Enbiya Suresi 95. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Helak ettiğimiz bir şehir halkının, dönüp bizim tapımıza gelmemesine imkan yok. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Helâk ettiğimiz bir memleket halkının bize dönmemeleri imkânsızdır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yok ettiğimiz bir memleket (ahalisinin ahiretteki cezasını da çekmek üzere) bize dönmemesi gerçekten imkansızdır. |
Mehmet Okuyan Meali | Helak ettiğimiz bir şehir için artık (yenilenmek) imkânsızdır; şüphesiz ki onlar geri dönemeyeceklerdir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve kendisini helâk ettiğimiz bir belde (ahalisi) için memnudur ki, onlar dönmeyecekler olsunlar. |
Süleyman Ateş Meali | Helak ettiğimiz bir ülkeye artık (yaşamak) haramdır: Onlar bir daha geri dönemezler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Etkisizleştirdiğimiz bir kentin halkı mahrum kalır, eski hallerine dönemezler. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Helâk ettiğimiz bir kente/medeniyete yaşamak haram edilmiştir. Onlar bir daha geri dönemezler. |
Enbiya Suresi 95. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Enbiya |
Sure Numarası | 21 |
Ayet Numarası | 95 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 17 |
Kur'an Sayfası | 467 |
Toplam Harf Sayısı | 134 |
Toplam Kelime Sayısı | 26 |
Enbiya Suresi, Mekke döneminde inen bir sure olup, genel olarak peygamberlerin hayat hikayeleri ve tevhid inancı üzerine odaklanmaktadır. Bu surenin 95. ayeti, helak edilen bir topluluğun durumu üzerinden insanlara ders vermektedir. Ayet, geçmişte helak edilen şehirlerin halkının artık dönüşlerinin imkansız olduğunu anlatmaktadır. Bu, yıkılan toplumların ve medeniyetlerin, geçmişteki hatalarının sonuçları ile yüzleşmeleri gerektiğini vurgulayan bir mesaj taşımaktadır. Genel olarak, Enbiya Suresi, insanların ilahi yasaları ihlal ettiklerinde karşılaşacakları sonuçları anlatan bir bağlam içindedir. Bu sure, insanları ahlaki sorumluluklarını hatırlatarak, Allah’a yönelmeleri gerektiği konusunda uyarılarda bulunmaktadır. Ayette geçen 'dönmemek' ifadesi, geçmişteki hataların telafi edilemeyeceği ve zamanın geri alınamayacağı gerçeğini vurgular. Bu bağlamda, ayet, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde sorumluluk bilincinin geliştirilmesi gerektiğini, insanlığın geçmişten ders alması gerektiğini ifade eder. Bu nedenle, Enbiya Suresi 95. ayeti, toplumsal eleştirilerle dolu bir bağlamda, insanları ikaz eden bir öğüt niteliği taşımaktadır.
Enbiya Suresi 95. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
هَلاكَ | Helak |
قَومٍ | Halk |
مَمنُوعٌ | Yasak |
Ayetteki kelimelerde, med ve idgam gibi tecvid kuralları uygulanmaktadır. Örneğin, 'و' harfi ile başlayan kelimelerde, önceki kelimenin sonundaki 'n' sesi idgam yapılabilir.
Enbiya Suresi 95. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
هَلاكَ | Helak | 6 |
قَومٍ | Halk | 5 |
مَمنُوعٌ | Yasak | 3 |
Kur'an'da geçen 'helak', 'halk' ve 'yasak' kelimeleri sıkça kullanılmaktadır. Bu kelimelerin tekrarları, insanlık tarihindeki yıkım ve helak edilen kavimlerin dönüşü olmayan kaderlerini hatırlatmak amacıyla vurgulanmaktadır. Ayrıca, toplumsal yapıların ve insan ilişkilerinin, ilahi yasalar çerçevesinde nasıl şekillendiğini anlatan bir tema da içermektedir. Bu sayede, geçmişten ders çıkarmak ve mevcut toplumsal ilişkileri sorgulamak adına bu kelimeler önemlidir.
هَلاكَ
6
قَومٍ
5
مَمنُوعٌ
3
Enbiya Suresi 95. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | dönüp bizim tapımıza gelmemesine imkan yok | Geleneksel |
Diyanet İşleri | bize dönmemeleri imkânsızdır | Modern |
Elmalılı Hamdi Yazır | bize dönmemesi gerçekten imkansızdır | Açıklayıcı |
Mehmet Okuyan | artık (yenilenmek) imkânsızdır | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | dönmeyecekler olsunlar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | artık (yaşamak) haramdır | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | eski hallerine dönemezler | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | yaşamak haram edilmiştir | Edebi |
Mealler arasında en fazla ortak kullanılan ifadeler 'dönmemek' ve 'imkânsızdır' şeklindedir. Bu ifadeler, ayetin anlamını güçlendiren ana temaları oluşturur. Ortak ifadelerin tercih edilmesinin nedeni, ayetin vurguladığı düşünceler arasında derin bir ilginin olmasıdır. Bazı mealler arasındaki farklılıklar; geleneksel, modern, açıklayıcı veya edebi bir ton kullanımı ile ilgilidir. Örneğin, 'yaşamak haramdır' ifadesi, belirli bir edebi anlam katarken, 'dönmemeleri imkânsızdır' ifadesi daha doğrudan bir anlatım sunmaktadır. Bu farklılıklar, aynı zaman diliminde farklı okuyucu kitlelerine hitap etme çabasını yansıtan bir durumdur.