الْكَهْفِ

Kehf Suresi 85. Ayet

فَاَتْبَعَ

سَبَباً

٨٥

Feetbe’a sebebâ(n)

O da (Batı'ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.

Surenin tamamını oku

Kehf Suresi 85. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiO, batıya doğru bir yol tutmuştu.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)O da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiDerken o da bu yollardan birini tutup gitti.
Mehmet Okuyan MealiO da (batıya doğru) bir yol tutup gitmişti.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiArtık o, bir yol takibe başladı.
Süleyman Ateş MealiO da (kendisini batı ülkelerine ulaştıracak) bir yol tuttu.
Süleymaniye Vakfı MealiDerken bir yolu tutup gitti.
Yaşar Nuri Öztürk MealiO da bir sebebi izledi.

Kehf Suresi 85. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureKehf
Sure Numarası18
Ayet Numarası85
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz15
Kur'an Sayfası310
Toplam Harf Sayısı40
Toplam Kelime Sayısı11

Kehf Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak insanların inançları, sabırları ve Allah’a olan güvenleri üzerine yoğunlaşmaktadır. Bu surede, insanlık tarihinden önemli dersler vermek amacıyla çeşitli kıssalar yer almaktadır. Bu kıssalardan biri de Hz. Musa ile bir bilge kişinin hikayesidir. Bu bölümde Hz. Musa'nın bilge kişiyi bulmak üzere yola çıkması ve batıya doğru bir yol tutması sürecine vurgu yapılmaktadır. Bu ayet, Hz. Musa'nın bir hedefe ulaşmak için çaba gösterdiğini ve bu süreçte izlediği yolu ifade eder. Ayetin bağlamı, insanın hedeflerine ulaşma yolunda attığı adımları, sabrı ve kararlılığı simgeler. Bu bağlamda, surede yer alan diğer kıssalarla birlikte bu ayet, öğüt vermek ve insanlara ilham kaynağı olmak amacı taşımaktadır.

Kehf Suresi 85. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
يَسْتَكْبِرُBüyüklük taslamak, kibirlenmek
طَرِيقَYol
غَرَبَBatı

Ayet içerisinde önemli Arapça kelimeler bulunmaktadır. 'طَرِيقَ' (yol) kelimesi, yön ve hedef belirlemede önemli bir kavramdır. 'غَرَبَ' ise 'batı' anlamına gelir ve burada coğrafi bir yönü ifade eder. Ayrıca, 'يَسْتَكْبِرُ' kelimesi, genellikle kibir ve gurur anlamında kullanılır. Ayetteki temel tecvid kurallarından biri, 'idgam' kuralıdır; bazı kelimelerin birleşiminde okunma kolaylığı sağlanmaktadır.

Kehf Suresi 85. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
طَرِيقَYol22
غَرَبَBatı13

Ayet içindeki 'طَرِيقَ' (yol) kelimesi, Kur'an'da 22 defa geçmektedir, bu da yol ve yön kavramının ne kadar önemli olduğunu gösterir. 'غَرَبَ' (batı) kelimesi ise 13 defa geçmekte olup, özellikle yön ve konum belirlemede sıkça kullanılan bir terimdir. Bu kelimelerin sık kullanımı, insanlara hedef belirleme, yön bulma ve hayat yolculuklarının önemini vurgulamak amacı taşımaktadır.

طَرِيقَ

22

غَرَبَ

13

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Kehf Suresi 85. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki GölpınarlıO, batıya doğru bir yol tutmuştu.Açıklayıcı
Diyanet İşleriO da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.Açıklayıcı
Elmalılı Hamdi YazırDerken o da bu yollardan birini tutup gitti.Açıklayıcı
Mehmet OkuyanO da (batıya doğru) bir yol tutup gitmişti.Açıklayıcı
Ömer Nasuhi BilmenArtık o, bir yol takibe başladı.Açıklayıcı
Süleyman AteşO da (kendisini batı ülkelerine ulaştıracak) bir yol tuttu.Açıklayıcı
Süleymaniye VakfıDerken bir yolu tutup gitti.Açıklayıcı
Yaşar Nuri ÖztürkO da bir sebebi izledi.Açıklayıcı

Ayetin meallerinde 'yol' ve 'batı' kelimeleri sıkça yer almakta. 'Yol' ifadesi, hedefe ulaşma, yön belirleme anlamında ortak bir terim olarak kullanılmış. Çoğu mealde, 'bir yol tuttu' veya 'bir yola gitti' gibi ifadeler tercih edilmiştir. Bu ifadeler, metinlerin özünü ve ana anlamını korumak amacıyla tercih edilmiştir. 'Batı' kelimesi ise yine çoğu mealde geçmekte olup, bu yönü belirtme amacı taşımaktadır. Bununla birlikte, 'sebebi izledi' ifadesi, bazı meallerde farklı bir tonda yer almakta; bu, metnin daha derin bir anlamını vurgulamak amacıyla kullanılmış olabilir. Bu farklılıklar, meallerin dilsel ve kültürel bağlamlarından kaynaklanmaktadır.