Kehf Suresi 87. Ayet
قَالَ
اَمَّا
مَنْ
ظَلَمَ
فَسَوْفَ
نُعَذِّبُهُ
ثُمَّ
يُرَدُّ
اِلٰى
رَبِّه۪
فَيُعَذِّبُهُ
عَذَاباً
نُكْراً
٨٧
Kâle emmâ men zaleme fesevfe nu’ażżibuhu śümme yuraddu ilâ rabbihi feyu’ażżibuhu ‘ażâben nukrâ(n)
Kehf Suresi 87. Ayet Meâlleri
Kehf Suresi 87. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
| Sure | Kehf |
| Sure Numarası | 18 |
| Ayet Numarası | 87 |
| Sure Türü | Mekki |
| Bulunduğu Cüz | 15 |
| Kur'an Sayfası | 320 |
| Toplam Harf Sayısı | 80 |
| Toplam Kelime Sayısı | 17 |
Kehf Suresi, Mekki bir sure olup, Kur'an'ın 18. suresidir. Bu sure, genel olarak inanç, ahlak ve kıssalar etrafında döner. Surenin ana teması, insanların Allah'a olan inancını pekiştirmek ve onlara doğru yol göstermektir. Ayet 87, özellikle zulüm ve adalet temalarına odaklanmakta, zalimlerin cezalandırılması ve ahiretteki hesap gününe vurgu yapmaktadır. Bu ayet, Zülkarneyn'in zulmedenlere karşı tutumunu ve onlara karşı nasıl bir adalet anlayışı benimsediğini açıklamaktadır. Bu nedenle, ayet, adalet ve cezalandırma konularını ele alırken, aynı zamanda insanların Rabbine döneceği bir günün varlığını da belirtmektedir. Bu bakımdan ayet, ahlaki sorumluluk ve bireylerin davranışlarının sonuçları üzerine düşünmeye sevk eden bir mesaj taşır. Genel olarak Kehf Suresi, insanları doğru yolda ilerlemeye teşvik etmekte, ahireti ve oradaki hesap gününü hatırlatmaktadır.
Kehf Suresi 87. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
| Kelime | Temel Anlamı |
|---|---|
| ظُلْمًا | haksızlık |
| عَذَابًا | ceza |
| رَبَّنَا | Allah, yaratan |
Ayet, tecvid açısından dikkat edilmesi gereken bazı noktalar içermektedir. Özellikle "zulm" kelimesinde, 'm' harfinin idgamı dikkat çekicidir ve 'z' harfiyle birleşirken bu kural göz önünde bulundurulmalıdır.
Kehf Suresi 87. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
| Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
|---|---|---|
| ظُلْمًا | haksızlık | 20 |
| عَذَابًا | ceza | 25 |
| رَبَّنَا | Allah | 50 |
Ayet içerisinde geçen temel kelimelerden 'zulm', 'azab' ve 'Rab' kelimeleri Kur'an'da sıkça geçmektedir. 'Rab' kelimesinin frequent kullanımı, Allah'ın büyüklüğünü ve insanın O'na olan ihtiyacını vurgularken; 'zulm' kelimesi, adalet ve hakkaniyetin önemine dikkat çeker. 'Azab' ise, zalimlerin cezasını ve ahiretteki karşılıklarını hatırlatmaktadır. Bu kelimelerin sık kullanımı, Kur'an'ın sosyal adalet anlayışını ve ahlaki sorumluluğu pekiştiren bir dil kullanma biçimini göstermektedir.
رَبَّنَا
50
عَذَابًا
25
ظُلْمًا
20
Kehf Suresi 87. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
| Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
|---|---|---|
| Abdulbaki Gölpınarlı | Zulmedeni azaplandırırız | Geleneksel |
| Diyanet İşleri | Zülkarneyn, “Her kim zulmederse, biz onu cezalandıracağız | Açıklayıcı |
| Elmalılı Hamdi Yazır | Kim haksızlık ederse muhakkak ona azab edeceğiz | Geleneksel |
| Mehmet Okuyan | Haksızlık edeni cezalandıracağız | Modern |
| Ömer Nasuhi Bilmen | Her kim zulüm ederse elbette onu muazzep kılarız | Geleneksel |
| Süleyman Ateş | Kim haksızlık ederse, ona azab edeceğiz | Açıklayıcı |
| Süleymaniye Vakfı | Yanlış yapanı azaba uğratacağız | Modern |
| Yaşar Nuri Öztürk | Zulmedene azap edeceğiz | Açıklayıcı |
Tabloda yer alan meal sahipleri, ayetteki ifade ve kelime tercihlerinde değişiklikler göstermektedir. 'Zulmedeni azaplandırırız' ifadesi, daha geleneksel bir yaklaşımla Zülkarneyn’in sözlerini aktarmaktadır. 'Zülkarneyn, “Her kim zulmederse, biz onu cezalandıracağız' ifadesi ise, açık ve anlaşılır bir dil kullanarak, mesajı net bir şekilde iletmektedir. Haksızlık ve zulüm temalarının çoğu mealde ortak bir şekilde tercih edilmesi, bu kavramların Kur'an'daki önemini ve ahlaki sorumlulukları vurgulamak içindir. Ancak, bazı meallerde kullanılan 'azap' teriminin farklı şekillerde ifade edilmesi, dil açısından anlamı değiştirebileceği gibi, okuyucuya farklı duygular da hissettirebilir. Örneğin, 'muhakkak' ve 'elbet' gibi terimler, ihtimalleri ve kesinliği vurgulamada farklılık yaratmaktadır. Bu da, ifadenin duygusal tonunu etkilemektedir.
Kehf Sûresi 87. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Kehf Sûresi 87. ayeti, Hz. Musa'nın, Firavun'un inkarı ve azgınlığından duyduğu üzüntüyü ifade etmektedir.
- Kehf Sûresi 76. Ayet: Bu ayet, Hz. Musa'nın, sınavlar sonucunda karşılaştığı zorlukları ve sabrını ortaya koymakta; 87. ayet ile paralel olarak, Firavun'un azgınlık ve inkarı karşısında gösterdiği duygusal tepkileri yansıtır.
- A'râf Sûresi 103. Ayet: Bu ayette, Firavun'un Musa'ya karşı olan inkarı ve ona karşı sergilediği tavır, Kehf Sûresi 87. ayeti ile bağlantı kurarak, inkar edenlerin sonu hakkında bilgi vermektedir.
- Şuara Suresi 10. Ayet: Bu ayet, Hz. Musa'nın Allah tarafından görevlendirilişini anlatırken, Kehf Sûresi 87. ayeti ile bir bütünlük oluşturarak, gittiği yolda yaşadığı sıkıntılar ve aldığı karşılıkları detaylandırır.
Kehf Sûresi 87. ayeti, Hz. Musa'nın Firavun'un inkarı karşısındaki duygularını ifade ederken, onun azgınlık içinde kaybolmuş olanlar karşısında dik durma çabasını gösterir. İlişkili ayetler ise, Hz. Musa'nın yaşadığı zorluklar, sabrı ve inkarcıların sonunu vurgulayarak, Müslümanların dayanıklılığı konusunda dersler sunar.
Okumak istediğin ayeti seç