Adiyat Suresi 6. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Şüphe yok ki insan, Rabbine karşı pek inatçıdır, pek nankördür. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 1,2,3,4,5,6. Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak ateş çıkaran, sabah erkenden baskın yapan, orada tozu dumana katan ve düşman topluluğunun ortasına dalan atlara andolsun ki, insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şüphesiz insan, Rabbine karşı çok nankördür. |
Mehmet Okuyan Meali | Şüphesiz ki böylesi insan, Rabbine karşı çok nankördür. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Muhakkak o insan, Rabbi için elbette nankördür. |
Süleyman Ateş Meali | (Bunlara andolsun) Ki insan, Rabbine karşı çok nankördür. |
Süleymaniye Vakfı Meali | İnsan, Rabbine karşı pek nankördür, |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | İnsan, Rabbine karşı gerçekten çok nankördür! |
Adiyat Suresi 6. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Adiyat |
Sure Numarası | 100 |
Ayet Numarası | 6 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 602 |
Toplam Harf Sayısı | 56 |
Toplam Kelime Sayısı | 10 |
Adiyat Suresi, Mekke döneminde inmiştir ve başlıca insanın nankörlüğünü ele alır. Bu sure, atların savaşta gösterdiği cesareti ve hızını tasvir ederek, insanların Allah'a karşı olan nankörlüklerini vurgulamaktadır. Ayet 6, insanın Rabbine karşı inatçı ve nankör olduğuna dair kesin bir ifade sunarak, genel bağlamda insanın yaratılışına ve ona verilen nimetlere karşı duyarsızlığını ortaya koyar. Sure, insanın kendi ihtiyaçları ve çıkarları doğrultusunda hareket etme eğiliminde olduğunu gösterirken, aynı zamanda Allah'a olan şükran ve bağlılık duygusunu sorgular. Bu durum, insanın kendi zaaflarını ve güçlü yönlerini anlamasını sağlayan bir uyarı niteliğindedir. Adiyat Suresi, insanların savaşçı ruhunu ve cesaretini öne çıkarırken, bu özelliklerin yanında nankörlüğü ve unutkanlığı da hatırlatmaktadır. Bu ayet, insanın sahip olduğu nimetleri göz ardı etmemesi gerektiğini vurgularken, aynı zamanda Allah'a karşı duyulan sorumluluğun önemine de dikkat çeker.
Adiyat Suresi 6. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
إنسان | insan |
رب | Rab |
نَكَادَ | nankör |
Ayetin telaffuzunda dikkat çeken tecvid kurallarından biri idgam'dır. Ayrıca 'نَكَادَ' kelimesinde med kuralı uygulanmaktadır.
Adiyat Suresi 6. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إنسان | insan | 17 |
رب | Rab | 900 |
نَكَادَ | nankör | 9 |
Kelime 'إنسان' Kur'an'da sıkça geçerken, insanın yaratılışını, sorumluluklarını ve nankörlüğünü ifade etmek için önemli bir terimdir. 'رب' kelimesi, Allah'ın yüceliğini ve insanlarla olan ilişkisini vurgulamak amacıyla sıkça kullanılmaktadır, bu da insanın Rabine olan bağlılığını ve karşılaştığı sorumlulukları hatırlatır. 'نَكَادَ' kelimesinin kullanımı ise, nankörlük temasını öne çıkartmak için tercih edilmiştir. Bu kelimelerin farklı bağlamlarda sıkça kullanılması, Kur'an'ın ana mesajlarını pekiştirmektedir.
رب
900
إنسان
17
نَكَادَ
9
Adiyat Suresi 6. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | pek nankördür. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri (Yeni) | insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür. | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | çok nankördür. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | böylesi insan, Rabbine karşı çok nankördür. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | elbet nankördür. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | çok nankördür. | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | pek nankördür. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | gerçekten çok nankördür! | Modern |
Tablo incelendiğinde, birçok mealde 'nankördür' ifadesinin sıkça kullanıldığı görülmektedir. Bu ifade, ayetin ana temasını oluşturmakta ve insanların Allah'a karşı duyduğu nankörlüğü vurgulamaktadır. Ayrıca, 'pek' ve 'çok' gibi sıfatlar da sıkça tercih edilmiştir; bu ifadeler, nankörlüğün derecesini vurgulamada etkili olmuştur. Mealler arasında belirgin farklılık, bazı ifadelerin geleneksel ve modern dillerdeki kullanımlarında ortaya çıkmaktadır. Örneğin, Abdulbaki Gölpınarlı ve Diyanet İşleri (Yeni) meallerinde daha açıklayıcı ve akıcı bir dil tercih edilmiştir. Ayrıca, 'elbet' gibi kelimeler geleneksel bir ton taşırken, 'gerçekten' gibi ifadeler modern bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Bu durum, farklı okuyucu kitlelerine hitap etme çabasını yansıtır.