Meâric Suresi 2. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | O azabı ki kafirlerin başından defedecek yok. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 1,2,3. Soran birisi, yükselme yollarının sahibi Allah tarafından kâfirlere kesinlikle inecek olan ve hiç kimsenin uzaklaştıramayacağı azabı sordu. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kâfirler için onu savacak yok. |
Mehmet Okuyan Meali | Kâfirler için, o azabı savacak (kimse) yoktur. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Kâfirler için onu bertaraf edecek yoktur. |
Süleyman Ateş Meali | Kafirler için, ki onu savacak yoktur, |
Süleymaniye Vakfı Meali | Kafirlerin başına gelecek olan, kimsenin de engelleyemeyeceği azabı... |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Küfre sapanlar içindir o. Yoktur onu savacak. |
Meâric Suresi 2. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Meâric |
Sure Numarası | 70 |
Ayet Numarası | 2 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 29 |
Kur'an Sayfası | 570 |
Toplam Harf Sayısı | 36 |
Toplam Kelime Sayısı | 7 |
Meâric Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genel olarak ahiretteki durumu, insanların (özellikle kâfirlerin) karşılaşacakları azabı ve Allah'ın gücünü vurgulamaktadır. Sura, insanların ahiret hayatındaki yükseliş yollarını ve bu yollarda karşılaşacakları zorlukları da ele alır. İkinci ayet, özellikle kâfirlere yönelik bir mesaj taşımaktadır. Kâfirlerin, başlarına gelecek olan azabı engelleyemeyecekleri belirtilmektedir. Bu ayet, surenin genel temasına uygun bir şekilde, ahiret azabının kaçınılmaz olduğunu vurgulamakta ve bu durumdan kimsenin kurtulamayacağını ifade etmektedir. Bu bağlamda ayet, kâfirlerin karşılaşacakları azabın ciddiyetini ve bunun kaçınılmazlığını ortaya koymaktadır. Ayet, inananlar için bir uyarı ve hatırlatma niteliği taşırken, kâfirler için ise bir tehdit ve uyarı işlevi görmektedir. Surenin genel tonu, insanların ahiretteki durumları üzerine düşünmeye teşvik eden bir yapıdadır.
Meâric Suresi 2. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
عَذَابٌ | azap |
كَافِرٌ | kâfir |
لَا | yok |
Ayet içerisinde yer alan kelimeler, anlam bakımından önemli unsurlar taşımaktadır. 'عَذَابٌ' kelimesi, ayetin ana temasını oluşturan azap kavramını ifade ederken, 'كَافِرٌ' kelimesi, bu azabın muhataplarını belirtir. 'لَا' ise olumsuzluk ekidir ve azabın bertaraf edilemeyeceğini vurgular. Tecvid açısından, ayetteki okuma kurallarında idgam ve med durumları gözlemlenebilir.
Meâric Suresi 2. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
عَذَابٌ | azap | 17 |
كَافِرٌ | kâfir | 21 |
لَا | yok | 81 |
Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, bu kavramların dinî metinler içinde ne kadar merkezi bir yere sahip olduğunu göstermektedir. 'عَذَابٌ' (azap) kelimesinin çok sayıda geçmesi, Allah’ın adaletini ve ahiret günündeki hesap verme fikrini güçlü bir şekilde vurgulamak amacıyla kullanılmaktadır. 'كَافِرٌ' (kâfir) kelimesinin sık kullanımı, inançsızlığın sonuçları üzerine dikkat çekmekte ve insanları bu konuda uyarmak amacı taşımaktadır. 'لَا' (yok) kelimesinin yüksek sayıda geçmesi ise olumsuzluk vurgusu yaparak, belirli bir durumun imkânsız olduğunu net bir şekilde ifade etme gereksiniminden kaynaklanmaktadır.
لَا
81
كَافِرٌ
21
عَذَابٌ
17
Meâric Suresi 2. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | O azabı ki kafirlerin başından defedecek yok. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali | kâfirlere kesinlikle inecek olan ve hiç kimsenin uzaklaştıramayacağı azabı sordu. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Kâfirler için onu savacak yok. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Kâfirler için, o azabı savacak [*] (kimse) yoktur. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Kâfirler için onu bertaraf edecek yoktur. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Kafirler için, ki onu savacak yoktur, | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Kafirlerin başına gelecek olan, kimsenin de engelleyemeyeceği azabı... | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Yoktur onu savacak. | Modern |
Tabloda görüldüğü gibi, ayetin Türkçe meallerinde genel olarak 'kâfirler için' ifadesi ortak bir şekilde kullanılmaktadır. Bu durum, ayetin muhataplarının kimler olduğunu net bir şekilde ifade etme gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca, 'savacak yok', 'bertaraf edecek yok' gibi ifadeler, ayetin özünü oluşturan azabın kaçınılmaz olduğunu vurgulamak için tercih edilmiştir. Bazı meallerde 'azap' ve 'savacak' gibi terimler daha açıklayıcı bir dille ifade edilirken, diğerlerinde ise daha geleneksel bir dil kullanılmıştır. Bu farklılıklar, meallerin okuyucu kitlesine ve dilsel üslubuna göre değişiklik göstermektedir. Genel olarak, mealler arasında anlam bakımından önemli bir farklılık gözlemlenmezken, kullanılan dil ve üslup bakımından farklılıklar belirgin bir şekilde ortaya çıkmaktadır.