Âl-i İmrân Sûresi 170. Ayet
فَرِح۪ينَ
بِمَٓا
اٰتٰيهُمُ
اللّٰهُ
مِنْ
فَضْلِه۪ۙ
وَيَسْتَبْشِرُونَ
بِالَّذ۪ينَ
لَمْ
يَلْحَقُوا
بِهِمْ
مِنْ
خَلْفِهِمْۙ
اَلَّا
خَوْفٌ
عَلَيْهِمْ
وَلَا
هُمْ
يَحْزَنُونَۢ
١٧٠
Ferihîne bimâ âtâhumu(A)llâhu min fadlihi veyestebşirûne billeżîne lem yelhakû bihim min ḣalfihim ellâ ḣavfun ‘aleyhim velâ hum yahzenûn(e)
Âl-i İmrân Suresi 170. Ayet Meâlleri

Âl-i İmrân Suresi 170. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 170 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 3 |
Kur'an Sayfası | 120 |
Toplam Harf Sayısı | 131 |
Toplam Kelime Sayısı | 25 |
Âl-i İmrân Suresi, Kur'an-ı Kerim'in üçüncü suresi olup Mekke döneminde inmiştir. Bu sure, Allah'ın birliğine ve O'nun yüceliğine vurgu yaparak, Müslümanların birlik ve beraberlik içinde olmalarını teşvik etmektedir. Âl-i İmrân Suresi, adını Hz. İmran'ın ailesinden alır ve bu aile, Hz. Meryem ve Hz. İsa ile bağlantılı olarak önemli bir yere sahiptir. Ayet 170, özellikle Allah yolunda hayatını kaybeden şehitlerin durumu ile ilgili bir mesaj taşımaktadır. Bu ayetin bağlamında Allah yolunda şehit olanların gerçek ölüler olmadıkları, aksine Rableri katında dirilik içinde oldukları ve nimetlerle rızıklandıkları ifade edilmektedir. Ayet, şehitlerin geride kalanlara da umut vermek amacıyla onlara korku ve üzüntü olmayacağı mesajını ilettiğini belirtmektedir. Genel olarak bu ayet, Müslüman topluluğun birlikteliğini ve Allah yolunda dökülen kanların kıymetini vurgulamakta, şehitlerin ruhani durumlarına dair bir anlayış geliştirmektedir. Ayet, aynı zamanda, henüz şehit olunmamış olanların da Allah'ın verdiği nimetlerin ve müjdenin bir parçası olabileceğine dair bir güvence vermektedir. Bu bağlamda, Âl-i İmrân Suresi'nin genel içeriği, toplumsal dayanışma, şehitlerin değerleri ve Allah'a güven gibi temalar etrafında şekillenmektedir.
Âl-i İmrân Suresi 170. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مَرْحَمَةً | rahmet |
خَوْفٌ | korku |
حَزَنٌ | üzüntü |
نِعْمَةٌ | nimet |
فَرَحٌ | sevinç |
Ayetin tecvid kuralları arasında 'med' ve 'idgam' gibi uygulamalar bulunmaktadır. Med, uzun okuma gerektiren harflerde kullanılırken, idgam harflerin birleşmesi durumunu ifade eder.
Âl-i İmrân Suresi 170. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مَرْحَمَةً | rahmet | 24 |
خَوْفٌ | korku | 5 |
حَزَنٌ | üzüntü | 4 |
Ayet içinde geçen kelimeler, Kur'an'da sıkça kullanılan terimlerdir. Özellikle 'rahmet', 'korku' ve 'üzüntü' gibi kelimelerin kullanımı, insan ruhunun durumlarını ve Allah'ın nimetlerini ifade ederken önemli bir yer tutmaktadır. Bu kelimelerin çoğu, insan deneyimleriyle ilgili duygusal durumları anlatmada kullanılır. 'Rahmet' kelimesinin sık geçmesi, Allah'ın merhametinin ve bağışlayıcılığının önemini vurgularken, 'korku' ve 'üzüntü' kelimeleri ise insanın psikolojik durumlarına işaret eder.
مَرْحَمَةً
24
خَوْفٌ
5
حَزَنٌ
4
Âl-i İmrân Suresi 170. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | ferahfahur bir halde | Edebi |
Diyanet İşleri | sakın ölüler sanma | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | lütfundan verdiği nimetle | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | sevinçli bir hâlde | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | fazlından verdiği şey ile mesrûrdurlar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | keremiyle | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Allah'ın verdikleriyle mutlu olurlar | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | lütfundan kendilerine verdiğiyle sevinçlidirler | Modern |
Tabloda görülen ifadeler arasında 'lütfundan verilen' ve 'sevinçli' gibi kelimeler, çoğu mealdede ortak bir tercih olarak öne çıkmaktadır. Bu ifadelerin seçimi, ayetin ana temasını ve sevgi dolu bir yaklaşımı yansıtmakta etkili olmuştur. Belirgin farklılıklar arasında ise 'ferahfahur bir halde' ve 'sakın ölüler sanma' gibi ifadeler bulunmaktadır. Bu ifadeler, bir anlamda farklı dilsel tonlar ve anlatım tarzları sunarak okuyucuya zengin bir bakış açısı kazandırmaktadır. Örneğin, 'ferahfahur' kelimesinin kullanımı, edebi bir duruş sergilerken, 'sakın ölüler sanma' ifadesi daha açıklayıcı bir dille sunulmaktadır. Bu farklılıklar, ayetin anlaşılmasını zenginleştiren unsurlardır.
Âl-i İmrân Sûresi 170. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Âl-i İmrân Sûresi 170. ayette, müminlerin, Allah'ın lütuf ve rahmetine ulaşmaları ve şehit olan müminlerin ruhlarının bir mertebe yüksekliğine kavuşması dile getirilmektedir.
- Bakara Suresi 154. Ayet: Bu ayette, Allah yolunda öldürülenlerin ölmez olarak, Allah'ın rahmetine ve cennetine gireceklerine dair bir müjde verilmektedir. Bu, şehitlerin yüksek makamlara kavuştuğu vurgusunu pekiştirir.
- Âl-i İmrân Sûresi 169. Ayet: Bu ayette, Allah yolunda hayatını kaybedenlerin, asla ölü olmadıkları ve Allah katında rızıklanmaya devam ettikleri açıklanmaktadır. Bu, 170. ayetteki şehitlerin onur ve mertebesini artırmaktadır.
- Tevbe Sûresi 111. Ayet: Bu ayette, Allah'ın müminlerden kendisine karşılık olarak cenneti vaat ettiğine dair bir bilgi bulunmaktadır. Cennet vaadi, müminlerin şehit olmaları durumunda elde edecekleri mükafatı destekler.
Bu ayetler birlikte, müminlerin Allah yolunda gösterdikleri fedakarlıkların karşılığı olarak, şehitlik mertebesine ulaşmaları ve sonsuz hayatları ile ilgili bir tasavvur sunar. Özellikle, şehitlerin Allah katında yüksek mertebelere ve rahmete nail olmaları, müminler arasında cesaret ve sadakat duygusunu pekiştirir.
Okumak istediğin ayeti seç