Âl-i İmrân Suresi 171. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Allah'ın nimet ve ihsanına nail olduklarından dolayı sevinç içindedir onlar ve Allah, inananların ecrini zayi etmez. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | (Şehitler) Allah’ın nimetine, keremine ve Allah’ın, mü’minlerin ecrini zayi etmeyeceğine sevinirler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar, Allah'ın nimetini, keremini ve Allah'ın, müminlerin ecrini zayi etmeyeceğini müjdelerler. |
Mehmet Okuyan Meali | Onlar, Allah’tan gelen nimet ve iyiliğin, (yani) Allah’ın, müminlerin ödülünü elbette ziyan etmeyeceği müjdesinin sevinci içindedir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlar Allah Teâlâ'dan bir nîmet ile ve bir fazl ile mü'minlerin mükâfaatını Allah Teâlâ'nın elbette zâyi etmeyeceği ile müjdelenip mesrûr bir halde bulunurlar. |
Süleyman Ateş Meali | Allah'ın ni'metine, lutfuna ve Allah'ın mü'minlerin ecrini zayi etmeyeceğine sevinirler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah'ın nimetini ve ikramını da müjdelemek isterler. Allah, inanıp güvenenlerin ödülünü azaltmaz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Allah'tan bir nimeti, bir lütfu ve Allah'ın müminlerin ödülünü vermezlik etmeyeceğini de müjdelerler. |
Âl-i İmrân Suresi 171. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 171 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 3 |
Kur'an Sayfası | 100 |
Toplam Harf Sayısı | 85 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Âl-i İmrân Suresi, Kur'an-ı Kerim'in üçüncü suresi olup, Mekke döneminde inmiştir. Bu sure, müminlerin dayanışmasını, Allah'a olan itaatin önemini, ve inançlarının güçlendirilmesini teşvik eder. Ayet 171, özellikle şehitlerin ve inananların Allah'ın nimetlerine ve müjdelerine olan sevinçlerini ifade eder. Sure genel olarak, inananların karşılaşabileceği zorlukları ve bu zorluklar karşısında sabırlı olmalarını vurgular. Ayetin geçtiği bağlamda, inananların Allah'ın kendilerine olan keremini ve mükafatını unutmamaları ve bu imkanlardan dolayı duydukları mutluluk ön plandadır.
Âl-i İmrân Suresi 171. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
نِعْمَة | nimet |
كَرامَة | keramet |
مُؤْمِنينَ | müminler |
تَزَيَّل | zayi etmek |
Ayet, Arapça'da kullanılan bazı önemli kelimeleri içermektedir. Örneğin, 'نِعْمَة' (nimet) kelimesi, Allah'ın verdiği hediyeleri ifade ederken, 'كَرامَة' (keramet) Allah'ın lütfunu belirtmektedir. 'مُؤْمِنينَ' (müminler) ise İslam inancını benimsemiş olanları ifade eder. Ayetteki 'تَزَيَّل' kelimesi ise bir şeyin kaybolmasını ya da yok olmasını belirtir. Tecvid açısından, 'تَزَيَّل' kelimesinde idgam uygulanmaktadır.
Âl-i İmrân Suresi 171. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
نِعْمَة | nimet | 6 |
كَرامَة | keramet | 4 |
مُؤْمِنينَ | müminler | 15 |
Ayet içinde geçen kelimeler Kur'an'da farklı sıklıklarda yer almaktadır. Özellikle 'مُؤْمِنينَ' kelimesi, inananların özelliğini vurgulamak amacıyla sıkça kullanılırken, 'نِعْمَة' ve 'كَرامَة' kelimeleri de Allah'ın lütuflarını ifade etmek için önem taşımaktadır. Bu kelimelerin çok kullanılması, inanç ve Allah'ın verdiği nimetler konusundaki vurgunun ne denli önemli olduğunu göstermektedir.
مُؤْمِنينَ
15
نِعْمَة
6
كَرامَة
4
Âl-i İmrân Suresi 171. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Allah’ın nimetine, keremine | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Allah’ın nimetine, keremine | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Allah'ın nimetini, keremini | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Allah’tan gelen nimet ve iyiliğin | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | bir nîmet ile ve bir fazl ile | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Allah'ın ni'metine, lutfuna | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Allah'ın nimetini ve ikramını | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | bir nimeti, bir lütfu | Modern |
Yukarıda, farklı mealler incelenmiş ve ortak ifadeler ile dilsel tonları analiz edilmiştir. 'Allah’ın nimetine, keremine' ifadesi, birçok mealde ortak olarak tercih edilmiştir. Bu, inananların Allah'ın sunduğu nimetlerin ve keremin önemini vurgulamak amacıyla bir bütünlük sağlamak içindir. Farklı meallerde 'nimet' ve 'lütuf' gibi ifadelerin kullanımı, kelimelerin eş anlamlı olmasına rağmen, farklı vurgu ve anlam derinlikleri taşıdığını gösterir. Örneğin, 'nimet' kelimesi genellikle doğrudan bir iyilik olarak algılanırken, 'lütuf' kelimesi daha çok bir bağışlama veya ikram anlamı taşımaktadır. Bu farklılıklar, meallerin hedef kitlelerine ve yazarlarının dilsel tercihine göre değişiklik göstermektedir.