İsrâ Suresi 91. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Yahut hurma fidanlarıyla, üzüm çotuklarıyla dolu bir bahçen olup içinde de ırmaklar gürülgürül akmadıkça. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | 90,91,92,93. Dediler ki: “Yerden bize bir pınar fışkırtmadıkça; yahut senin hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olup, aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmadıkça; yahut iddia ettiğin gibi, gökyüzünü üzerimize parça parça düşürmedikçe; yahut Allah’ı ve melekleri karşımıza getirmedikçe; yahut altından bir evin olmadıkça; ya da göğe çıkmadıkça sana asla inanmayacağız. Bize gökten okuyacağımız bir kitap indirmedikçe göğe çıktığına da inanacak değiliz.” De ki: “Rabbimi tenzih ederim. Ben ancak resûl olarak gönderilen bir beşerim.” |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Veyahut hurmalıklardan ve üzümlüklerden senin bir bahçen olsun da ortasından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın." |
Mehmet Okuyan Meali | Veya sana ait bir hurma bahçen ve üzüm bağın olup içlerinden bolca ırmaklar akıtıncaya kadar (sana inanmayacağız). |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Veya senin için hurmalıklardan ve üzümlüklerden bir bahçe olsun da aralarında ırmakları şarıl şarıl akıtasın.» |
Süleyman Ateş Meali | Yahut senin hurmalardan ve üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı, aralarından ırmaklar fışkırtmalısın! |
Süleymaniye Vakfı Meali | Hurması ve üzümü olan bir bahçen de olabilir; ırmakları onların arasından da akıtabilirsin. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | "Yahut senin, hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı. Onların aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın." |
İsrâ Suresi 91. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | İsrâ |
Sure Numarası | 17 |
Ayet Numarası | 91 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 15 |
Kur'an Sayfası | 292 |
Toplam Harf Sayısı | 109 |
Toplam Kelime Sayısı | 15 |
İsrâ Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 17. suresi olup Mekke döneminde inmiştir. Bu sure, genel olarak Allah'ın birliğini, peygamberlik meselesini, ahlaki değerleri ve toplumsal ilişkileri ele alır. Ayet 91, bir grup insanların Hz. Muhammed'e (s.a.v) yönelik taleplerini ve bu taleplerin nasıl bir inançsızlıkla dolu olduğunu sergilemekte. Ayet, kavminin Hz. Muhammed'den bazı mucizeler, özel bahçeler ve su kaynakları istemesi üzerine inmiştir. Bu tür talepler, sonda gelen peygamberlik mesajına karşı bir tepki olarak görülebilir. Bu sure, Müslümanların inancını güçlendirirken, aynı zamanda inkar edenlerin durumu hakkında bir uyarı niteliği taşır. İnsanların Hz. Muhammed'e olan taleplerinin abartılı ve gerçek dışı olması, onları daha da zor bir duruma sokar. Bu bağlamda, ayet, inançsızlık ve onun sonuçları hakkında bir uyarı niteliği taşır. Sure içinde yer alan bu ayet, Mekki dönemde karşılaşılan inkarcı tutumların bir yansımasıdır ve aynı zamanda Allah'ın kudretinin sorgulanmasının mantıksızlığını gösterir. İsrâ Suresi, genel olarak Allah'ın kudretine, peygamberin görevine ve insanlarının inançsızlıklarına dair mesajlar içermektedir.
İsrâ Suresi 91. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
حَتَّى | kadar |
نَهَرٌ | ırmak |
بَاقَةٌ | bahçe |
مَاءِ | su |
مَشْرُوقٌ | şarıl şarıl |
Ayetin telaffuzunda, bazı kelimelerde med ve idgam kuralları gözlemlenmektedir. Özellikle 'نَهَرٌ' kelimesinde, harekeli bir harf ile birleştiğinde idgam yapılabilir.
İsrâ Suresi 91. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
حَتَّى | kadar | 76 |
نَهَرٌ | ırmak | 16 |
بَاقَةٌ | bahçe | 6 |
Bu kelimeler, Kur'an'da farklı bağlamlarda sıkça kullanıldıkları için önemli bir yer tutar. Özellikle 'نَهَرٌ' (ırmak) kelimesi, su ve bereketin sembolü olarak çeşitli surelerde geçmektedir. 'بَاقَةٌ' (bahçe) kelimesi, hem maddi hem de manevi anlamda cenneti simgelerken, 'حَتَّى' (kadar) kelimesi ise sınır belirleyici bir anlamda sıklıkla kullanılmaktadır. Bu kelimelerin tekrarı, inananlara cennetteki nimetleri ve Allah'ın kudretini hatırlatmaktadır.
حَتَّى
76
نَهَرٌ
16
بَاقَةٌ
6
İsrâ Suresi 91. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | bir bahçen olup içinde de ırmaklar gürülgürül akmadıkça. | Edebi |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | bahçen olup, aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmadıkça; | Açıklayıcı |
Elmalılı Hamdi Yazır | bahçen olsun da ortasından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | bir hurma bahçen ve üzüm bağın olup içlerinden bolca ırmaklar akıtıncaya kadar | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | bir bahçe olsun da aralarında ırmakları şarıl şarıl akıtasın. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | hurmalardan ve üzümlerden oluşan bir bahçen olmalı | Edebi |
Süleymaniye Vakfı | bir bahçen de olabilir; ırmakları onların arasından da akıtabilirsin. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | bir bahçen olmalı. Onların aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmalısın. | Modern |
Bu tablo, farklı meallerdeki ifadeleri ve tonlarını göstermektedir. 'bahçe' kelimesi, çoğu mealde benzer şekilde kullanılmıştır. Bu durum, bahçenin zenginlik ve bereketi temsil etmesi bakımından mantıklıdır. Özellikle 'ırmaklar' ifadesi, birçok mealde benzer şekillerde aktarılmıştır. Bu kelimeler, hem maddi hem de manevi anlamda zenginliği simgelediği için ortak bir kullanım tercih edilmiştir. Ancak, farklı meallerin dilsel ve ton açısından farklılıkları da mevcuttur. Örneğin, bazı meallerin daha edebi bir dille yazıldığı, bazıları ise açıklayıcı ve modern bir üslup benimsediği dikkat çekiyor. Bu ayrımlar, meallerin hedef kitlelerine göre şekillenmiş gibi görünmektedir.