Enbiya Suresi 32. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Gökyüzünü, korunmakta olan bir tavan yaptık, onlarsa hala delillerinden yüz çevirmedeler. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, (Allah’ın varlığını gösteren) delillerden yüz çevirmektedirler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Kâfirler ise, gökyüzünün alâmetlerinden (Allah'ın kudret ve azametine delalet eden delillerinden) yüz çeviriyorlar. |
Mehmet Okuyan Meali | Biz göğü korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise (göğün) delillerinden yüz çevirirler. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve gökyüzünü de bir mahfuz tavan yaptık. Halbuki, onlar onun âyetlerinden yüz çeviricilerdir. |
Süleyman Ateş Meali | Göğü, korunmuş bir tavan yaptık; onlarsa hala göğün, (Allah'ın) ayetlerinden yüz çevirmektedirler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Ama onlar göğün göstergelerinden (ayetlerinden) yüz çeviriyorlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Göğü, korunmuş bir tavan yaptık. Ama onlar göğün ayetlerinden hâlâ yüz çeviriyorlar. |
Enbiya Suresi 32. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Enbiya |
Sure Numarası | 21 |
Ayet Numarası | 32 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 17 |
Kur'an Sayfası | 444 |
Toplam Harf Sayısı | 111 |
Toplam Kelime Sayısı | 19 |
Enbiya Suresi, Mekki bir sure olup, genel olarak peygamberlerin hayatlarından, Allah'ın varlığından ve kudretinden bahsetmektedir. Surenin ana teması, insanların inkarı ve itaatsizliğidir. Ayet 32, gökyüzünün Allah'ın bir yaratılışı olarak korunmuş bir tavan olduğuna ve insanların bu delillerden yüz çevirmesine dikkat çekmektedir. Bu ayet, insanların göz ardı ettikleri doğal olayların ve gök cisimlerinin Allah'ın varlığını kanıtlayan deliller olduğunu vurgular. Enbiya Suresi, insanların Allah'ın ayetlerini nasıl görmezden geldiğini ve bu konudaki inatlarının sonuçlarını anlatmaktadır. Bu bağlamda, ayette gökyüzü, yaratılışın yüceliğini simgelerken, insanların inkarı ise insanların cehaletini ve bilinçsizliklerini ifade eder. Ayet, aynı zamanda Allah'ın kudretinin büyüklüğünü vurgulayan bir hatırlatmadır. Bu sure, inkarcıların dikkatini çekmeyi amaçlamakla birlikte, inananlara da Allah'ın varlığını hatırlatmayı hedefler.
Enbiya Suresi 32. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
مَفْعُولٌ | korunmuş |
سَمَاءً | gökyüzü |
آيَاتٍ | ayetler |
Ayet içerisinde, özellikle 'مَفْعُولٌ' kelimesi, Allah’ın koruma eylemini belirtirken; 'سَمَاءً' kelimesi, gökyüzünü ifade eder ve Allah'ın kudretinin genişliğini simgeler. 'آيَاتٍ' kelimesi ise Allah’ın varlığını ve kudretini gösteren delilleri ifade eder. Bu kelimelerin tecvid kuralları arasında, 'مَفْعُولٌ' kelimesinde idgam (bitişik okunma) kuralı uygulanmakta; 'آيَاتٍ' kelimesinde ise med (uzatma) kuralı geçerlidir.
Enbiya Suresi 32. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
مَفْعُولٌ | korunmuş | 8 |
سَمَاءً | gökyüzü | 19 |
آيَاتٍ | ayetler | 66 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerden 'مَفْعُولٌ', 'سَمَاءً' ve 'آيَاتٍ' kelimeleri Kur'an'da defalarca geçmektedir. 'مَفْعُولٌ' kelimesi, Allah’ın koruma eylemini ifade eden bir kavram olarak sıklıkla kullanılmakta; bu, korunmanın ve muhafazanın önemini vurgulamaktadır. 'سَمَاءً', gökyüzü anlamında, yaratılışın büyüklüğünü simgeler ve sıkça geçmesi, kainatın evrimine dair dikkate değer tasvirler sunmaktadır. 'آيَاتٍ' kelimesi ise Allah’ın varlığını ve kudretini gösteren delilleri ifade eder ve bu kelimenin sık kullanılması, insanların bu delilleri göz önünde bulundurmalarını teşvik etmektedir.
آيَاتٍ
66
سَمَاءً
19
مَفْعُولٌ
8
Enbiya Suresi 32. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | korunmakta olan bir tavan | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | korunmuş bir tavan | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | korunmuş bir tavan | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | korunmuş bir tavan | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | bir mahfuz tavan | Geleneksel |
Süleyman Ateş | korunmuş bir tavan | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | korunmuş bir tavan | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | korunmuş bir tavan | Modern |
Mealler arasında, 'gökyüzü' ve 'korunmuş bir tavan' ifadeleri çoğu mealde ortak olarak kullanılmıştır. Bu ifadeler, ayetin ana temasını ve anlamını yansıtması bakımından önemli bir noktadır. 'Korunmuş' kelimesinin kullanımı, genel olarak inanç ve güven temasını pekiştirir. Ancak bazı meallerde farklılık gösteren 'Biz' ifadesi, okuyucuyu daha aktif bir yargı ile yüz yüze getirirken, diğer meallerde daha nesnel bir anlatım tercih edilmektedir. Bu durum, dilsel açıdan anlamda çeşitlilik yaratmakta ve okuyucuya farklı algı yolları sunmaktadır.