Âl-i İmrân Suresi 18. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Allah, kesin olarak bildirdi ki kendisinden başka yoktur tapacak. Meleklerle bilgi sahipleri de tam bir doğrulukla bunu bildiler, bildirdiler. O üstün Tanrıdan, o hüküm ve hikmet sahibinden başka yoktur tapacak. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Allah, melekler ve ilim sahipleri, ondan başka ilâh olmadığına adaletle şâhitlik ettiler. O’ndan başka ilâh yoktur. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah şehadet eyledi şu gerçeğe ki, başka tanrı yok, ancak O vardır. Bütün melekler ve ilim uluları da dosdoğru olarak buna şahittir ki, başka tanrı yok, ancak O aziz, O hakîm vardır. |
Mehmet Okuyan Meali | Allah, melekleri ve adaleti gözeten ilim sahipleri şahittir ki O’ndan başka ilah yoktur. (Evet) O’ndan başka ilah yoktur. Güçlüdür, doğru hüküm verendir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah Teâlâ, kendisinden başka bir ilâh bulunmadığına adâletle kâim olarak şehâdet etmiştir. Melekler de, ilim sahipleri de (şehâdette bulunmuşlardır). O hakîmden başka asla bir ilâh yoktur. |
Süleyman Ateş Meali | Allah, kendisinden başka tanrı olmadığına şahiddir. Melekler ve ilim sahipleri de adaletle şahiddir (ki O'ndan başka tanrı yoktur. O), azizdir, hakimdir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah’tan başka ilah olmadığına Allah, melekler ve doğruluktan şaşmayan bilgi sahipleri şahittir. Evet, O’ndan başka ilah yoktur. Daima üstün olan, bütün kararları doğru olan O’dur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Allah, kendisinden başka tanrı olmadığına tanıktır. Meleklerle ilim sahipleri de adalet ölçüsüne sarılarak tanıklık etmişlerdir ki, o Azîz ve Hakîm olandan başka hiçbir ilah yoktur. |
Âl-i İmrân Suresi 18. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 18 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 3 |
Kur'an Sayfası | 115 |
Toplam Harf Sayısı | 159 |
Toplam Kelime Sayısı | 22 |
Âl-i İmrân Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, İslâm dininin temel inançlarını, özellikle tevhid (birlik) anlayışını vurgulamakta önemli bir yere sahiptir. Bu surede, Allah'ın birliği, peygamberlerin rolü, ahlaki değerler ve toplumsal ilişkiler gibi temalar işlenmektedir. Sure, özellikle Hristiyanlarla olan ilişkiler ve onların inançlarının eleştirisi üzerinde durur. Ayet 18, bu bağlamda, Allah’ın birliğine dair şahitlik eden melekler ve ilim sahiplerinin ifadelerini içermekte olup, tevhid inancını pekiştirmektedir. Ayetin bulunduğu bağlam, Allah’ın varlığına ve birliğine dair güçlü bir şahitlik sunarak, Müslümanların inançlarını güçlendiren bir mesaj taşımaktadır. Kur'an'ın genelinde olduğu gibi, bu ayette de Allah’ın yüceliği ve hikmeti vurgulanmaktadır. Ayet, inananlara, ilim sahiplerine ve meleklerin şahitlikleriyle, yalnızca Allah’a yönelmeleri gerektiğini hatırlatmaktadır. Bu nedenle, Âl-i İmrân Suresi, İslam'ın temel inançlarını destekleyen bir metin olarak öne çıkmaktadır.
Âl-i İmrân Suresi 18. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
شَهِيدًا | şahit |
مَلَائِكَةُ | melekler |
عَالِمِينَ | ilim sahipleri |
حَكِيمٌ | hikmet sahibi |
عَزِيزٌ | aziz |
Ayet içerisinde, 'şahid' kelimesi, şahitlik etme anlamında kullanılmıştır ve burada idgâm gibi tecvid kuralları uygulanmaktadır. Ayrıca, bazı kelimelerde med ve ghunnah kurallarına da rastlanmaktadır.
Âl-i İmrân Suresi 18. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
شَهِيدًا | şahit | 38 |
مَلَائِكَةُ | melekler | 88 |
عَالِمِينَ | ilim sahipleri | 15 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki sıklığı, bu kavramların İslam inancındaki önemini yansıtmaktadır. 'Şahid' kelimesinin sıklığı, şahitlik konusunun ne kadar merkezi bir tema olduğunu gösterirken, 'melekler' kelimesinin sık kullanımı da onların Allah’ın emirlerini iletmedeki rolünü vurgulamaktadır. 'İlim sahipleri' ifadesinin az kullanılması ise, genel bağlamda inananların bilgiye ne kadar değer verdiğini ve bu bilginin İslam'daki rolünü sorgulatmaktadır.
مَلَائِكَةُ
88
شَهِيدًا
38
عَالِمِينَ
15
Âl-i İmrân Suresi 18. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | kesin olarak bildirdi | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | adaletle şâhitlik ettiler | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | doğru olarak buna şahittir | Edebi |
Mehmet Okuyan | adaleti gözeten | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | adaletle kâim olarak şehâdet etmiştir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | adaletle şahiddir | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | doğruluktan şaşmayan bilgi sahipleri | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | adalet ölçüsüne sarılarak tanıklık etmişlerdir | Modern |
Tabloda yer alan ifadeler, ayetin farklı meallerdeki dilsel ve anlatımsal çeşitliliğini yansıtmaktadır. 'Adaletle şahitlik etmek' ifadesi, birçok mealde benzer şekilde kullanılırken, bu durum, adalet teması etrafında toplanmaktadır. Bazı meallerde 'kesin olarak bildirdi' gibi daha açıklayıcı ifadeler tercih edilmiştir. Bu tür ifadeler, okuyucuya daha fazla açıklama sunmayı amaçlayarak, ayetin anlamını derinleştirmektedir. Bunun yanı sıra, 'adaleti gözeten' gibi modern bir kullanım da dikkat çekmektedir. Mealler arasında belirgin farklılıklar, kullanılan kelimelerin tonları ve içerik açısından farklı anlamlar yaratmaktadır. Örneğin, 'adaletle kâim' ifadesi, geleneksel bir anlatım sunarken, 'adaleti gözeten' ifadesi daha güncel bir dil kullanmaktadır. Bu durum, meallerin farklı okuyucu kitlelerine hitap etme çabasının bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.