Ankebut Suresi 46. Ayet
وَلَا
تُجَادِلُٓوا
اَهْلَ
الْكِتَابِ
اِلَّا
بِالَّت۪ي
هِيَ
اَحْسَنُۗ
اِلَّا
الَّذ۪ينَ
ظَلَمُوا
مِنْهُمْ
وَقُولُٓوا
اٰمَنَّا
بِالَّـذ۪ٓي
اُنْزِلَ
اِلَيْنَا
وَاُنْزِلَ
اِلَيْكُمْ
وَاِلٰهُنَا
وَاِلٰهُكُمْ
وَاحِدٌ
وَنَحْنُ
لَهُ
مُسْلِمُونَ
٤٦
Velâ tucâdilû ehle-lkitâbi illâ billetî hiye ahsenu illâ-lleżîne zalemû minhum(s) vekûlû âmennâ billeżî unzile ileynâ veunzile ileykum ve-ilâhunâ ve-ilâhukum vâhidun venahnu lehu muslimûn(e)
Ankebût Suresi 46. Ayet Meâlleri

Ankebût Suresi 46. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Ankebût |
Sure Numarası | 29 |
Ayet Numarası | 46 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 20 |
Kur'an Sayfası | 462 |
Toplam Harf Sayısı | 181 |
Toplam Kelime Sayısı | 35 |
Ankebût Suresi, Mekke döneminde inmiş bir suredir ve genel olarak müminlere, inançlarını koruma konusunda cesaret vermekte, sabırlı olmalarını öğütlemekte ve inkar edenlerle olan ilişkilerde takip edilecek yollar hakkında bilgi vermektedir. Bu surenin temel temalarından biri, peygamberlerin ve onların takipçilerinin yaşadığı zorluklardır. Ayet 46, özellikle Kitap ehli (Yahudi ve Hristiyanlar) ile olan ilişkilerde nasıl bir tutum izlenmesi gerektiğine dair önemli bilgiler sunmaktadır. Bu ayette, Kitap ehli ile tartışmaların nasıl yürütülmesi gerektiği, nazik ve güzel bir üslup kullanarak diyalog kurmanın önemi vurgulanmaktadır. Ancak, burada zulmedenlerin hariç tutulması, adalet anlayışının da altını çizmektedir. Ayetin içeriği, Müslümanlar arasında birlik ve beraberlik oluşturmayı teşvik ederken, aynı zamanda diğer din mensuplarıyla olan ilişkilerde de hoşgörülü ve yapıcı bir yaklaşım benimsemelerini önermektedir. Bu bağlamda, ayet, dinler arası diyalog ve hoşgörüyü teşvik eden bir anlayışı yansıtmaktadır. Ayrıca Müslümanların kendi inançlarını savunurken aynı zamanda diğer dinlere de saygı göstermelerini öğütlemektedir.
Ankebût Suresi 46. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
الْكِتَابِ | kitap ehli |
ظَلَمُوا | haksızlık edenler |
تُجَادِلُوا | tartışma, mücadele |
آمَنَّا | inanç |
مُسْلِمُونَ | boyun eğmişiz |
Ayetin bazı bölümlerinde tecvid kuralları açısından dikkat edilmesi gereken noktalar bulunmaktadır. Örneğin, "zulmedenler" kelimesinde idgam ile okuma yapılabilir. Ayrıca, ayetin genel yapısı itibariyle med ve teşdid kuralları da mevcuttur.
Ankebût Suresi 46. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
الْكِتَابِ | kitap ehli | 12 |
ظَلَمُوا | haksızlık edenler | 5 |
تُجَادِلُوا | mücadele | 10 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki tekrar sayıları, o kelimelerin önemini yansıtmaktadır. 'Kitap', özellikle Kur'an'da sıkça geçmesiyle, İslam'ın diğer dinlerle olan ilişkisini belirtmektedir. 'Zulmedenler' ifadesi, adalet ve ahlaki değerlerin korunmasına yönelik bir uyarı niteliği taşımaktadır. 'Mücadele' ise, inananların haklarını savunmaları gerektiği mesajını vurgulamakta ve toplumsal adalet arayışının önemini sergilemektedir.
الْكِتَابِ
12
تُجَادِلُوا
10
ظَلَمُوا
5
Ankebût Suresi 46. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | en güzel bir tarzda mücadele edin | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | en güzel bir yolla mücadele edin | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | en güzel yoldan mücadele edin | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | en güzel şekilde mücadele edin | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | en ziyâde güzel sûretten başkasıyla mücadele etmeyin | Geleneksel |
Süleyman Ateş | en güzel tarzda tartışın | Modern |
Süleymaniye Vakfı | en güzel yöntemden başkasıyla yapmayın | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | en güzel olan yöntem dışında bir yolla mücadele etmeyin | Modern |
Yukarıda listelediğimiz ifadeler arasında 'en güzel tarzda mücadele edin', 'en güzel bir yolla mücadele edin', 'en güzel yoldan mücadele edin' gibi ortak ifadeler bulunmakta. Bu ifadeler, ayetin özünü yansıtan genel bir yaklaşım sergilediği için çoğu mealde benzer biçimde yer almıştır. Dikkat çeken farklılıklar arasında, bazı meallerin 'tartışın' kelimesini kullanması ve diğerlerinin 'mücadele edin' ifadesini tercih etmesi bulunmaktadır. 'Tartışmak', daha çok diyalog ve iletişim vurgusu yaparken; 'mücadele' ise daha fiziksel ve aktif bir yaklaşımı çağrıştırmaktadır. Bu farklılıklar, meallerin dilsel tonlarına göre değişiklik göstermektedir. Bazı mealler daha geleneksel ifadeler kullanırken, diğerleri modern ve daha açıklayıcı bir dil tercih etmiştir.
Ankebût Sûresi 46. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Bu ayette, müslümanların, Allah'a inanmayanlarla tartışırken nazik ve hoşgörülü olmaları gerektiği vurgulanmaktadır. Müslümanların, inançlarını savunurken hoşgörülü bir üslup kullanmaları önemlidir.
- Bakara Suresi 256. Ayet: Bu ayette, inanç konusunda zorlamanın olmadığı ifade edilmiştir. İnanç, kalben kabul edilmesi gereken bir yönelimdir ve bu bağlamda hoşgörülü bir yaklaşım gerekmektedir.
- Nahl Sûresi 125. Ayet: Bu ayette tebliğ metodunun güzel bir üslupla yapılması gerektiği belirtilmektedir. Bu durum, müslümanların inançlarını anlatırken nazik ve anlayışlı olmaları gerektiğini gösterir.
- Fussilet Sûresi 34. Ayet: Bu ayette iyilik ve kötülüğün birbiriyle nasıl karşılanması gerektiği dile getirilmektedir. Kötülüğe karşı hoşgörü ve iyilikle yaklaşmanın, güzel sonuçlar doğurabileceği ifade edilmektedir.
Ankebût Suresi 46. ayeti ile bağlantılı olan diğer ayetler, müslümanların inançlarını savunurken ve başkalarıyla iletişim kurarken nazik, hoşgörülü ve anlayışlı olmaları gerektiğine dair güçlü bir temel oluşturmaktadır. Bu ayetler, müslümanların sosyal ilişkilerinde ve inançlarını ifade ederken nasıl bir tutum izlemeleri gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç