Casiye Suresi 23. Ayet
اَفَرَاَيْتَ
مَنِ
اتَّخَذَ
اِلٰهَهُ
هَوٰيهُ
وَاَضَلَّهُ
اللّٰهُ
عَلٰى
عِلْمٍ
وَخَتَمَ
عَلٰى
سَمْعِه۪
وَقَلْبِه۪
وَجَعَلَ
عَلٰى
بَصَرِه۪
غِشَاوَةًۜ
فَمَنْ
يَهْد۪يهِ
مِنْ
بَعْدِ
اللّٰهِۜ
اَفَلَا
تَذَكَّرُونَ
٢٣
Eferaeyte meni-tteḣaże ilâhehu hevâhu ve-edallehu(A)llâhu ‘alâ ‘ilmin ve ḣateme ‘alâ sem’ihi ve kalbihi ve ce’ale ‘alâ basarihi ġişâveten femen yehdîhi min ba’di(A)llâh(i)(c) efelâ teżekkerûn(e)
Câsiye Suresi 23. Ayet Meâlleri

Câsiye Suresi 23. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Câsiye |
Sure Numarası | 45 |
Ayet Numarası | 23 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 27 |
Kur'an Sayfası | 512 |
Toplam Harf Sayısı | 151 |
Toplam Kelime Sayısı | 31 |
Câsiye Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve genellikle Allah'ın birliğine, kıyamet gününe ve insanların bu konulardaki sorumluluklarına dair mesajlar içermektedir. Bu surede, insanlara Allah’ın varlığı ve birliği ile ilgili deliller sunulmakta, insanların kendi içsel arzularının peşinden gitmeleri durumunda nasıl bir sapkınlık içine düşebilecekleri anlatılmaktadır. Ayet 23, bu bağlamda, insanın nefsinin arzusunu ilah edinmesinin tehlikelerini vurgular. Nefsine tapınarak Allah'tan uzaklaşanların durumunu gözler önüne serer. Burada, Allah'ın bilgisi ve iradesine atıfta bulunularak, kimin doğru yolu bulamayacağına dair bir uyarı yapılmaktadır. Ayetteki ifadeler, insanın bilinçli olarak kendi içsel arzularını ilah edinmesinin sonuçlarını gösterir ve bu durumun, insanı yanlış bir yola sürükleyeceğini dile getirir. Câsiye Suresi'nin genel teması, insanın gerçek anlamda hidayete ulaşması için Allah’a yönelmesi gerektiğini ifade ederken, bu ayet de bu gerçeği somut bir şekilde ortaya koymaktadır. Kişinin kendi arzusunu ilah edinmesi, onu sapıklığa sürükler ve bu sapkınlık sonucunda Allah tarafından nasıl bir kapı kapandığına dair bir tasvir sunar. Bu çerçevede, ayet insanlara düşünmeleri ve ibret almaları için bir çağrıda bulunmaktadır.
Câsiye Suresi 23. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
هَوَى | Arzu, heves |
مُهْتَدٍ | Doğru yolda olan |
قَلْبَ | Kalp |
مُخْتَارٍ | Seçilen |
صُمٍّ | Sağır |
Ayetin içinde, Arapça'da tecvid açısından dikkat edilmesi gereken noktalar bulunmaktadır. Özellikle 'مُهْتَدٍ' kelimesinin başındaki 'مُ' sesi med ile uzatılmakta olup, burada idgam veya ghunnah gibi tecvid kurallarına dikkat edilmesi gerekmektedir.
Câsiye Suresi 23. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
هَوَى | Arzu | 14 |
مُهْتَدٍ | Doğru yolda olan | 6 |
قَلْبَ | Kalp | 8 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki toplam geçiş sayıları, o kelimelerin tekrarlılık sıklığını ve önemini göstermektedir. 'هَوَى' kelimesinin sıkça kullanılması, nefsin arzularının insan hayatındaki etkisini vurgulamakta ve bu konuda sürekli uyarılarda bulunulmaktadır. 'مُهْتَدٍ' kelimesinin az kullanılması ise, doğru yolu bulmanın zorluğuna işaret ederken, 'قَلْبَ' kelimesinin çokça geçmesi, kalbin durumunun insanın hidayeti üzerindeki etkisini ortaya koymaktadır.
هَوَى
14
قَلْبَ
8
مُهْتَدٍ
6
Câsiye Suresi 23. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | dileğini mabud edineni | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | nefsinin arzusunu ilâh edinen | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | hevâ ve hevesini kendine ilâh edinen | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | arzusunu ilahı edineni | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | kendi hevâsını kendisine tanrı edinmiş | Geleneksel |
Süleyman Ateş | keyfini tanrı edinen | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | kendi arzusunu kendine ilah edineni | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | kendi duygu ve arzusunu almış | Modern |
Ayetin meallerinde ortak ifadeler genellikle 'nefsinin arzusunu ilah edineni' ve benzeri tanımlamalar üzerinden şekillenmektedir. Çoğu mealde bu ifade, insanın kendi içsel arzularının peşinden gitmesinin tehlikesini vurgulamak adına kullanılmıştır. Bu durum, hem dilsel hem de anlamsal olarak önemli bir uyarı ve mesaj sunmaktadır. Bununla birlikte, bazı mealler arasında belirgin farklılıklar da gözlemlenmektedir. Örneğin, 'dileğini mabud edineni' ifadesi, daha edebi ve dolaylı bir anlatım sergilerken, 'nefsinin arzusunu ilah edinen' ifadesi daha doğrudan bir dil kullanmaktadır. Bu farklılıklar, Meal sahiplerinin tercih ettiği dil üslubuna göre çeşitlilik göstermektedir.
Câsiye Sûresi 23. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Câsiye Suresi 23. ayeti, insanların kendi heva ve arzu ile aldıkları kararların, gerçek bilgi ve ilahi rehberlikten ne ölçüde sapabileceğini vurgular. Bu bağlamda, insanın kendi aklını ve duygularını kullanarak yanılsamalara düşebileceğini belirtir.
- Bakara Suresi 170. Ayet: Bu ayet, insanların kendi heva ve heveslerine uymaları durumunda gerçekleri görmezden gelmelerine işaret eder. Câsiye 23. ayetiyle benzer bir tema teşkil ederek, akıl ve içgörüden uzaklaşmanın sonuçlarını gösterir.
- A'râf Sûresi 179. Ayet: Bu ayet, insanların çoğunun akletmeyerek doğru yolda ilerlemekten sarfınazar ettiğini ifade eder. Câsiye 23. ayetiyle bağlantılı olarak, insanın kendi arzularının peşinden koşmasının ona zarar verebileceğini anlatır.
- En'âm Sûresi 116. Ayet: Bu ayette de efektif bir şekilde insanların çoğunun doğru yoldan sapmasının sebebi olarak kendi arzularının peşinden gitmesi vurgulanır. Câsiye 23. ayetiyle ilişkili olup, hikmet ve doğru bilgiye yönelme çağrısı yapar.
Câsiye Suresi 23. ayeti ve ilişkili diğer ayetler, insanların kendi içsel arzuları ve hevesleriyle hareket ettiklerinde nasıl yanlış yönlere sapabileceklerini gösterir. Bu bağlamda, ilahi rehberliğin ve gerçek bilgiye ulaşmanın önemi vurgulanarak, akıl ve insafın yerinde kullanılması gerekliliği ön plana çıkar.
Okumak istediğin ayeti seç