En'âm Suresi 39. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklarda kalmış sağırlardır, körlerdir. Allah kimi isterse doğru yoldan saptırır ve kimi dilerse doğru yola sevk eder. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içerisindeki birtakım sağırlar ve dilsizlerdir. Allah, kimi dilerse onu şaşırtır. Kimi de dilerse onu dosdoğru yol üzere kılar. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Âyetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah dilediği kimseyi şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola koyar. |
Mehmet Okuyan Meali | Ayetlerimizi yalanlayanlar karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah dilediğini (layık olanı) saptırır; dilediğini (layık olanı) da doğru yola ulaştırır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o kimseler ki, Bizim âyetlerimizi yalanladılar. Zulmetler içinde kalmış birtakım sağır ve dilsizlerdir. Allah Teâlâ kimi dilerse şaşırtır, kimi de dilerse doğru bir yol üzerinde kılar. |
Süleyman Ateş Meali | Bizim ayetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. Allah dilediği kimseyi şaşırtır, dilediği kimseyi de doğru yola koyar. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Ayetlerimiz karşısında yalan yanlış şeylere sarılanlar, karanlığa gömülmüş sağırlar ve dilsizlerdir. Kim sapıklığı tercih ederse Allah onu sapık sayar. Kim de doğru yolu tercih ederse onu da doğru bir yola koyar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Bizim ayetlerimizi yalanlayanlar, karanlıklara gömülmüş sağır ve dilsizlerdir. Allah, dilediği/dileyen kişiyi şaşırtır, dilediğini/dileyeni de dosdoğru yol üzerine koyar. |
En'âm Suresi 39. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | En'âm |
Sure Numarası | 6 |
Ayet Numarası | 39 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 8 |
Kur'an Sayfası | 155 |
Toplam Harf Sayısı | 154 |
Toplam Kelime Sayısı | 31 |
En'âm Suresi, Mekke döneminde inmiş olan bir sure olup, genel olarak tevhid, peygamberlik, ahiret inancı gibi temel İslam inançlarını ele alır. Bu surede, insanların Allah'ın ayetlerine karşı tutumları, inkar edenlerin durumu ve doğru yola yönlendirilme konuları üzerinde durulmaktadır. Ayet 39, bu bağlamda, Allah'ın ayetlerini reddedenlerin durumu hakkında metaforik bir anlatım içerir. Aydınlık ve karanlık arasında bir karşılaştırma yaparak, inkar edenlerin zihinsel ve ruhsal durumlarını tanımlamaktadır. Ayrıca, bu ayet, insanların doğru yola yönlendirilmesi ya da saptırılması üzerindeki ilahi iradeyi vurgular. Ayetin ana teması, inkarcıların durumunun iç karartıcı olduğu ve Allah'ın iradesinin bu durumda belirleyici olduğu gerçeğidir. Ayrıca, bu ayet, insanların kendi seçimleri ve Allah'ın yönlendirmesi arasındaki ilişkiyi sorgulamakta ve bu iki olgunun nasıl bir araya geldiğini göstermektedir. Bu nedenle, En'âm Suresi'nde yer alan bu ayet, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde derin bir anlama sahiptir.
En'âm Suresi 39. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
آيَاتِنا | ayetlerimiz |
صُمٌّ | sağırlardır |
بَصِيرٌ | körlerdir |
Ayetin tecvid kuralları arasında, 'صُمٌّ' kelimesinde idgam, 'بَصِيرٌ' kelimesinde ise med kuralı bulunmaktadır. Bu durumlar, okunuş sırasında belirli seslerin birleşmesi ya da uzatılması söz konusu olduğunda, doğru ve akıcı bir telaffuz için önemlidir.
En'âm Suresi 39. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
آيَاتِنا | ayetlerimiz | 30 |
صُمٌّ | sağırlardır | 7 |
بَصِيرٌ | körlerdir | 12 |
Bu kelimeler, Kur'an'da sıkça geçen kavramlar olup, inkar edenlerin durumunu tanımlamak için kullanılır. 'آيَاتِنا' kelimesinin yüksek sayıda geçmesi, Allah'ın mesajlarını ve ayetlerini hatırlatmanın önemini gösterir. 'صُمٌّ' ve 'بَصِيرٌ' gibi terimler ise inkarcıların ruhsal durumunu ve algı eksikliklerini tanımlamak için tercih edilmektedir. Bu kelimelerin tekrarları, ayetin vurgusunu artırmakta ve okuyucunun dikkatini çekmektedir.
آيَاتِنا
30
بَصِيرٌ
12
صُمٌّ
7
En'âm Suresi 39. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | karanlıklarda kalmış sağırlardır, körlerdir. | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | karanlıklar içerisindeki birtakım sağırlar ve dilsizlerdir. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | zulmetler içinde kalmış birtakım sağır ve dilsizlerdir. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | karanlıklar içinde kalmış sağır ve dilsizlerdir. | Modern |
Süleymaniye Vakfı | karanlığa gömülmüş sağırlar ve dilsizlerdir. | Edebi |
Yaşar Nuri Öztürk | karanlıklara gömülmüş sağır ve dilsizlerdir. | Modern |
Ayetin çeşitli meallerinde, 'karanlıklar' ve 'sağırlar-dilsizler' ifadeleri sıkça kullanılmakta. Bu ifadeler, inkar edenlerin durumunu tanımlamak için benzer şekilde tercih edilmiştir. 'Karanlıklar' kelimesinin çoğu mealde kullanılması, bu durumun derinliğini ve karamsarlığını vurgulamak amacı taşımaktadır. Ayrıca, 'sağır' ve 'dilsiz' ifadeleri, inkarcıların algı eksikliklerini ve iletişim kuramama durumunu sembolize eder. Ancak bazı meallerde farklı ifadeler de görülmektedir; örneğin, 'zulmetler' gibi terimler, daha güçlü bir karanlık ve cehalet imajı yaratırken, 'birtakım' kelimesi ise belirsizlik veya belirsiz bir grup anlamı taşır. Bu farklılıklar, kelimelerin seçimi açısından dilsel zenginliği ve anlam çeşitliliğini göstermektedir.