Ahkaf Suresi 17. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve öbürü de, anasınababasına, uf sizden, tekrar kabirden çıkacağımı mı söylüyor, buna inanmaya mı çağırıyorsunuz beni? Ve benden önce nice nesiller gelipgeçti demiştir ve onlar da Allah'a yalvarırlar da yazık sana derler, inan, şüphe yok ki Allah'ın vaadi gerçektir, derken o, bu der, eskilerin masallarından başka bir şey değil. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Anne ve babasına, “Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, beni tekrar diriltilecek olmakla mı tehdit ediyorsunuz?” diyen kimseye, onlar Allah’a sığınarak, “Yazıklar olsun sana! İman et, Allah’ın va’di gerçektir” diyorlar, o da, “Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” diyordu. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ana ve babasına: "Öf size! siz bana öldükten sonra tekrar dirilip kabrimden çıkarılacağımı mı vaad ediyorsunuz? Oysa benden önce nice nesiller gelip geçmiştir." diyen kimseye ana ve babası Allah'a sığınarak "Yazıklar olsun sana! Gel iman et, şüphesiz ki, Allah'ın vaadi gerçektir." dediklerinde o: "Bu Kur'ân öncekilerin masallarından başka bir şey değildir" diyordu. |
Mehmet Okuyan Meali | Ana babasına “Öf! Benden önce nice nesiller gelip geçmişken, bana (tekrar) diriltilmemi mi vadediyorsunuz?” diyen kişiye, onlar (ana babası) Allah’ın yardımına sığınarak “Yazıklar olsun sana! Allah’ın vaadinin gerçek olduğuna inan!” dediklerinde o, “Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir!” der. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o kimse ki, anasına babasına dedi ki: «Üf ikinize! Beni korkutuyor musunuz ki, ben çıkarılacağım? Halbuki, benden evvel nice nesiller gelip geçmiştir.» Anası ile babası ise Allah'tan medet istiyor: «Yazık sana! İmân et, şüphe yok ki, Allah'ın vaadi haktır (diyorlardı).» Oğulları ise hemen diyordu ki, «Bu (dediğiniz), evvelkilerin efsanelerinden başka değildir.» |
Süleyman Ateş Meali | Fakat o kimse ki anasına, babasına: "Öf size, benden önce nice nesiller gelip geçmiş, (kimse geri gelmemiş) iken siz benim (diriltilip) çıkarılacağımı mı bana va'dediyor(beni bununla mı tehdidediyor)sunuz?" dedi. Onlarsa Allah'a sığınarak: "Yazık sana, (etme, gel) inan; Allah'ın sözü gerçektir" derken o: "Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir." der. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Anasına, babasına şöyle diyen de vardır: “Yazık size! Tekrar diriltilmekle mi korkutuyorsunuz? Benden önce nice nesiller öldü de ne oldu?” Onlar ise, yardım ve destek için Allah’a yalvararak evladına: “Sana yazık oluyor; artık inan. Allah’ın verdiği söz doğrudur!” derler. Ama o, şöyle der: “Bu olsa olsa eskilerin masalları olur.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Birisi de ana-babasına: "Yazık size, benden önce bir yığın nesil gelip geçtiği halde, siz bana, benim diriltileceğimi mi söylüyorsunuz?" dedi. Onlarsa Allah'a sığınarak, "Yazıklar olsun; inansana, Allah'ın vaadi haktır" diye vahlanınca o şöyle dedi: "Bu, öncekilerin masallarından başkası değil!" |
Ahkaf Suresi 17. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Ahkaf |
Sure Numarası | 46 |
Ayet Numarası | 17 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 26 |
Kur'an Sayfası | 566 |
Toplam Harf Sayısı | 188 |
Toplam Kelime Sayısı | 41 |
Ahkaf Suresi, Mekke döneminde inmiş bir sure olup, Kur'an'ın 46. suresi olarak bilinir. Bu sure, genel olarak peygamberlerin mesajlarını, inkârcıların tutumlarını ve ahlaki öğretileri ele alır. Ayet 17, bir kişinin anne babasına karşı sergilediği inkar edici tutumu ve bunun sonucunda yaşanan bir iletişimi anlatmaktadır. Bu ayette bahsi geçen kişi, diriltilme vaadini reddederek, geçmişteki nesillerin durumuna atıfta bulunur. Anne ve babası ise Allah'a sığınarak, bu kişiyi doğru yola davet etmeye çalışırlar. Bu diyalog, bireylerin inançları ve aile ilişkileri üzerinden, kıyamet ve ahiret inancı üzerine kurulu bir çatışmayı gözler önüne serer. Ahkaf Suresi, bu tür temalarla doludur ve insanları inkârın sonuçları hakkında düşünmeye yönlendirir. Ayrıca, bu suredeki ayetler, özellikle müşriklerin ve inkârcıların karşılaştığı gerçekler ile ahiretteki hesap sorulma durumu üzerinde yoğunlaşır. Ayet, geçmişte yaşanan inkârcıların sonunun nasıl olduğu konusunda da bir hatırlatma niteliği taşır. Bu bağlamda, Ahkaf Suresi, insanları inanmaya teşvik eden ve geçmişten alınan derslerle günümüz müslümanlarına bir uyarı niteliği taşır.
Ahkaf Suresi 17. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَفٍّ | Öf! |
يَعِيدُونَ | Tekrar diriltmek |
وَعْدُ | Vaad |
Ayetteki önemli kelimeler arasında 'أَفٍّ' (öf) duygusal bir tepkiyi ifade ederken, 'يَعِيدُونَ' (tekrar diriltmek) önemli bir kavramı temsil eder. Bu kelime, diriliş inancını sorgulayan bir perspektif sunuyor. 'وَعْدُ' (vaad) ise Allah'ın sözünün gerçekliğini vurgulamakta önemli bir yere sahiptir. Ayette, med ve idgam gibi tecvid kuralları da bulunmaktadır; örneğin, 'يَعِيدُونَ' kelimesindeki 'ع' sesi, duraklamalarda belirgin bir şekilde uzatılabilir.
Ahkaf Suresi 17. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَفٍّ | Öf! | 3 |
يَعِيدُونَ | Tekrar diriltmek | 5 |
وَعْدُ | Vaad | 4 |
Ayet içinde geçen kelimelerden 'أَفٍّ' (öf) kelimesi, özellikle duygusal bir tepkiyi yansıtması açısından önemli bir yere sahiptir. 'يَعِيدُونَ' (tekrar diriltmek) kelimesi ise diriliş konusundaki inkarı temsil ederken, 'وَعْدُ' (vaad) kelimesi Allah'ın sözünün gerçekliğine vurgu yaparak, inanç temeli oluşturur. Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, insanın inanışını ve Allah'ın vaadini sorgulama temalarını sürekli olarak gündeme getirmektedir. Bu bağlamda, her bir kelime, inanç ve inkâr arasındaki çatışmayı aydınlatan temel unsurlar olarak değerlendirilebilir.
يَعِيدُونَ
5
وَعْدُ
4
أَفٍّ
3
Ahkaf Suresi 17. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Öf sizden! | Geleneksel |
Diyanet İşleri | Öf size! | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Öf size! | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Öf! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Üf ikinize! | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Öf size! | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Yazık size! | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | Yazık size! | Modern |
Yukarıdaki tablo, farklı meallerde 'öf' ve 'yazık' ifadelerinin kullanımını göstermektedir. Çoğu mealde benzer ifadeler yer almakta ve bu da okuyucunun duygusal tepkisini yansıtmaktadır. 'Öf size!' ifadesi geleneksel meallerde sıkça tercih edilirken, 'Yazık size!' ifadesi modern meallerde daha fazla öne çıkmaktadır. Bu durum, meallerin dilsel tonu ve çağdaşlığa olan yaklaşımını göstermektedir. Belirgin bir şekilde farklılaşan ifadelerin arasında, duygusal bir tepki ve hitap şekli söz konusudur. Ancak genel anlamda, her iki ifade de benzer bir olayı ve duyguyu aktarmaktadır; bu yüzden anlam açısından eş anlamlı kabul edilebilirler.