Cin Suresi 13. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve gerçekten de doğru yolu gösteren Kur'an'ı duyunca inandık ona; kim Rabbine inanırsa artık ne mükafatın azalmasından korkar, ne de zulümden ve kötülükten. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | “Gerçekten biz hidayet rehberini (Kur’an’ı) işitince ona inandık. Kim Rabbine inanırsa, artık ne hakkının eksik verilmesinden, ne de haksızlığa uğramaktan korkar.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Doğrusu biz o hidayet rehberini dinlediğimizde ona iman ettik. Kim Rabbine inanırsa, ne hakkının eksik verilmesinden korkar, ne de kendisine kötülük edilmesinden." |
Mehmet Okuyan Meali | Şüphesiz ki artık biz o rehberi (Kur’an’ı) duyunca ona iman ettik. Rabbine güvenen kişi, kendisine herhangi bir zarar verilmesinden de haksızlığa uğratılmaktan da korkmaz. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Doğrusu biz vaktâ ki, o rehber-i hidâyeti dinledik, O'na imân ettik. İmdi kim de Rabbine imân ederse artık ne noksaniyetten ve ne de bir zillete uğramadan korkmaz.» |
Süleyman Ateş Meali | Biz, yol gösteren (Kur'an)ı işitince ona inandık. Kim Rabbine inanırsa (ne hakkının) eksik verilmesinden, ne de kendisine kötülük edilmesinden korkar. |
Süleymaniye Vakfı Meali | O Rehberi (Kur’an’ı) dinleyince biz ona inandık. Artık iyice anladık ki kim Rabbine inanıp güvenirse ne zarar etme ne de haksızlığa uğrama korkusu içine girer. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Biz, doğruya ve güzele kılavuzlayanı dinleyince, ona inandık. Rabbine inanan kişi ne hakkının eksik verilmesinden korkar ne de tecavüze uğrayıp kuşatılmaktan." |
Cin Suresi 13. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Cin |
Sure Numarası | 72 |
Ayet Numarası | 13 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 29 |
Kur'an Sayfası | 576 |
Toplam Harf Sayısı | 155 |
Toplam Kelime Sayısı | 36 |
CİN Suresi, Mekke'de inen ve cinlerden bahseden bir suredir. Bu surede, cinlerin Kur'an'ı dinlediklerinde nasıl etkilendikleri ve ona iman ettiklerine dair bir anlatım vardır. Bu ayet, cinlerin Kur'an'ın hidayetini duyduktan sonra ona inandıklarını belirtmektedir. Ayet, iman edenlerin korkularının azalacağından söz etmektedir ve bu bağlamda insanların Allah'a güvenlerinin ne denli önemli olduğunu vurgulamaktadır. CİN Suresi, Mekki dönemde inmiş olmasına rağmen, insanlığa ve özellikle de Müslümanlara yönelik önemli mesajlar içermektedir. Sure, cinlerin Kur'an'ı dinlemesi ve bunun sonucunda iman etmesi, aynı zamanda insanlarla cinler arasındaki iletişim ve etkileşimi de ele alır. Cinlerin Kur'an'a inancı, onları hidayete yönlendiren bir durum olarak ortaya çıkar. Bu ayet, inananların Allah'a olan güvenini pekiştirirken, aynı zamanda diğer yaratıkların da bu hidayetten nasiplenebileceğini gösterir. Ayet, genel olarak inanç, güven ve korku ile ilgili kavramları işlemesi açısından dikkat çekicidir. Cinlerin Kur'an'dan etkilenişi, insanlara da bir örnek teşkil etmekte ve onların da imanlarını güçlendirmelerine yardımcı olmaktadır. CİN Suresi'nde, cinlerin dinleme eylemi ve ardından gelen inanç durumu, Kur'an'ın evrenselliği ve hidayetinin özellikleri üzerine önemli bir vurgu yapılmaktadır.
Cin Suresi 13. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
الْهُدَى | hidayet |
إِيمَانٌ | iman |
رَبِّهِ | Rab |
يَخَافُ | korkar |
ظُلْمٌ | zulüm |
Ayet içerisinde dikkat çeken tecvid kuralları arasında, idgâm ve med kuralları bulunmaktadır. Özellikle "رَبِّهِ" kelimesindeki "ب" harfi med ile birlikte okunduğunda uzatılmalıdır.
Cin Suresi 13. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
الْهُدَى | hidayet | 16 |
إِيمَانٌ | iman | 25 |
رَبِّهِ | Rab | 19 |
Bu kelimelerin Kur'an'da sıkça geçmesi, inanç, hidayet ve Rab kavramlarının İslami öğretilerdeki merkezi öneminden kaynaklanmaktadır. Müslümanların inançlarını pekiştirmek, hidayete yönelmek ve Allah'a olan güvenlerini artırmak amacıyla bu terimler sıklıkla kullanılır. Bu durum, Kur'an'ın temel mesajlarının tekrarı açısından da önem arz etmektedir.
إِيمَانٌ
25
رَبِّهِ
19
الْهُدَى
16
Cin Suresi 13. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | doğru yolu gösteren Kur'an'ı duyunca inandık | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | hidayet rehberini işitince ona inandık | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | hidayet rehberini dinlediğimizde ona iman ettik | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | o rehberi duyunca ona iman ettik | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | o rehber-i hidâyeti dinledik | Geleneksel |
Süleyman Ateş | yol gösteren (Kur'an)ı işitince ona inandık | Modern |
Süleymaniye Vakfı | O Rehberi dinleyince biz ona inandık | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | doğruya ve güzele kılavuzlayanı dinleyince | Modern |
Bu meallerde en çok öne çıkan ifadeler "hidayet rehberi", "duyunca inandık" ve "Rabbine inanan" şeklindedir. Bu ifadeler, ayetin ana temasını oluşturan iman, hidayet ve güven kavramlarının vurgulanmasında ortak bir dil oluşturmuştur. Mealler arasında farklılık gösteren ifadeler, bazı durumlarda kelimelerin evrensel anlamından ziyade, daha edebi veya modern bir dil kullanma tercihi ile ortaya çıkmaktadır. Örneğin, "doğruya ve güzele kılavuzlayanı dinleyince" ifadesi, daha modern bir anlatım şekli sunarken, diğer mealler daha geleneksel bir dil kullanmaktadır. Bu farklılıklar, anlamda ciddi bir değişiklik yaratmamaktadır ancak dilsel ton açısından çeşitlilik sunmaktadır.