Taha Suresi 13. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve seni seçtim ben, dinle vahyedileni. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | “Ben seni (peygamber olarak) seçtim. Şimdi vahyolunacak şeyleri dinle.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Ben seni seçtim, şimdi (sana) vahyolunacak şeyleri dinle." |
Mehmet Okuyan Meali | Seni (elçi olarak) ben seçtim. vahyedilmekte olanı dinle! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve ben seni ihtiyar ettim, şimdi vahyolunacak şeyi dinle.» |
Süleyman Ateş Meali | Ben seni seçtim, şimdi vahyolunanı dinle. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Ben seni seçtim. Şimdi sana bildirilecek şeyleri dinle. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Ve ben seni seçtim; o halde vahyedilecek olanı dinle!" |
Taha Suresi 13. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Taha |
Sure Numarası | 20 |
Ayet Numarası | 13 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 13 |
Kur'an Sayfası | 251 |
Toplam Harf Sayısı | 40 |
Toplam Kelime Sayısı | 10 |
Taha Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 20. suresi olup, Mekke döneminde inmiştir. Genel olarak, Taha Suresi, Hz. Musa'nın hayatı, gönderilişi, Allah ile olan diyalogları ve Firavun ile mücadelesi üzerine yoğunlaşmaktadır. Ayet 13 ise, Hz. Musa'nın bir peygamber olarak Allah tarafından seçildiğini ve ona vahyedilecek olan şeyleri dinlemesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu ayet, Hz. Musa'ya verilen misyon ve görevin önemi üzerine odaklanırken, aynı zamanda onun Allah'a itaat etmesi gerektiği mesajını da taşır. Taha Suresi'nin bu kısmı, vahiy ve peygamberlik konularını ele alırken, toplumsal ve ahlaki dersler de vermektedir. Mekke dönemi boyunca inen ayetler, genellikle iman, tevhid ve toplumsal adaleti ön plana çıkarmıştır. Taha Suresi, bu bağlamda, Hz. Musa'nın rolünü ve onun Allah ile olan ilişkisinin önemini vurgulamaktadır. Vahiy dinleme emri, peygamberlik görevinin ciddiyetini ve sorumluluğunu simgeler. Ayrıca, bu ayet, Kur'an'ın genel mesajıyla uyumlu bir biçimde, insanlara doğru yolu göstermeyi amaçlar.
Taha Suresi 13. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
اِخْتَرْتُكَ | Seçtim |
فَاسْمَعْ | Dinle |
مَا يُوحَى | Vahyolunacak |
Ayet içinde geçen kelimeler, Arapça dilbilgisi açısından bazı tecvid kurallarını içermektedir. Örneğin, 'فَاسْمَعْ' kelimesinde, 'ن' harfi izafet (idgam) kurallarına göre okunmaktadır. Ayrıca, 'يُوحَى' kelimesinde uzun 'ا' harfi (med) ile birlikte gelir.
Taha Suresi 13. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
اِخْتَرْتُكَ | Seçtim | 3 |
فَاسْمَعْ | Dinle | 6 |
مَا يُوحَى | Vahyolunacak | 5 |
Ayet içinde geçen kelimeler, belirli bir bağlamda sıkça kullanılır. 'Seçtim' ifadesi, peygamberlik ve seçilmişlik temasını vurgulamak için önemli bir yere sahiptir. 'Dinle' kelimesi, vahyin dinlenmesi ve kabul edilmesi gerektiğini ifade ederken, 'vahyolunacak' kelimesi, peygamberlik görevinin içeriğini belirtir. Bu kelimelerin tekrar kullanılması, mesajın önemini ve ciddiyetini pekiştirmektedir.
فَاسْمَعْ
6
مَا يُوحَى
5
اِخْتَرْتُكَ
3
Taha Suresi 13. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Ve seni seçtim ben, dinle vahyedileni. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Ben seni (peygamber olarak) seçtim. Şimdi vahyolunacak şeyleri dinle. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Ben seni seçtim, şimdi (sana) vahyolunacak şeyleri dinle. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Seni (elçi olarak) ben seçtim. vahyedilmekte olanı dinle! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ve ben seni ihtiyar ettim, şimdi vahyolunacak şeyi dinle. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Ben seni seçtim, şimdi vahyolunanı dinle. | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Ben seni seçtim. Şimdi sana bildirilecek şeyleri dinle. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Ve ben seni seçtim; o halde vahyedilecek olanı dinle! | Modern |
Tablo incelendiğinde, 'seçtim' ifadesi birçok mealde ortak bir şekilde kullanılmıştır. Bu, Hz. Musa'nın seçilmişlik temasının vurgulandığını gösterir. Diğer yandan, 'dinle' kelimesinin farklı şekillerde ifade edilmesi, bazı meallerde ek bilgilerle birlikte verilmişken, bazılarında daha sade bir anlatım tercih edilmiştir. Bunlar arasında örneğin, Diyanet İşleri ve Abdulbaki Gölpınarlı mealleri daha açıklayıcı bir ton kullanırken, Elmalılı Hamdi Yazır ve Süleyman Ateş geleneksel bir üslup tercih etmiştir. Bazı meallerde ise modern bir anlatım benimsenerek ifadenin akıcılığı artırılmıştır. Bu farklılıklar, her yazarın kendi üslup ve dil anlayışına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.