Duhan Suresi 16. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | O gün pek şiddetli bir surette tutar, cezalandırırız, şüphe yok ki öc alırız biz. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Onları o en şiddetli yakalayışla yakalayacağımız günü hatırla. Şüphesiz biz öcümüzü alırız. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz o büyük şiddetle çarptığımız gün mutlaka intikamımızı alırız. |
Mehmet Okuyan Meali | (Fakat) biz büyük bir darbe vuracağımız gün şüphesiz ki intikam alıcıyız. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Pek şiddetli, satvetli bir tutuşla tutacağımız gün şüphe yok ki, Biz intikam alıcılarız. |
Süleyman Ateş Meali | O gün büyük vuruşla vururuz; zira biz öc alıcıyız! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bütün bunlar, onlara o büyük darbeyi indireceğimiz gün olacaktır. Biz onlara hak ettikleri cezayı vereceğiz. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Gün gelir, en büyük vuruşla vururuz biz. Şu bir gerçek ki, intikam da alırız biz! |
Duhan Suresi 16. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Duhan |
Sure Numarası | 44 |
Ayet Numarası | 16 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 25 |
Kur'an Sayfası | 540 |
Toplam Harf Sayısı | 102 |
Toplam Kelime Sayısı | 16 |
Duhan Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir suredir ve adını, inkarcıların yaşadığı büyük bir felaketten söz eden bir bölümden alır. Bu sure, genel olarak Allah'ın kudretini, inkar edenlerin sonunu ve kıyamet gününün dehşetini işlemektedir. Bu bağlamda, ayet 16, o büyük günün geleceğine vurgu yapar ve inkar edenlerin şiddetli bir şekilde cezalandırılacağını belirtir. Ayet, Allah'ın intikam alma gücünü ve o günün zorluğunu dile getirmektedir. Duhan Suresi'nin amaçlarından biri, inkar edenlere bir ikaz niteliği taşırken, inananlara da bir umut sunmaktır. Ayet, bu bağlamda, bir gün mutlaka, adaletin sağlanacağı ve zalimlerin cezalandırılacağı mesajını taşımaktadır.
Duhan Suresi 16. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَوْمَ | Gün |
شَديدٌ | Şiddetli |
اِنْتِقامٌ | İntikam |
قَدْ | Şüphesiz |
ما | O |
Ayet, çeşitli tecvid kurallarını içermektedir. Örneğin, 'قَدْ' kelimesi ile 'ما' arasında idgam (bir harfin diğerine katılması) durumu bulunmaktadır. Ayrıca, 'يَوْمَ' kelimesi med harfini barındırdığı için uzatılır.
Duhan Suresi 16. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَوْمَ | Gün | 29 |
شَديدٌ | Şiddetli | 11 |
اِنْتِقامٌ | İntikam | 15 |
Ayet içerisinde geçen kelimeler Kur'an'da çeşitli bağlamlarda sıkça kullanılmaktadır. 'يَوْمَ' (gün) kelimesi, kıyamet günü veya belirli olayların yaşandığı günler hakkında pek çok yerde geçmektedir. 'شَديدٌ' (şiddetli) kelimesi, genellikle savaş, felaket ve cezalandırma gibi konularla ilişkilendirilerek sıkça karşımıza çıkmaktadır. 'اِنْتِقامٌ' (intikam) ise adaletin sağlanması ve zulme karşı bir tepki olarak sıkça kullanılır. Bu kelimelerin Kur'an'daki yüksek geçiş sayısı, Allah'ın adaleti, kıyamet ve zulme karşı duruş gibi temaların önemini vurgular.
يَوْمَ
29
اِنْتِقامٌ
15
شَديدٌ
11
Duhan Suresi 16. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | pek şiddetli bir surette tutar | Geleneksel |
Diyanet İşleri (Yeni) | en şiddetli yakalayışla | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | büyük şiddetle çarptığımız gün | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | büyük bir darbe vuracağımız gün | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | pek şiddetli, satvetli bir tutuşla | Geleneksel |
Süleyman Ateş | büyük vuruşla vururuz | Modern |
Süleymaniye Vakfı | büyük darbeyi indireceğimiz gün | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | en büyük vuruşla vururuz | Modern |
Ortaya çıkan tablo incelendiğinde, çoğu mealde ortak olarak 'şiddetli' ve 'gün' ifadeleri dikkat çekmektedir. Bu ifadelerin sıkça tercih edilmesi, ayetin vurgulamak istediği güçlü cezalandırma ve kıyamet günü temalarıyla doğrudan ilişkilidir. Diğer yandan, 'intikam' kelimesi de birçok mealde yer almakta olup, bu durum adaletin sağlanması ihtiyacını ön plana çıkarmaktadır. Mealler arasında belirgin farklılıklar ise kullanılan ifadelerin tonlarında görülmektedir. Geleneksel mealler, daha ağır ve edebi bir dil kullanırken, modern mealler daha sade ve anlaşılır bir üslup benimsemektedir. 'Büyük darbe' ve 'büyük vuruş' gibi ifadeler, modern meallerde daha sık kullanılırken, geleneksel meallerde 'şiddetli' gibi terimler öne çıkmaktadır. Bu durum, meallerin hedef kitlesine ve amaçlarına göre değişkenlik göstermektedir.