A'râf Suresi 88. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Kavminin ileri gelenlerinden olup iman etmeyi kibirlerine yediremeyenler, ey Şuayb dediler, mutlaka seni de, sana inananları da hep beraber ya şehrimizden çıkaracağız, yahut da bizim dinimize dönersiniz. O da dedi ki: Biz istemesek de zorla mı yapacaksınız bunu? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Şu’ayb’ın kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: “Ey Şu’ayb! Andolsun, ya kesinlikle bizim dinimize dönersiniz ya da mutlaka seni ve seninle birlikte inananları memleketimizden çıkarırız.” Şu’ayb, “İstemesek de mi?” dedi. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kavminden ileri gelen kibirliler dediler ki: "Ey Şu'ayb! Ya mutlaka seni ve seninle beraber inananları kentimizden çıkarırız, ya da dinimize dönersiniz!" Dedi ki; "İstemesek de mi (bizi yurdumuzdan çıkaracak veya dinimizden döndüreceksiniz?)" |
Mehmet Okuyan Meali | (Şuayb’ın) kavminden kibirli yöneticiler demişti ki: “Ey Şuayb! Ya mutlaka seni ve seninle birlikte inananları şehrimizden çıkaracağız ya da dinimize döneceksiniz!” (Şuayb şu) cevabı vermişti: “İstememiş olsak da mı? |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onun kavminden tekebbürde bulunmuş olan bir cemaat demişti ki: «Ey Şuayb! Seni ve seninle beraber imân edenleri elbette yurdumuzdan çıkarırız veyahut kat'i sûrette bizim milletimize dönüverirsiniz.» O da demişti ki: «Ya biz onu kerih görenler olduğumuz halde de mi? |
Süleyman Ateş Meali | Kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: "Ey Şu'ayb, mutlaka seni ve seninle beraber inananları kentimizden çıkarırız, ya da dinimize dönersiniz!" Dedi ki: "İstemesek de mi (bizi yurdumuzdan çıkaracak veya dinimizden döndüreceksiniz)? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Halkı içinden büyüklük taslayan itibarlı kişiler şöyle dediler: “Bak Şuayb! Ne pahasına olursa olsun seni bu ülkeden çıkaracağız, seninle birlikte inananları da öyle. Tek çare bizim düzenimize dönmenizdir.” Şuayb dedi ki “Biz istemesek de mi?” |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Toplumunun büyüklük taslayan kodamanları dediler ki: "Ey Şuayb! Ya kesinlikle milletinize dönersiniz yahut da seni ve seninle birlikte inananları kentimizden mutlaka çıkarırız." Dedi ki: "Ya istemiyorsak; zor ve baskıyla mı?" |
A'râf Suresi 88. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | A'râf |
Sure Numarası | 7 |
Ayet Numarası | 88 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 9 |
Kur'an Sayfası | 188 |
Toplam Harf Sayısı | 146 |
Toplam Kelime Sayısı | 24 |
A'râf Suresi, genel olarak inanç ve ahlak temalarını işleyen bir Mekki suredir. Bu süre, özellikle peygamberlerin karşılaştığı zorluklar ve toplulukların onlara verdiği tepkiler üzerinde durur. Ayet 88, Hazreti Şuayb'ın kavmi ile olan diyalogunu anlatmaktadır. Kavminin ileri gelenleri, kendileri gibi inanmayanları zorla dinlerine dönmeye zorlamakta ve bunu tehditkâr bir dille ifade etmektedirler. Şuayb Peygamber de bu tehdit karşısında, zorla bir şeyin yapılamayacağını dile getirerek itiraz etmektedir. Bu diyalog, inanç özgürlüğü ve zorla ikna etme çabalarının sonuçsuz kalacağına dair önemli bir mesaj taşır. Bu ayet, toplumsal baskı ve bireysel inanç arasındaki çatışmayı gözler önüne sererken, Mekke döneminde Müslümanların da benzer mücadeleler verdiğini anımsatır. Bu bağlamda, ayet hem geçmişteki bir olayın anlatımı hem de zamanla değişmeyen insani davranışların bir yansıması olarak karşımıza çıkmaktadır.
A'râf Suresi 88. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
كبر | büyüklük, kibir |
أخرج | çıkarma |
دِين | din |
Ayet içinde dikkat çeken tecvid kuralları arasında, idgam kuralları bulunmaktadır. Özellikle 'أ' harfi ile başlayan kelimelere gelen ve peşinden 'ب' harfi olan kelimelerde idgam yapılması gerekir.
A'râf Suresi 88. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
كبر | kibir | 8 |
أخرج | çıkarma | 9 |
دِين | din | 21 |
Ayet içinde geçen kelimelerin Kur'an'daki geçiş sayıları, bu kelimelerin önemini vurgulamaktadır. 'كبر' kelimesi, toplumda kibirli olanların tavırlarını temsil ederken, 'أخرج' kelimesi bir şeyi zorla çıkarma anlamını taşır ve bu da toplumsal baskıyı vurgular. 'دين' kelimesinin sık kullanımı ise dinin sosyal yaşamdaki rolüne dair önemli ipuçları sunar.
دِين
21
أخرج
9
كبر
8
A'râf Suresi 88. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | kibirlerine yediremeyenler | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | büyüklük taslayan | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | kentimizden çıkarırız | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | kibirli yöneticiler | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | tekebbürde bulunmuş | Açıklayıcı |
Süleyman Ateş | büyüklük taslayan | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | büyüklük taslayan itibarlı kişiler | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | büyüklük taslayan kodamanları | Modern |
Tablo incelendiğinde, 'büyüklük taslayan' ifadesinin birkaç çeşitli mealde ortak bir şekilde kullanıldığı görülmektedir. Bu ifade, kibirli bir durumu tanımlamakta oldukça etkili bir dilsel tercih olarak öne çıkmaktadır. Aynı şekilde 'kentimizden çıkarırız' ifadesi, birçok mealde benzer şekilde yer almakta, bu da ayetin sosyal bağlamını ve tehdit içeren bir durumunu açıklarken güç kazandırmaktadır. Ayrıca bazı meallerde 'kibirlerine yediremeyenler' ve 'kibirli yöneticiler' gibi ifadeler, karakterlerin psikolojik durumunu daha derin bir şekilde anlatmakta, böylece dinleyici üzerinde daha fazla etki bırakmaktadır. Farklı mealler arasında belirgin şekilde farklılaşan ifadeler, 'tekebbürde bulunmuş' gibi özel terimler, anlamda farklılıklar yaratmakta; bu terim, basitçe kibirli olmanın ötesinde, bir durumu ifade etmektedir. Bu noktada, dilsel olarak çeşitli tonların kullanımı, metnin anlaşılırlığını ve zenginliğini artırmaktadır.