Âl-i İmrân Suresi 168. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Onlar öyle kişilerdir ki otururlar da kardeşlerine, eğer derler, bizi dinleselerdi öldürülmeyeceklerdi. De ki: Ölümü çevirin kendinizden sözünüz doğruysa. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | (Onlar), kendileri oturup kaldıkları hâlde kardeşleri için, “Eğer bize uysalardı, öldürülmezlerdi” diyen kimselerdir. De ki: “Eğer doğru söyleyenler iseniz kendinizden ölümü savın.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kendileri oturup kaldıkları halde kardeşleri için: "Eğer bize uysalardı öldürülmezlerdi" dediler. Onlara de ki: "Eğer iddianızda doğru iseniz, kendinizden ölümü uzaklaştırınız". |
Mehmet Okuyan Meali | (Evlerinde) oturup da kardeşleri hakkında “Bize uysalardı öldürülmezlerdi.” diyorlardı. De ki: “Doğruysanız kendinizden ölümü savın!” |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlar ki, kendileri oturdukları halde kardeşleri için «Eğer bize itaat etseydiler öldürülmezler idi,» dediler. De ki: «Öyle ise kendi nefislerinizden ölümü defediniz! Eğer sâdık kimseler iseniz.» |
Süleyman Ateş Meali | (Savaştan geri kalıp) Oturarak, kardeşleri için "Bizim sözümüzü tutsalardı, öldürülmezlerdi." diyenlere söyle: "Eğer doğru iseniz, kendinizden ölümü savınız!" |
Süleymaniye Vakfı Meali | Oturdukları yerden, kardeşleri için şöyle diyorlardı: "Bizi dinleselerdi öldürülmezlerdi.” De ki "İddianızda haklı iseniz kendi ölümünüzü engelleyin.” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Yerlerinde oturup da kardeşleri için, "Bizi dinlemiş olsalardı öldürülmeyeceklerdi." diyenlere şöyle söyle: "Eğer doğru sözlüler iseniz, kendi benliklerinizden uzaklaştırın ölümü!" |
Âl-i İmrân Suresi 168. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 168 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 3 |
Kur'an Sayfası | 55 |
Toplam Harf Sayısı | 150 |
Toplam Kelime Sayısı | 30 |
Âl-i İmrân Suresi, genel olarak Müslümanların milli ve manevi birlikteliğine, inanç ve ahlak konularına, ayrıca geçmişteki toplumların durumu üzerinden güncel bir anlatım sunmaktadır. Mekke döneminde inmiş olan bu sure, özellikle ilk müslümanların karşılaştığı zorlukları ve bunlara karşı duruşlarını ele alır. Ayet 168, savaştan geri kalanların, düşmanlarına karşı, kendileri harekete geçmeyip başkalarını eleştirmeleri üzerine odaklanmaktadır. Bu tür eleştirel yaklaşımlar, savaşın getirdiği zorlukları yansıtmaktadır. Burada, kayıplar ve ölüm konusunun nasıl bir kaygı yarattığına dikkat çekilirken, aynı zamanda bireylerin yükümlülükleri ve kendi eylemlerinin sonuçları üzerinde durulmaktadır. Ayetin bağlamı, Müslüman topluluğun birlik ve dayanışma içinde olması gerektiği vurgusunu taşırken, aynı zamanda inançlı bireylerin cesaret göstermesinin önemini de belirtmektedir.
Âl-i İmrân Suresi 168. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
قَتَلُوا | öldürdüler |
يَزِيدُ | artırmak |
احْمِ | savunmak |
Ayet, Arapçanın çeşitli dil bilgisi kurallarına uygundur. Burada özellikle idgam ve med kurallarına dikkat edilmiştir. İdgam, bazı harflerin bir araya geldiğinde bir bütün olarak okunması anlamına gelirken, med ise uzatma anlamında kullanılır.
Âl-i İmrân Suresi 168. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
قَتَلُوا | öldürdüler | 6 |
يَزِيدُ | artırmak | 4 |
احْمِ | savunmak | 3 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki toplam geçiş sayıları, bu kavramların önemine dikkat çeker. 'قَتَلُوا' kelimesi, savaş ve ölüm temalarının Kur'an'daki sık kullanımını gösterirken, 'يَزِيدُ' ve 'احْمِ' kelimeleri, kişinin kendi eylemlerinin sorumluluğunu alması gerektiğini vurgular. Bu kelimelerin Arapça'da sık geçiyor olması, savaş ve yaşam-memat temalarının Kur'an'daki merkeziliğini yansıtır.
قَتَلُوا
6
يَزِيدُ
4
احْمِ
3
Âl-i İmrân Suresi 168. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Eğer derler, bizi dinleselerdi öldürülmeyeceklerdi. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Eğer bize uysalardı, öldürülmezlerdi. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Eğer iddianızda doğru iseniz, kendinizden ölümü uzaklaştırınız. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Eğer doğruysanız kendinizden ölümü savın! | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Öyle ise kendi nefislerinizden ölümü defediniz! | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Eğer doğru iseniz, kendinizden ölümü savınız! | Modern |
Süleymaniye Vakfı | İddianızda haklı iseniz kendi ölümünüzü engelleyin. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Eğer doğru sözlüler iseniz, kendi benliklerinizden uzaklaştırın ölümü! | Modern |
Tablo, ayetin Türkçe meallerinde kullanılan ifadelerin çeşitliliğini göstermektedir. Çoğu mealde 'ölümü savunmak' veya 'uzaklaştırmak' gibi ifadeler ortak bir şekilde tercih edilmiştir. Bu ifadeler muhtemelen ayetin vurgusunu daha net hale getirmek amacıyla seçilmiştir. Farklı meallerde 'eğer doğruysanız' ifadesi de belirgin bir şekilde öne çıkmakta olup, bu durum, ifade tarzından bağımsız olarak konunun ciddiyetini arttırmaktadır. Mealler arasında ise dil ve ton açısından farklılıklar bulunmaktadır. Geleneksel mealler genellikle daha resmi ve ağır bir dil kullanırken, modern mealler daha sade ve anlaşılır bir dil tercih etmektedir. Bu durum, farklı okuyucu kitlelerine hitap etme çabasını yansıtır.