CİN Suresi 9. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve gerçekten de biz, orada, bir söz duymak için bazı yerlere otururduk, fakat şimdi kim, dinlemeye kalkışsa kendisini gözetliyen bir şihap buluyor. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | “Hâlbuki biz, (daha önce) göğün bazı yerlerinde gayb haberlerini dinlemek için otururduk. Fakat şimdi her kim dinlemeye kalkacak olursa, kendini gözetleyen yakıcı bir ışık bulur.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Doğrusu biz göğün bazı mevkilerinde dinlemek için otururduk. Fakat şimdi her kim dinleyecek olursa kendini gözetleyen parlak bir alev buluyor." |
Mehmet Okuyan Meali | (Oysa) biz (haber) dinlemek için göğün (çeşitli) yerlerinde oturuyorduk fakat şimdi kim (haber) dinlemek isterse, kendisini takip eden bir alev hüzmesi bulu(yo)r. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ve hakikaten biz dinlemek için ondan oturulacak yerlerde oturuyorduk. Fakat şimdi kim dinleyecek olursa onun için bir gözetici şihap buluyor.» |
Süleyman Ateş Meali | Ve biz onun dinlemeğe mahsus olan oturma yerlerinde oturur(gayb haberlerini dinlemeğe çalışır)dık. Artık şimdi kim dinlemek istese, kendisini gözetleyen bir ışın bulur. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Halbuki biz orada bazı yerlere oturur, (yüce meclisi) dinlerdik. Şimdi orayı kim dinlese kendini gözleyen bir ateş parçasıyla karşılaşıyor. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Biz eskiden, onun, dinlemek için oturulan yerlerinde otururduk. Ama şu anda kim dinlemeye kalksa kendisini gözetleyen bir alev/ışık bulur." |
CİN Suresi 9. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | CİN |
Sure Numarası | 72 |
Ayet Numarası | 9 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 29 |
Kur'an Sayfası | 577 |
Toplam Harf Sayısı | 120 |
Toplam Kelime Sayısı | 20 |
CİN Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 72. suresidir ve Mekke döneminde indirilmiştir. Bu sure, cin varlıklarının Allah'a olan tutumları, insanlara olan etkileri ve kendilerinin varlığı hakkında bilgi vermektedir. Ayet 9, cinslerin gökyüzünde belirli yerlerde toplanarak dinleme eylemlerini gerçekleştirdiklerini, fakat artık bu eylemin zorlaştığını belirtmektedir. Bu ayet, cinlerin gökyüzüne erişimlerinin kısıtlandığını ve artık gözetleme ile karşılaşacaklarını ifade eder. Sure, genel olarak insanların ve cinlerin birbirleriyle olan ilişkisine ve cinlerin insanlardan haberdar olma biçimlerine odaklanmaktadır. CİN Suresi, insanların yanında başka varlıkların da bulunduğunu ve onların da belirli sınırlar içinde hareket ettiklerini ortaya koymaktadır. Ayrıca, bu surede Allah’ın kudreti ve otoritesi vurgulanmaktadır. Ayet, bir zamanlar cinlerin gökyüzünde dinleme yapabilme özgürlüğüne sahip olduklarını ancak günümüzde bu durumun değiştiğini açık bir şekilde ortaya koymaktadır.
CİN Suresi 9. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَنَّا | biz |
مَكَانَاتٍ | yerler |
سَمَاءً | gökyüzü |
مَسْمُوعَةً | dinlemek |
شِهَابًا | ateş parçası |
Ayet, çeşitli tecvid kurallarını içermektedir. Örneğin, 'أَنَّا' kelimesindeki 'ن' harfi, kendisinden sonra gelen kelimeden dolayı idgam uygulanabilir. Bunun yanı sıra, kelimelerde med ve tasdîk gibi kurallar gözlemlenmektedir.
CİN Suresi 9. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
جِنٌّ | cin | 29 |
مَكَانَاتٍ | yerler | 1 |
سَمَاءً | gökyüzü | 7 |
شِهَابًا | ateş | 2 |
مَسْمُوعَةً | dinlemek | 4 |
Ayet içinde geçen kelimeler, özellikle 'جِنٌّ' (cin) ve 'سَمَاءً' (gökyüzü) kelimeleri Kur'an'da sıkça karşılaşılan terimlerdir. Cinlerin varlığı ve doğası hakkında birçok ayette bilgi verilmektedir. 'مَكَانَاتٍ' (yerler) gibi kelimeler, ayette belirli bir mekânı tanımlamak için kullanılır. Aynı zamanda, 'شِهَابًا' (ateş) kelimesi ise, cinlerin karşılaştığı yeni engelleri simgeler.
جِنٌّ
29
سَمَاءً
7
مَسْمُوعَةً
4
شِهَابًا
2
مَكَانَاتٍ
1
CİN Suresi 9. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bir söz duymak için bazı yerlere otururduk | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | göğün bazı yerlerinde gayb haberlerini dinlemek için | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | göğün bazı mevkilerinde dinlemek için | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | haber dinlemek için göğün çeşitli yerlerinde | Modern |
Süleyman Ateş | dinlemeğe mahsus olan oturma yerlerinde | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | dinlemek için ondan oturulacak yerlerde | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | bazı yerlere oturur, (yüce meclisi) dinlerdik | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | dinlemek için oturulan yerlerinde | Modern |
İfadelerdeki ortak terimler, 'dinlemek için oturmak' ve 'göğün yerleri' gibi kelimelerdir. Bu ifadeler, ayetin genel yapısını ve anlamını yansıtmakta ve cinlerin gökyüzünde dinleme faaliyetlerini vurgulamaktadır. Genelde, bu ifadeler, dinleyiş eyleminin geçmişte nasıl yapıldığını ve şimdi bunun değiştiğini açıklamaktadır. Belirgin farklılaşmalar ise, kullanılan kelimelerin tonlarıyla ilgilidir. Bazı mealler daha açıklayıcı bir dil kullanırken, bazıları geleneksel bir üslup benimsemiştir. Modern meallerde ise, daha sade ve anlaşılır bir dil kullanıldığı gözlemlenmektedir. Bu farklılıklar, meallerin hedef kitlelerine ve zaman dilimlerine göre değişiklik göstermektedir.