Hûd Suresi 24. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Bu iki bölük, kör ve sağırla gören ve duyan adama benzer sanki; bu ikisi, birbirine eşit olur mu hiç? Yoksa düşünmez misiniz? |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Bu iki zümrenin durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten kimseler gibidir. Bunların durumları hiç birbirlerine denk olur mu? Hâlâ düşünmez misiniz? |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bu iki ayrı grubun meseli, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Bunlar hiç eşit olabilirler mi? Hâlâ düşünmeyecek misiniz? |
Mehmet Okuyan Meali | Bu iki grubun (müminlerle kâfirlerin) durumu, kör ve sağır ile gören ve duyan kişiler(in farkı) gibidir. Bunlar, örnek olarak hiç eşit olur mu! (Hâlâ gerçeği) hatırlamıyor musunuz? |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Bu iki tâifenin meseli, kör ve sağır ile, gören ve işiten gibidir. Bunlar hiç meselce müsavî olurlar mı? Artık güzelce düşünmez misiniz? |
Süleyman Ateş Meali | Bu iki zümrenin durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Bunlar bir olur mu hiç? Hala ibret almaz mısınız? |
Süleymaniye Vakfı Meali | Bu iki kesimin örneği, kör ve sağır olan ile gören ve işitenin örneği gibidir. Bunlar eşit olabilirler mi? Artık bilginizi kullanacak mısınız? |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Bu iki topluluğun durumu körle sağır, görenle işiten farkına benzer. Örnek olarak bu ikisi bir olur mu? Hâlâ düşünüp taşınmıyor musunuz? |
Hûd Suresi 24. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Hûd |
Sure Numarası | 11 |
Ayet Numarası | 24 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 12 |
Kur'an Sayfası | 236 |
Toplam Harf Sayısı | 165 |
Toplam Kelime Sayısı | 30 |
Hûd Suresi, Mekke döneminde inmiş bir suredir ve adını, Hz. Nuh'un soyundan gelen peygamberlerden biri olan Hz. Hûd'dan alır. Bu surede, geçmişteki kavimlerin hikayeleri üzerinden insanlara hitap edilmekte ve doğru yolu seçmelerinin önemi vurgulanmaktadır. Ayet 24, inananlar ve inkâr edenler arasındaki temel farkı vurgulayan bir örneklendirme ile dikkat çeker. Bu iki grup, birbirinden köklü farklılıklar taşımaktadır. Ayette, kör ve sağır olanlarla, gören ve işitenlerin durumu ile bu iki grubun durumu arasında bir benzetme yapılmaktadır. Bu benzetme ile inanç ve bilgi sahibi olmanın, insanın hayatında ne denli önemli olduğu ifade edilir. İnsanların bu farkları göz önünde bulundurup düşünmeleri gerektiği hatırlatılmaktadır. Mekke döneminde indirilen bu sure, inananlar için bir uyarı niteliği taşırken, inkâr edenlere de bir ders vermektedir. Bu bağlamda, ayet, insanların düşünmeye teşvik edilmesini ve hakikati idrak etmelerini amaçlamaktadır.
Hûd Suresi 24. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
zümre | grup |
durum | hal, vaziyet |
eşit | denk |
kör | görme engelli |
sağır | duyma engelli |
Ayetin içinde, dikkat çeken kelimeler arasında 'zümre', 'durum' ve 'eşit' yer almaktadır. Bu terimler, ayetin ana temasını oluşturmakta ve karşılaştırmalı bir anlatım sunmaktadır. Ayetteki kelimelerde, med durumu gibi bazı tecvid kuralları da bulunmaktadır.
Hûd Suresi 24. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
kör | görme engelli | 14 |
sağır | duyma engelli | 12 |
gören | gören kimse | 10 |
işiten | duyan kimse | 9 |
zümre | grup | 6 |
Ayet içinde geçen kelimeler, özellikle insanların algı ve farkındalık durumlarını vurgulamakta kullanılmıştır. 'Kör' ve 'sağır' kelimeleri, anlayış ve bilgi eksikliğini sembolize ederken, 'gören' ve 'işiten' kelimeleri ise bilgi ve anlayışın varlığını ifade etmektedir. Bu kelimeler, insanların inanç ve düşüncelerinin durumu hakkında derin bir anlam katmaktadır. Dolayısıyla, bu terimlerin Kur'an'da sıkça geçmesi, insanlara verilen örneklerin önemini ve değerini göstermektedir.
kör
14
sağır
12
gören
10
işiten
9
zümre
6
Hûd Suresi 24. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Bu iki bölük, kör ve sağırla gören ve duyan adama benzer sanki | Edebi |
Diyanet İşleri | Bu iki zümrenin durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten kimseler gibidir | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | Bu iki ayrı grubun meseli, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Bu iki grubun durumu, kör ve sağır ile gören ve duyan kişiler(in farkı) gibidir | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Bu iki tâifenin meseli, kör ve sağır ile, gören ve işiten gibidir | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Bu iki zümrenin durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Bu iki kesimin örneği, kör ve sağır olan ile gören ve işitenin örneği gibidir | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Bu iki topluluğun durumu körle sağır, görenle işiten farkına benzer | Modern |
Mealler arasında en çok kullanılan ifadeler 'kör', 'sağır', 'gören' ve 'işiten' kelimeleridir. Bu kelimelerin ortak tercih edilmesi, ayetin ana temasını ve anlamını vurgulamak içindir. Kullanılan ifadelerin çoğu, benzetme amacıyla seçilmiştir ve bu kelimelerin insanların algı ve anlayış düzeyleri üzerindeki etkilerini belirtmektedir. Örneğin, 'kör' ve 'sağır' kelimeleri, bilgi eksikliğini ifade etmek için yaygın olarak kullanılırken, 'gören' ve 'işiten' kelimeleri ise anlayış ve bilgi sahibi olmayı simgeler. Ancak bazı meallerde, kullanılan ifadelerin tonları arasında farklılıklar bulunmaktadır. Edebi, geleneksel ve modern tonlardaki bu farklılıklar, meallerin hedef kitlelerine ve yazılış amaçlarına göre biçimlenmiştir.