Kaf Suresi 16. Ayet Meâlleri
| Meâl Sahibi | İfade |
|---|---|
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ve andolsun ki biz insanı yarattık ve nefsi, onu ne gibi vesveselere düşürür, biliriz ve biz, ona, şah damarından daha yakınız. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona verdiği vesveseyi de biz biliriz. Çünkü biz, ona şah damarından daha yakınız. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Andolsun insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz. Ve biz ona şah damarından daha yakınız. |
| Mehmet Okuyan Meali | Yemin olsun ki insanı biz yarattık. [Nefs]inin ona neler fısıldadığını bilmekteyiz. Biz ona şah damarından daha yakınız. |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve andolsun ki, Biz insanı yarattık ve ona nefsinin ne vesvese verdiğini de biliriz ve Biz ona şah damarından daha yakınız. |
| Süleyman Ateş Meali | Andolsun insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne fısıldadığını biliriz, çünkü biz ona şah damarından daha yakınız. |
| Süleymaniye Vakfı Meali | İnsanı biz yarattık; içinden neler geçtiğini biliriz. Biz ona sinir uçlarından da yakınız. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali | Yemin olsun ki, insanı biz yarattık. Nefsinin ona neler fısıldadığını da biz biliriz. Biz ona, şah damarından daha yakınız. |
Kaf Suresi 16. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
| Sure | Kaf |
| Sure Numarası | 50 |
| Ayet Numarası | 16 |
| Sure Türü | Mekki |
| Bulunduğu Cüz | 26 |
| Kur'an Sayfası | 577 |
| Toplam Harf Sayısı | 82 |
| Toplam Kelime Sayısı | 19 |
Kaf Suresi, Mekke döneminde inmiş olup, genel olarak insanın yaratılışı, varoluşu ve Allah'ın her şeyi bilmesi gibi temaları işlemektedir. Bu sure, insanın içsel dünya ve dışsal gerçeklikler arasındaki ilişkilere dair derin bir anlayış sunmaktadır. Ayet 16, insanın yaratılışı ve nefsinin ona neler fısıldadığı konusunu ele alarak, Allah'ın insan üzerindeki bilgi ve gücünü vurgulamaktadır. Bu bağlamda, insanın içsel mücadeleleri ve Allah'a yakınlık temaları öne çıkmaktadır. Kaf Suresi, aynı zamanda insanların Allah'a karşı sorumluluklarını ve bu sorumlulukların doğasına dair uyarılar içermektedir. Mekke döneminde inmiş olması, bu ayetin ve surenin, inancın ilk aşamalarında insanlara hitap ettiğini göstermektedir. Bu bağlamda, ayetin anlamı, insanın kendi iç dünyası ve Allah ile olan bağı üzerine yoğunlaşmaktadır.
Kaf Suresi 16. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
| Kelime | Temel Anlamı |
|---|---|
| أَنْفُسٍ | nefis |
| مَعْلُومٌ | bilinen |
| قَرِيبٌ | yakın |
Ayetin bazı kısımlarında dikkat edilmesi gereken tecvid kuralları arasında idgam ve med kuralları bulunmaktadır. Örneğin, "أَنْفُسٍ" (nefis) kelimesinin doğru telafuzu için gereken uygunluk sağlanmalıdır.
Kaf Suresi 16. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
| Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
|---|---|---|
| أَنْفُسٍ | nefis | 24 |
| مَعْلُومٌ | bilinen | 3 |
| قَرِيبٌ | yakın | 6 |
Bu kelimeler Kur'an-ı Kerim'de sıkça yer alır çünkü insanın içsel doğası, bilgilendirilmişliği ve Allah'a yakınlık gibi önemli temaları temsil eder. 'Nefis' kelimesi, insanın içsel çelişkilerini ve mücadelelerini ifade ederken, 'bilinen' ve 'yakın' kelimeleri, Allah'ın her şeyi bilmesi ve insan üzerindeki yakınlığını vurgulamak için sıkça kullanılmaktadır.
أَنْفُسٍ
24
قَرِيبٌ
6
مَعْلُومٌ
3
Kaf Suresi 16. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
| Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
|---|---|---|
| Abdulbaki Gölpınarlı | nefsi, onu ne gibi vesveselere düşürür | Açıklayıcı |
| Diyanet İşleri | nefsinin ona verdiği vesveseyi | Geleneksel |
| Elmalılı Hamdi Yazır | nefsinin kendisine fısıldadıklarını | Geleneksel |
| Mehmet Okuyan | nefsinin ona neler fısıldadığını | Açıklayıcı |
| Ömer Nasuhi Bilmen | nefsinin ne vesvese verdiğini | Geleneksel |
| Süleyman Ateş | nefsinin ona ne fısıldadığını | Modern |
| Süleymaniye Vakfı | içinden neler geçtiğini | Modern |
| Yaşar Nuri Öztürk | nefsinin ona neler fısıldadığını | Açıklayıcı |
Meallerde ortak olarak kullanılan ifadeler 'nefs', 'fısıldamak' ve 'şah damarı' gibi kavramlardır. Bu ifadeler, ayetin özünü oluşturarak insanın içsel mücadeleleriyle Allah arasındaki bağı anlatmaktadır. Bazı mealler arasında 'vesvese' ve 'fısıldamak' gibi kelimeler tercih edilmiştir. 'Vesvese' kelimesi, içsel düşünceleri ve kaygıları ifade ederken, 'fısıldamak' daha doğrudan bir iletişimi işaret eder. Bu farklılıklar, meallerin üslup ve tonlarına göre değişiklik göstermekte, bu da her bir mealin okuyucuda uyandırdığı etkiyi farklı kılmaktadır.