Ankebût Suresi 45. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Oku kitaptan ne vahyedildiyse sana ve namaz kıl; şüphe yok ki namaz, çirkin ve kötü şeylerden alıkoyar insanı ve elbette Allah'ı anmak, pek büyük birşeydir ve Allah, ne işlerseniz hepsini bilir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | (Ey Muhammed!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah’ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sana vahyedilen Kitabı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki namaz hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak elbette en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı bilir. |
Mehmet Okuyan Meali | Sana vahyedilen Kitabı [tilavet] et (okuyup aktar) ve namazı kıl! Şüphesiz ki namaz, çirkinlikten ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak elbette (ibadetlerin) en büyüğüdür. Allah yaptıklarınızı bilir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Kitaptan sana vahyedilmiş olanı tilâvet et ve namazı dosdoğru kıl. Şüphe yok ki namaz, hayasızlıklardan ve yaramaz şeylerden nehyeder. Ve elbette ki, Allah'ın zikri en büyüktür. Ve Allah ne yapar olduğunuzu bilir. |
Süleyman Ateş Meali | Kitaptan sana vahyedileni oku ve namazı da kıl. Çünkü namaz kötü ve iğrenç şeylerden men'eder. Elbette Allah'ı anmak, en büyük(ibadet)tir. Allah, ne yaptığınızı bilir. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bu Kitap’tan sana vahyedilen her şeyi anlayarak oku ve namazı tam kıl. Namaz her çeşit fuhuşu ve kötülüğü engeller. Allah’ın zikri (Kitabı) en önemlisidir. Allah, yaptığınız her işi bilir. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Kitap'tan sana vahyedileni oku! Namazı/duayı yerine getir! Çünkü namaz/dua, çirkinliklerden ve kötülüklerden alıkoyar. Elbette ki, Allah'ın zikri/Kur'an'ı daha büyüktür! Allah, neler yaptığınızı biliyor. |
Ankebût Suresi 45. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Ankebût |
Sure Numarası | 29 |
Ayet Numarası | 45 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 20 |
Kur'an Sayfası | 486 |
Toplam Harf Sayısı | 123 |
Toplam Kelime Sayısı | 24 |
Ankebût Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, inananların karşılaştığı zorluklara ve sabır göstermeye teşvik eden bir içeriğe sahiptir. Bu surede, çeşitli kıssalar aracılığıyla, geçmişteki peygamberlerin, inananların ve inkârcıların durumları üzerinden bir anlatım yapılmaktadır. Ayet 45 ise, özellikle namazın önemini vurgulamakta ve Allah'ı anmanın gerekliliğini ifade etmektedir. Sure, inananların sabrını ve bağlılığını pekiştirmeye yönelik mesajlar içermektedir. İfade edilen bu ayet, Allah'a yönelme ve ibadet etme konusunda bir hatırlatma niteliği taşımaktadır. Namazın, insanın içindeki kötülükleri engelleme ve Allah'a olan bağlılığı güçlendirme işlevi olduğunu belirtmektedir. Bu bağlamda, ayetin içeriği, namazın toplum içerisindeki rolüne ve bireylerin manevi hayatına dair önemli ipuçları sunmaktadır. Dolayısıyla bu ayet, genel olarak inanç, ibadet ve ahlak ilişkisini ele alan bir mesaj taşımaktadır.
Ankebût Suresi 45. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
اقْرَأْ | oku |
الصَّلَاةَ | namaz |
ذِكْرًا | anmak |
Bu ayette özellikle 'اقْرَأْ' (oku) kelimesi, emir kipinde kullanıldığından dolayı dikkat çekmektedir. 'الصَّلَاةَ' (namaz) kelimesi ise, ibadet kavramının önemini vurgulamakta, 'ذِكْرًا' (anmak) kelimesi de ibadetlerin ruhu olan Allah'ı anma eylemini temsil etmektedir. Tecvid açısından, ayetteki 'ذِكْرًا' kelimesinde idgam ve med kuralları uygulanmaktadır.
Ankebût Suresi 45. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
اقْرَأْ | oku | 13 |
الصَّلَاةَ | namaz | 27 |
ذِكْرًا | anmak | 20 |
Ayet içinde geçen 'اقْرَأْ', 'الصَّلَاةَ' ve 'ذِكْرًا' kelimeleri, Kur'an'da sıkça kullanılan terimlerdir. 'اقْرَأْ' kelimesi, eğitim ve bilgilendirme amacı taşıyan ayetlerde sıkça geçerken, 'الصَّلَاةَ' kelimesi, ibadetlerin özünü yansıtan önemli bir kelimedir. 'ذِكْرًا' ise, Allah'ı anmak anlamında, hem ibadetlerde hem de günlük hayatta önemli bir yere sahiptir. Bu kelimelerin sık kullanımı, İslam'da namaz ve Allah'ı anmanın önemini vurgulamak için belirli bir anlam taşımaktadır.
الصَّلَاةَ
27
ذِكْرًا
20
اقْرَأْ
13
Ankebût Suresi 45. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | namaz kıl | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | namazı da dosdoğru kıl | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | namazı kıl | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | namazı kıl | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | namazı dosdoğru kıl | Geleneksel |
Süleyman Ateş | namazı da kıl | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | namazı tam kıl | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | namazı yerine getir | Modern |
Yukarıdaki tabloda, farklı meallerin ortak ifadeleri ve dilsel tonları görülmektedir. Çoğu mealde 'namazı kıl' ifadesi tercih edilmiştir, ancak bazı meallerde 'dosdoğru kıl' ve 'tam kıl' gibi ifadelerle zenginleştirilmiştir. Bu ifadeler, namazın özündeki sadakat ve dikkat vurgusunu taşımaktadır. 'Namazı yerine getir' ifadesi ise, modern bir yaklaşım olarak, ibadetin yerine getirilmesi gerektiğine dair bir bilgilendirme sunmaktadır. Bu ifadeler arasında dil açısından belirgin farklılıklar bulunmakta; bazıları geleneksel bir anlatım tarzına sahipken, diğerleri daha modern bir dille ifade edilmiştir. Dolayısıyla, bu farklılıklar, meallerin yazıldığı dönemlerin dil ve kültürel arka planlarını yansıtmaktadır.