Bakara Suresi 180. Ayet
كُتِبَ
عَلَيْكُمْ
اِذَا
حَضَرَ
اَحَدَكُمُ
الْمَوْتُ
اِنْ
تَرَكَ
خَيْراًۚ
اَلْوَصِيَّةُ
لِلْوَالِدَيْنِ
وَالْاَقْرَب۪ينَ
بِالْمَعْرُوفِۚ
حَقاًّ
عَلَى
الْمُتَّق۪ينَۜ
١٨٠
Kutibe ‘aleykum iżâ hadara ehadekumu-lmevtu in terake ḣayran elvasiyyetu lilvâlideyni vel-akrabîne bilma’rûf(i)(s) hakkan ‘ale-lmuttekîn(e)
Bakara Suresi 180. Ayet Meâlleri

Bakara Suresi 180. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Bakara |
Sure Numarası | 2 |
Ayet Numarası | 180 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 2 |
Kur'an Sayfası | 3 |
Toplam Harf Sayısı | 120 |
Toplam Kelime Sayısı | 23 |
Bakara Suresi, Kur'an-ı Kerim'in en uzun suresi olup, Medine döneminde inmiştir. Sadece dini değil, aynı zamanda sosyal ve hukuki birçok meseleyi kapsamaktadır. Bu surede, İslam toplumu için önemli olan çeşitli konular üzerinde durulmakta, özellikle toplumsal düzen, adalet, ibadetler ve ahlak gibi başlıklar işlenmektedir. Ayet 180 ise, ölüm durumunda yapılan vasiyetin önemine dikkat çekmektedir. Vasiyet, kişinin geride bıraktığı mal varlığının nasıl paylaşılacağını belirten bir düzenlemedir ve bireyler arasında adaletin sağlanması açısından kritik bir işlev üstlenmektedir. Bu ayette, vasiyetin kimler için yapılması gerektiği ve bunun kimler üzerinde bir hak olduğu belirtilmektedir. Ayrıca, bu ayetle birlikte, vasiyetin yapılma şekli ve uygulanması konusunda da belirli kuralların olduğuna işaret edilmektedir. Ayet, sosyal sorumluluk ve akrabalık bağlarının önemini vurgulayarak, bireylerin birbirine karşı olan sorumluluklarını gözetmelerini teşvik etmektedir. Vasiyet konusunun bu kadar önemli olması, İslam dininde mal paylaşımının ve adaletin ne derece öncelikli olduğunu göstermektedir. Dikkate değer bir diğer nokta ise, ayetin muttakîler (takva sahibi olanlar) için bir hak olarak ifade edilmesidir ki bu, bu tür düzenlemelerin sadece maddi değil, manevi bir sorumluluk olduğunu da ifade eder.
Bakara Suresi 180. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
وَصِيَّةٌ | Vasiyet |
الْبِرِّ | Hayır |
مَارُوفٌ | Meşru, uygun |
أَقْرَبُ | Yakın |
تَكْوِينٌ | Oluşma, meydana gelme |
Ayetin özellikle dikkat çeken kelimeleri arasında 'vasiyet', 'hayır' ve 'meşru' bulunmaktadır. Bu kelimelerin her biri, ayetin ana temasını oluşturarak, vasiyetin önemini ve nasıl yapılması gerektiğini vurgular. Ayrıca, ayetteki kelimelerin bazıları, harflerin uzatılması veya diğer tecvid kurallarını içerebilir. Örneğin, 'وَصِيَّةٌ' kelimesinde 'صِيَّةٌ' kısmında med vardır.
Bakara Suresi 180. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
وَصِيَّةٌ | Vasiyet | 6 |
الْبِرِّ | Hayır | 12 |
مَارُوفٌ | Meşru | 5 |
Ayet içinde geçen önemli kelimeler, Kur'an'da sıklıkla kullanılan ve İslam ahlakının temel taşlarını oluşturan kavramlardır. 'Vasiyet', bireylerin birbirlerine olan sorumluluklarını ve miras paylaşımını ifade ederken, 'hayır' kavramı toplumda iyi niyet ve yardımlaşmanın önemini vurgular. 'Meşru' kelimesi ise, yapılan işlerin hukuki ve etik çerçevede olması gerektiğini belirtir. Bu kelimelerin Kur'an'da sık geçmesi, İslam'ın sosyal adalet ve hakların korunmasına verdiği önemi göstermektedir.
الْبِرِّ
12
وَصِيَّةٌ
6
مَارُوفٌ
5
Bakara Suresi 180. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | kendisine vasiyette bulunmalı | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | meşru bir tarzda vasiyette bulunması | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | mâruf bir surette vasiyet etmek | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | uygun bir biçimde vasiyet etmek | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | mâruf veçhile vasiyette bulunması | Geleneksel |
Süleyman Ateş | uygun bir biçimde vasiyyet etmek | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | belirlenmiş paylara göre bölüştürmek | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | örfe uygun vasiyette bulunmak | Açıklayıcı |
Tabloda, farklı meallerde yer alan ifadeler ve tonları gösterilmektedir. Ortak kullanılan ifadeler arasında 'vasiyet', 'meşru' ve 'uygun biçimde' gibi ifadeler öne çıkmaktadır. Bu ifadeler, genel olarak ayetin anlamını korumaya yönelik ortak bir anlayış sergileyen kelimelerdir. Ancak bazı meallerde farklılaşan ifadeler, kullanılan dilin modern veya geleneksel olmasına göre değişim göstermektedir. Örneğin, 'uygun bir biçimde' ifadesi, hem modern hem de açıklayıcı bir dil kullanımı olarak öne çıkarken, 'mâruf' gibi kelimeler daha geleneksel bir dile işaret etmektedir. Bu farklılıklar, meallerin dil yapısından ve ayetin anlaşılabilirliğini artırma amacından kaynaklanıyor olabilir. Genel anlamda, bu farklılıkların dilsel ve anlam bilimsel olarak, aynı konuyu farklı açılardan ele alma ve okuyucuya ulaşma açısından etkili olduğu söylenebilir.
Bakara Sûresi 180. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Bakara Suresi 180. ayet, miras paylaşımıyla ilgili düzenlemeleri belirtir ve ölen kişinin geride bıraktığı mirasın nasıl dağıtılacağını ortaya koyar.
- Bakara Suresi 177. Ayet: Bu ayette, miras konusunun önemi ve adaletli dağıtımın gerekliliği vurgulanır. Miras konusuyla ilgili bir ön bilgi sunar.
- Nisâ Sûresi 7. Ayet: Bu ayette de mirasın nasıl paylaşılacağına dair temel ilkeler açıklanmakta ve erkekler ile kadınların miras hakkı belirtilmektedir.
- Nisâ Sûresi 11. Ayet: Ayet, miras dağıtımında kadınların payının ne olacağını ve genel olarak mirasın adil bir şekilde nasıl bölüştürüleceğini detaylandırır.
Bu ayetler birlikte, mirasın adaletli bir şekilde dağıtılmasının önemini, her bireyin mirasta hakkının olduğunun altını çizer. Ortak bir anlayış geliştirerek, aile içindeki mali ilişkilerin daha düzgün ve hakça olmasına yardımcı olur.
Okumak istediğin ayeti seç