Furkan Suresi 12. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ateş, onları ta uzaktan gördü mü duyacak onlar, ateşin şiddetli kızgınlığını ve harılharıl yanarken çıkardığı sesi. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Bu ateş onları uzak bir mesafeden görünce onun müthiş kaynamasını ve uğultusunu işitirler. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ki, cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerine görününce, onun bir hışımlanmasını (kaynamasını) ve uğultusunu işitirler. |
Mehmet Okuyan Meali | (O ateş) uzak bir yerden kendilerini görünce (cehennemlikler) onun kükremesini ve uğultusunu duyacaklar. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onları uzak bir mekandan görünce onun için bir galeyan ve bir şiddetli ses iştirler. |
Süleyman Ateş Meali | (Bu ateş) onları uzak bir yerden görünce onlar bunun öfkesini ve homurtusunu işitirler. |
Süleymaniye Vakfı Meali | O ateş onları uzaktan görünce onun çatlarcasına yanmasının ve çektiği havanın uğultusunu duyacaklardır. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | O, onları uzak bir yerden gördüğünde, onlar onun kaynayan öfkesini ve uğultusunu işitirler. |
Furkan Suresi 12. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Furkan |
Sure Numarası | 25 |
Ayet Numarası | 12 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 18 |
Kur'an Sayfası | 486 |
Toplam Harf Sayısı | 150 |
Toplam Kelime Sayısı | 35 |
Furkan Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, hem İslam’ın öğretilerini hem de Kur’an’ın dini ve ahlaki mesajlarını pekiştirmektedir. Bu sure, müminlerin karşılaştıkları zorluklar ve inkârcıların durumları hakkında bilgiler sunarak, inananlara sabırlı olmaları gerektiğini hatırlatmaktadır. Ayet 12, cehennemin korkutucu ve ürkütücü özelliklerine vurgu yaparak, cehennemliklerin bu ateşi uzaktan gördüklerinde yaşayacakları dehşeti ifade etmektedir. Bu bağlamda ayet, inkar edenlerin ahirette karşılaşacakları acı sonla ilgili bir uyarıdır. Ayet, cehennemin ateşinin görünüşü ve çıkardığı sesle ilgili betimlemeler içermekte, bu da insanların inançlarını sorgulamalarına ve ahirete yönelik bir farkındalık geliştirmelerine yardımcı olma amacını gütmektedir. Ayetin geçtiği bu sure, genel olarak inkarcılığın sonuçlarının yanı sıra, iman edenlerin ödüllerine ve erdemlerine de vurgu yaparak, toplumsal bir bilinci pekiştirme işlevi görmektedir.
Furkan Suresi 12. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
أَشْتَعَلَ | Kızmak, alevlenmek |
مَوْجَ | Dalga, akıntı |
صَوْتَ | Ses |
أُبْصِرُ | Görmek |
بَعِيدً | Uzak |
Ayet içerisinde med ve idgam gibi tecvid kuralları bulunmaktadır. Med, uzun okuma gerektiren ses uzatmalarını ifade ederken, idgam ise bazı harflerin birleştirilerek okunduğu durumlardır.
Furkan Suresi 12. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
أَشْتَعَلَ | Kızmak | 3 |
مَوْجَ | Dalga | 2 |
صَوْتَ | Ses | 5 |
Ayet içinde geçen kelimeler arasından 'صَوْتَ' (ses) kelimesinin Kur'an'da sıkça kullanılması, sesin, iletişimin ve duyuların insan yaşamındaki önemini vurgulamak içindir. 'أَشْتَعَلَ' (kızmak) kelimesi de ateşin özelliklerini ifade etmek için önem arz ederken, 'مَوْجَ' (dalga) kelimesinin geçiş sayısı, doğal unsurların insan ruhu üzerindeki etkisini betimleme amacı taşımaktadır.
صَوْتَ
5
أَشْتَعَلَ
3
مَوْجَ
2
Furkan Suresi 12. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Ateş, onları ta uzaktan gördü mü duyacaklar | Geleneksel |
Diyanet İşleri | onların müthiş kaynamasını ve uğultusunu işitirler | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | onun bir hışımlanmasını (kaynamasını) ve uğultusunu işitirler | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | onların kükremesini ve uğultusunu duyacaklar | Açıklayıcı |
Ömer Nasuhi Bilmen | bir galeyan ve bir şiddetli ses iştirler | Geleneksel |
Süleyman Ateş | bunun öfkesini ve homurtusunu işitirler | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | onun çatlarcasına yanmasının ve çektiği havanın uğultusunu duyacaklardır | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | onların kaynayan öfkesini ve uğultusunu işitirler | Açıklayıcı |
Tabloda görüldüğü üzere, birçok mealde 'uğultu' ve 'kaynamak' gibi ifadeler ortak bir anlayışla sunulmuştur. Bu ifadeler, cehennemin korkutucu doğasını betimlemek adına tercih edilmiştir. Bazı meallerde ise kullanılan dil daha modern ve açıklayıcı bir ton taşımaktadır. Örneğin, 'kükreme' ve 'öfke' gibi kelimeler, cehennemin vahşetini daha güçlü bir şekilde ifade ederken, geleneksel meallerde ise daha klasik bir üslup tercih edilmiştir. Böylece farklı mealler, dinleyicilere aynı mesajı vermekle beraber, dilsel ve üslup açısından çeşitlilik göstermektedir.