A'râf Sûresi 161. Ayet
وَاِذْ
ق۪يلَ
لَهُمُ
اسْكُنُوا
هٰذِهِ
الْقَرْيَةَ
وَكُلُوا
مِنْهَا
حَيْثُ
شِئْتُمْ
وَقُولُوا
حِطَّةٌ
وَادْخُلُوا
الْبَابَ
سُجَّداً
نَغْفِرْ
لَكُمْ
خَط۪ٓيـَٔاتِكُمْۜ
سَنَز۪يدُ
الْمُحْسِن۪ينَ
١٦١
Ve-iż kîle lehumu-skunû hâżihi-lkaryete vekulû minhâ hayśu şi/tum vekûlû hittatun vedḣulû-lbâbe succeden naġfir lekum ḣatî-âtikum(c) senezîdu-lmuhsinîn(e)
A'râf Suresi 161. Ayet Meâlleri

A'râf Suresi 161. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 161 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 199 |
Toplam Harf Sayısı | 158 |
Toplam Kelime Sayısı | 36 |
A'râf Suresi, Mekki bir sure olup, toplumsal değerler, ahlaki öğretiler ve insanın yaratılışı hakkında derinlemesine bilgiler içermektedir. Ayet 161, özellikle İsrailoğulları'na yönelik bir hatırlatma ve uyarı niteliğindedir. Bu ayet, onların bir kente yerleşmeleri ve orada nasıl bir yaşam sürmeleri gerektiği hakkında direktifler içermektedir. A'râf Suresi, insanın sınav hayatı, ahlak ve sorumluluk üzerine odaklanırken, bu ayet de onları Allah'a yönelmeye, tevazu göstermeye ve günahlarından arınmaya davet etmesi açısından dikkat çekicidir. Ayetin genel bağlamında, Allah'ın affediciliği ve lütfu vurgulanmaktadır. Ayrıca, insana düşen sorumlulukların, günahlardan arınmanın ve iyilik yapmanın önemi de dile getirilmektedir. Ayet, günahların affedilmesi için bir yol gösterirken, insanlara tevazu ile yaklaşmalarını ve Allah'a yönelmelerini hatırlatmaktadır. Bu bağlamda, A'râf Suresi'nin temalarıyla uyumlu bir şekilde, insanın Allah'a karşı olan sorumlulukları ele alınmaktadır. Bu surede, geçmiş kavimlerin durumları örnek verilerek, insanlara ahlaki ve manevi yönlerini gözden geçirmeleri gerektiği mesajı verilmektedir. Bu durum, hem tarihsel bir bağlamda hem de bireylerin kendi hayatlarında karşılaştıkları benzer durumları anlayabilmeleri açısından önemlidir.
A'râf Suresi 161. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
هَذِهِ | bu |
مَكَانَ | mekân |
قَالَ | dedi |
ارْكَعُوا | secde edin |
غَفَرَ | bağışladı |
حَطَّةً | bağışla |
Ayet içerisinde, Arapça dil bilgisi açısından dikkat çekici olan bazı tecvid kuralları mevcuttur. Örneğin, bazı kelimelerde idgam (bir harfin diğerinin içine geçmesi) ve uzatma (med) kuralları uygulanmaktadır.
A'râf Suresi 161. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
هَذِهِ | bu | 15 |
مَكَانَ | mekân | 20 |
غَفَرَ | bağışladı | 30 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça yer alan kavramlardır. 'هَذِهِ' gibi işaret zamirleri, bir nesneye yönelme ve dikkati artırma amacı ile sık kullanılır. 'مَكَانَ' kelimesi, belirli bir mekanın tanımlanması açısından önemlidir. 'غَفَرَ' ise Allah'ın affediciliğini vurgulamak için tekrar eden bir temadır. Bu kelimelerin sık kullanılması, okuyucunun dikkatini çekmek ve mesajın anlaşılmasını kolaylaştırmak amacı taşımaktadır.
غَفَرَ
30
مَكَانَ
20
هَذِهِ
15
A'râf Suresi 161. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bu şehirde yerleşin | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Şu memlekete yerleşin | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Şu kentte oturun | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | Şu şehre yerleşin | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Şu şehirde yerleşin | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | Şu beldede oturunuz | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Bu kente yerleşin | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Şu kentte oturun | Modern |
Ayetin meallerinde 'yerleşin', 'oturun', 'beldede oturunuz' gibi ifadeler dikkat çekmektedir. Bu ifadeler çoğu mealde ortak olarak tercih edilmiştir ve 'yaşama' anlamında bir yönlendirme içerdiğinden dolayı bu ortak kullanım anlaşılabilir. Ayrıca 'şu' gibi işaret sıfatları, belirli bir mekânı belirtme açısından önemli bir rol oynamaktadır. Bunun yanında, 'şehir', 'kent', 'belde' gibi farklı ifadelerin kullanılması, her bir meal sahibinin dil tercihlerine ve hedef kitleye göre anlamı farklı biçimlerde sunma çabasını göstermektedir. Bu ifadeler, her ne kadar eş anlamlı gibi görünse de, bağlam ve okuyucu üzerindeki etki açısından farklılık göstermektedir. Örneğin, 'kent' ve 'şehir' terimleri, modern bir yaklaşım sunarken, 'belde' kelimesi daha geleneksel bir hava katmaktadır. Bu çeşitlilik, metnin zenginliğine katkı sağlar.
A'râf Sûresi 161. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
A'râf Sûresi 161. ayette, Hz. Musa'nın kavmi olan Beni İsrail'e, yasaklanan bir şehirden geçmeleri ve bu şehirde belirlenen bir emir doğrultusunda davranmaları ile ilgili bir talimat verilmiştir.
- Bakara Suresi 58. Ayet: Bu ayette de Beni İsrail'in bir yere girdiklerinde nasıl davranmaları gerektiği ve bu davranışlarının sonuçları üzerinde durulmuştur. A'râf 161. ayet ile benzer bir bağlamda Yüce Allah'ın emirlerine itaatin önemi vurgulanmaktadır.
- Mâide Sûresi 26. Ayet: Bu ayette de Beni İsrail'in, kendilerine verilen emirleri yerine getirmeleri gerektiği ve bu emirlerin ihlalinin sonuçları üzerinde durulmaktadır. A'râf 161. ayet ile uyumlu bir şekilde, yasaklar ve kural ihlalleri bağlamında örtüşmektedir.
- A'râf Sûresi 163. Ayet: Bu ayette, Beni İsrail halkının bir şehirde uyguladıkları yanlış davranışlar ve bunun sonucunda aldıkları dersler anlatılmaktadır. A'râf 161. ayetteki emirlerle ilişkili bir bağ kurarak halkın geçmişteki hatalarını hatırlatmaktadır.
A'râf Sûresi 161. ayeti ve onunla ilişkili ayetler bir bütün olarak, Beni İsrail'in geçmişinden bir örnekle Yüce Allah'ın emirlerine itaatin ve yasaklardan kaçınmanın önemini göstermektedir. Bu bağlamda, dikkatli davranmanın ve verilen öğütleri dikkate almanın gerekliliği ön plana çıkmaktadır.
Okumak istediğin ayeti seç