Âl-i İmrân Suresi 19. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Allah katında din, ancak İslam dinidir. Kendilerine kitap verilenler, bunu adamakıllı bildikten sonra aralarındaki azgınlık ve haddini aşma yüzünden ihtilafa düştüler ve kim Allah'ın ayetlerine inanmazsa bilsin ki Allah, pek tez hesap görür. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Şüphesiz Allah katında din İslâm’dır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra sırf, aralarındaki ihtiras ve aşırılık yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah’ın âyetlerini inkâr ederse, bilsin ki Allah hesabı çok çabuk görendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Doğrusu Allah katında din, İslâm'dır; o kitap verilenlerin anlaşmazlıkları ise sırf kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki taşkınlık ve ihtirastan dolayıdır. Her kim Allah'ın âyetlerini inkâr ederse iyi bilsin ki, Allah hesabı çabuk görendir. |
Mehmet Okuyan Meali | Şüphesiz ki Allah katında din İslam’dır. Kitap verilenler ancak kendilerine bilgi geldikten sonra aralarındaki kıskançlık yüzünden ayrılığa düşmüşlerdi. Kim Allah’ın ayetlerini inkâr ederse (bilsin ki) şüphesiz ki Allah hesabı hızlı olandır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok ki Allah indinde din, İslâm'dan ibarettir. O kendilerine kitap verilmiş olanların ihtilatta bulunmaları ise kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki mücerret hasetten dolayıdır. İmdi her kim Allah'ın âyetlerine küfür ederse, şüphe yokki Allah Teâlâ Seriü'lhisab'tır. |
Süleyman Ateş Meali | Allah katında din, İslamdır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra sırf aralarındaki aşırılık yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah'ın ayetlerini inkar ederse, bilsin ki Allah, hesabı çabuk görendir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Allah katında din, İslam’dır. Kendilerine kitap verilenler, bu ilim geldikten sonra, sırf birbirlerine hakimiyet kurma çabaları yüzünden ihtilaf çıkarırlar. Kim Allah'ın âyetlerini görmezlikten gelirse, Allah onun hesabını hızlı görür. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Allah katında din İslam'dır/barış ve esenlik için Allah'a teslim olmaktır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki kıskançlık/doymazlık/azgınlık/denge noktasından sapma/yalancılık/zulüm/kibir/zinakârlık yüzünden ihtilafa düştü. Kim Allah'ın ayetlerine nankörlük/Allah'ın ayetlerini inkâr ederse, Allah, hesabı çabucak görecektir. |
Âl-i İmrân Suresi 19. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Âl-i İmrân |
Sure Numarası | 3 |
Ayet Numarası | 19 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 3 |
Kur'an Sayfası | 88 |
Toplam Harf Sayısı | 159 |
Toplam Kelime Sayısı | 32 |
Âl-i İmrân Suresi, Mekke döneminde inen ve İslam dininin temel prensiplerini vurgulayan bir suredir. Bu surede, özellikle Tevhid inancı, peygamberlerin misyonu ve ahiret hayatına dair konular ele alınmaktadır. Ayet 19 ise, Allah katında geçerli olan tek dinin İslam olduğunu ve buna karşı çıkanların nedenlerinin kendi iç çekişmelerinden kaynaklandığını belirtmektedir. Söz konusu ayet, insanların kitap verilmiş olmasına rağmen, bilgi ve ilim sahibi olmalarına rağmen aralarındaki ihtiras ve aşırılıkla ayrılığa düştüklerini vurgular. Bu durum, tarihsel olarak çeşitli din grupları arasında yaşanan ihtilafları da hatırlatmaktadır. Ayet, inananların ve peygamberlerin mücadelesini anlamak açısından önemlidir. İslam'ın barış ve adalet getiren bir din olduğu mesajını da taşımaktadır. Dolayısıyla bu sure ve ayet, İslam inancının özünü ve diğer dinlerle olan ilişkisini anlamada önemli bir referans noktasıdır.
Âl-i İmrân Suresi 19. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
دِينٌ | din |
إِسْلَامٌ | İslam |
كِتَابٌ | kitap |
آيَاتٌ | ayetler |
كَثِيرٌ | çok |
Ayetin tecvid kuralları arasında idgam ve med uygulamaları bulunmaktadır. Bazı kelimelerde uzatma ve birleşim kuralları geçerli olabilir.
Âl-i İmrân Suresi 19. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
إِسْلَامٌ | İslam | 8 |
كِتَابٌ | kitap | 36 |
آيَاتٌ | ayetler | 93 |
İslam, Kur'an'da sıkça geçen bir kelimedir çünkü İslam, Kur'an'ın temel mesajıdır ve müslümanların inanç sisteminin merkezindedir. Kitap kelimesi ise, Kur'an ve diğer kutsal kitapları ifade etmek için sıkça kullanılmaktadır, bu da inanç ve bilgi kaynaklarının önemini vurgular. Ayetler ise, Kur'an'ın mesajlarını ve emirlerini ifade eden önemli bir terimdir ve sürekli olarak tema olarak işlenmektedir.
آيَاتٌ
93
كِتَابٌ
36
إِسْلَامٌ
8
Âl-i İmrân Suresi 19. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Allah katında din, ancak İslam dinidir. | Geleneksel |
Diyanet İşleri | Şüphesiz Allah katında din İslâm’dır. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Doğrusu Allah katında din, İslâm'dır. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Şüphesiz ki Allah katında din İslam’dır. | Geleneksel |
Ömer Nasuhi Bilmen | Şüphe yok ki Allah indinde din, İslâm'dan ibarettir. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Allah katında din, İslamdır. | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Allah katında din, İslam’dır. | Geleneksel |
Yaşar Nuri Öztürk | Allah katında din İslam'dır/barış ve esenlik için Allah'a teslim olmaktır. | Açıklayıcı |
Meal sahipleri arasında kullanılan ifadelerde en çok dikkati çeken ortak ifade 'Allah katında din, İslam'dır.' şeklindedir. Bu ifade, ayetin ana temasını özetlemekte ve genel kabul gören bir anlayışı yansıtmaktadır. Çoğu mealde geleneksel bir ton kullanılmıştır, ancak Yaşar Nuri Öztürk'ün açıklayıcı yaklaşımı dikkat çekmektedir. Farklılıkların olduğu yerlerde ise, özellikle 'kıskançlık' ve 'aşırılık' gibi kavramların kullanımı, anlam açısından zenginlik sunmakta ve okuyucuya farklı bakış açıları sunmaktadır. Genel olarak, bu tür açıklayıcı ifadeler, dilsel ve anlam açısından daha geniş bir çerçeve oluşturarak, metnin derinliğini artırmaktadır.