبَ
10
عَذَّبَ
8
أَحْسَنَ
6
Kehf Suresi 86. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Nihayet güneşin battığı yere gelince görmüştü ki... | Edebi |
Diyanet İşleri | Güneşin battığı yere varınca, onu siyah balçıklı bir su gözesinde batar (gibi) buldu. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Nihayet güneşin battığı yere vardığı zaman, güneşi, (sanki) kara bir balçıkta batıyor buldu. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Sonunda güneşin battığı yere varınca, onu kara balçık bir (su) kaynağında batar bulmuştu. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Tâ ki, güneşin battığı yere vardı, onu siyah bir çamur gözesinde gurub eder (gibi) buldu. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Nihayet güneşin battığı yere ulaşınca onu, kara balçıklı bir gözede batar buldu. | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Uzak batıya ulaşınca onu, güneşi sıcak sularda batar buldu. | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Nihayet, Güneş'in battığı yere varınca onu kara balçıklı bir gözede batar buldu. | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü gibi, birçok mealde 'güneşin battığı yere varınca' ifadesi sıkça kullanılmıştır. Bu ifade, ayetin olayını anlatırken benzer bir dilsel ton oluşturmuştur. Bazı meallerde daha edebi bir üslup tercih edilmiştir, bazıları ise daha açıklayıcı bir dil kullanmıştır. Özellikle 'siyah balçık' ve 'kara balçıklı' gibi ifadeler, farklı meallerde benzer şekilde yer almakta, ancak kullanılış biçimi açısından farklılık göstermektedir. Bu durum, meallerin dilsel tonlarının ve yaklaşımlarının çeşitliliğini yansıtmaktadır. Genel olarak, ifade çeşitliliği, anlamı zenginleştirmek ve okuyucuya farklı bakış açıları sunmak amacıyla tercih edilmiştir.
Kehf Sûresi 86. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Kehf Sûresi 86. ayeti, Hz. Musa'nın, Hızır ile birlikteliği sırasında Hızır'ın bir şehri yıkmasının sebebini sorması ve ona verilen cevabı içermektedir. Bu ayet, sabrın ve hikmetin önemini vurgulamaktadır.
- Kehf Sûresi 64. Ayet: Bu ayette Hz. Musa, Hızır ile yola çıktığı kısımda, sabrını koruyamadığı ve Hızır'ın işlerini sorguladığı bir durumu anlatmaktadır. İki ayet arasında Hızır'ın davranışlarının arkasındaki hikmetin anlaşılması önemlidir.
- Kehf Sûresi 87. Ayet: Bu ayet, Hızır'ın neden bu şekilde hareket ettiğini açıkladığı kısımdır. Burada, adalet ve hikmetin derin anlamları ile ilgili bilgiler sunulmakta ve bireylerin sınırlı bakış açıları karşısında ilahi hikmetin genişliği vurgulanmaktadır.
Kehf Sûresi 86. ayeti ve ilişkili ayetler birlikte incelendiğinde, Hz. Musa'nın sabrını zorlayan durumlar karşısında, olayların arka planındaki hikmeti anlaması gerektiği vurgulanır. Bu durum, insanın sınırlı anlayışının ötesinde bir ilahi hikmet olduğuna dair bir anlayış geliştirmesine yardımcı olur. Ayetler, sabrın ve derin anlayışın ne kadar önemli olduğunu göstermekte ve her olayın altında bir hikmet olduğunu ortaya koymaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç