Alak Suresi 19. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | İş öyle değil, itaat etme ona ve artık secde et de yaklaş. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Hayır! Sakın sen ona uyma; secde et ve Rabbine yaklaş. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sakın onu dinleme de (Rabbine) secde et ve yaklaş. |
Mehmet Okuyan Meali | Hayır! Ona itaat etme! (Rabbine) secde et ve (O’na) yaklaş! |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Hayır hayır. Ona itaat etme. Ve secde et ve Yaklaş. |
Süleyman Ateş Meali | Hayır, ona boyun eğme; (Rabbine) secde et ve yaklaş! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Yok, yok… Sen ona boyun eğme; secde et ve Allah’a yakınlaş. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Sakın, sakın! Ona boyun eğme; secde et ve yaklaş! |
Alak Suresi 19. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Alak |
Sure Numarası | 96 |
Ayet Numarası | 19 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 30 |
Kur'an Sayfası | 601 |
Toplam Harf Sayısı | 60 |
Toplam Kelime Sayısı | 11 |
Alak Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 96. suresi olup Mekke'de inmiştir. Bu sure, genel itibarıyla insanın yaratılışına, bilgiye ve eğitimine vurgu yapmaktadır. Alak Suresi, ilk inen surelerden biri olarak bilinir ve bu bağlamda insanın bilgi edinme çabasını da kapsar. Ayet 19, bu surenin son ayeti olup, belirli bir bağlam içinde, karşıt bir otoriteye itaat etmemek gerektiğine dair bir çağrıda bulunmaktadır. Bu noktada, itaat edilmemesi gereken otorite, muhtemelen inançsızlık veya putperestlik gibi unsurları temsil etmektedir. Ayet, kişinin Rabbine yönelmesi, secde etmesi ve O'na yaklaşması gerektiğini vurgular. Bu bağlamda, ayet bireyin inançlı bir yaşam sürmesi adına kritik bir mesaj taşımaktadır. Alak Suresi'nin genelinde, insanın Rabbine olan bağı ve O'na olan inancı ön plandadır. Dolayısıyla, bu ayet de o bağlam içinde, bireyin ruhsal durumunu ve Rabbine olan yönelişini teşvik eden bir öğüt niteliğindedir.
Alak Suresi 19. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
سَجَدَ | secde etmek |
اِتَّبَعَ | itaat etmek |
قَرَبَ | yaklaşmak |
Ayetin dil bilgisi açısından önemli kelimeleri arasında "secde etmek", "itaat etmek" ve "yaklaşmak" bulunmaktadır. Bu kelimeler, ibadet ve bir varlığa olan bağlılık açısından önemli bir yere sahiptir. Tecvid açısından, ayette görülen 'idgam' ve 'med' durumları, Arapça tecvid kurallarına uygun olarak okunmalıdır.
Alak Suresi 19. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
سَجَدَ | secde | 34 |
اِتَّبَعَ | itaat | 12 |
قَرَبَ | yaklaş | 15 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'daki toplam geçiş sayıları, dini metinlerde ibadet ve bağlılığın önemini vurgulamak amacıyla sıkça kullanılmaktadır. Özellikle 'secde' kelimesi, ibadetin merkezine oturması nedeniyle farklı ayetlerde tekrar tekrar karşımıza çıkmaktadır. 'İtaat' kelimesi, genel olarak otoriteleri ve rehberlik eden unsurları ifade etmekte kullanılırken, 'yaklaşmak' kelimesi de hem fiziksel hem de ruhsal bir yakınlaşmayı simgeler.
سَجَدَ
34
قَرَبَ
15
اِتَّبَعَ
12
Alak Suresi 19. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | itaat etme | Geleneksel |
Diyanet İşleri | Sakın sen ona uyma | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Sakın onu dinleme | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Ona itaat etme | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Ona itaat etme | Geleneksel |
Süleyman Ateş | ona boyun eğme | Edebi |
Süleymaniye Vakfı | Sen ona boyun eğme | Edebi |
Yaşar Nuri Öztürk | Ona boyun eğme | Modern |
Yukarıdaki tablo, farklı meal sahiplerinin kullandığı ifadeleri ve bu ifadelerin dilsel tonlarını göstermektedir. Ortak olarak 'itaat etme' ve 'boyun eğme' ifadeleri, çoğu mealde benzer anlamlar taşıyarak, otoriteye karşı bir duruş sergileme vurgusunu taşımaktadır. Bu ifadeler, genel olarak inanç ve bağlılık açısından ele alınırken, meal sahipleri arasında 'itaat etme' ve 'boyun eğme' gibi terimlerin değişimi, anlamda çok ciddi farklılıklar yaratmamakta, daha çok ifade tarzında bir çeşitlilik sunmaktadır. Bunun yanı sıra 'Sakın sen ona uyma' gibi ifadeler ise daha açıklayıcı bir ton ile ele alınmış ve modern bir dil kullanımıyla dikkat çekmektedir. Sonuç olarak, mealler arasında belirgin farklılıklar, kullanılan kelimelerin edebi ve modern üslup tercihlerine dayanmaktadır.