Nahl Suresi 90. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Şüphe yok ki Allah, adaleti, lütuf ve keremde bulunmayı ve yakınlara ihtiyaçları olan şeyleri vermeyi emreder ve çirkin olan, kötü görünen şeylerle haksızlığı nehyeder; öğüt alasınız diye de size öğüt vermededir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şüphesiz ki Allah, size adaleti, iyilik yapmayı ve yakınlara bakmayı emreder; hayasızlıktan, fenalıktan ve azgınlıktan nehyeder. Öğüt almanız için size böyle öğüt verir. |
Mehmet Okuyan Meali | Şüphesiz ki Allah adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder; çirkinliği, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar. (O, gerçekleri) hatırlayasınız diye size öğüt vermektedir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Muhakkak ki, Allah Teâlâ adâleti, iyiliği ve karabet sahiplerine (muhtaç oldukları şeyleri) vermeyi emrediyor ve fuhşiyattan, münkerden, hukuka tecavüzden de nehyediyor. Düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. |
Süleyman Ateş Meali | Allah adaleti, ihsanı, akrabaya vermeyi emreder, fahşa(edepsizlikten)dan, münker(fenalık)den ve bağy(azgınlık)den meneder. Öğüt almanız için size böyle öğüt verir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah, adaleti, güzel davranışı, yakınlara veren el olmayı emreder. Çirkinliği, kötülüğü ve aşırılıkları yasaklar. Allah size öğüt verir, belki bilginizi kullanırsınız. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Şu bir gerçek ki; Allah; adaleti, iyi ve güzel davranmayı, akrabaya vermeyi emreder. Tüm pisliklerden/edepsizliklerden, kötülükten, azgınlık-doymazlık ve kıskançlıktan yasaklar. Düşünüp ibret alırsınız ümidiyle size öğüt veriyor. |
Nahl Suresi 90. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Nahl |
Sure Numarası | 16 |
Ayet Numarası | 90 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 14 |
Kur'an Sayfası | 309 |
Toplam Harf Sayısı | 178 |
Toplam Kelime Sayısı | 36 |
Nahl Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel hatlarıyla İslam'ın temel prensiplerini ve Allah'ın varlığı ile birliğini vurgulayan bir içerik taşır. Bu sure, Allah'ın nimetlerini, insanlar üzerindeki etkisini ve insanlara hitap eden öğütleri içermektedir. Nahl Suresi, Mekke'de inmiş olması nedeniyle, doğrudan toplumun ahlaki ve sosyal yapısını ele almakta ve bu bağlamda insanlara yönlendirmeler yapmaktadır. Ayet 90, adalet, iyilik ve yakınlara yardım üzerine bir emir vermekte, aynı zamanda çirkin davranışlar ve haksızlıklar konusunda bir uyarıda bulunmaktadır. Bu ayet, toplumda adaletin sağlanması ve iyiliklerin teşvik edilmesi gerektiğini belirtirken, aynı zamanda kötü davranışların ve ahlaksızlığın yasaklandığını dile getirir. Ayetin genel bağlamında, Allah'ın öğüt vermesi, insanların düşünmeye ve kendilerini düzeltmeye yönlendirilmeleri açısından büyük bir önem arz etmektedir. Bu yönüyle, toplumun dayanışmasını ve insanların birbirlerine olan sorumluluklarını pekiştirmeyi amaçlamaktadır.
Nahl Suresi 90. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
عدل | adalet |
إحسان | iyilik |
قرابة | yakınlık, akrabalık |
منكر | çirkin, kötü |
فحشاء | edepsizlik |
بغي | azgınlık |
Ayet içinde dikkat çeken kelimeler, Arapça dil bilgisi açısından önemli noktalara işaret etmektedir. Örneğin, 'عدل' (adalet) kelimesi, sosyal adaletin sağlanması konusunu vurgularken, 'إحسان' (iyilik) kelimesi, toplum içindeki yardımlaşma ve dayanışma anlayışını öne çıkarmaktadır. Diğer yandan, 'فحشاء' (edepsizlik) ve 'منكر' (çirkinlik) kelimeleri, istenmeyen davranışların yasaklanması ile ilgili önemli bir mesaj taşımaktadır. Tecvid açısından ayette 'idgam' ve 'med' kurallarına dikkat edilmesi gerekmektedir.
Nahl Suresi 90. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
عدل | adalet | 25 |
إحسان | iyilik | 8 |
قرابة | yakınlık, akrabalık | 10 |
منكر | çirkin, kötü | 5 |
فحشاء | edepsizlik | 12 |
بغي | azgınlık | 4 |
Ayet içerisinde geçen 'عدل', 'إحسان', 'قرابة', 'منكر', 'فحشاء' ve 'بغي' gibi kelimeler Kur'an'da çeşitli bağlamlarda önemli yer tutmaktadır. Bu kelimelerin sık kullanılması, adaletin, iyiliğin ve sosyal yardımlaşmanın İslam'daki merkezi önemini vurgulamaktadır. Özellikle toplumun ahlaki dokusunu bozan davranışların yasaklanması, bireylerin ve toplumun sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürebilmesi için elzemdir. Bu bağlamda, ayetteki öğütler, tarihsel ve toplumsal bir bağlamda hala geçerliliğini korumaktadır.
عدل
25
فحشاء
12
قرابة
10
إحسان
8
منكر
5
بغي
4
Nahl Suresi 90. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | adaleti, lütuf ve keremde bulunmayı | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | adaleti, iyilik yapmayı | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | adaleti, iyilik yapmayı | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | adâleti, iyiliği ve karabet sahiplerine | Geleneksel |
Süleyman Ateş | adaleti, ihsanı, akrabaya vermeyi | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | adaleti, güzel davranışı | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | adaleti, iyi ve güzel davranmayı | Modern |
Mealler arasında dikkat çeken ortak ifadeler 'adalet', 'iyilik' ve 'yakınlara yardım' olarak belirlenmiştir. Bu ifadeler, İslam'ın temel ahlaki değerlerini yansıtan ve çoğu mealde benzer şekilde kullanılmaktadır. Çoğu mealde bu kavramların vurgulanması, adaletin ve iyiliğin toplumsal önemini ifade ederken, farklılık gösteren ifadeler ise kelime seçiminde veya kullanım stilinde değişiklikler içermektedir. Örneğin, bazı mealler 'lütuf ve keremde bulunmayı' gibi daha açıklayıcı bir ifade kullanırken, diğerleri daha basit ve doğrudan 'iyilik yapmayı' ifadesini tercih etmiştir. Bu da meal sahiplerinin dilsel tercihleri ve hedef kitleleri ile ilgili seçimlerini yansıtmaktadır. Genel olarak, anlamda bir farklılık gözlemlenmemekle birlikte, kullanılan dilin modern veya geleneksel oluşu, mealin genel tonunu etkilemektedir.