Kamer Suresi 42. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Bütün delillerimizi yalanladılar, derken onları üstün ve mutlak kudretli bir helak edişle helak ediverdik. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları mutlak güç ve iktidar sahibinin yakalaması gibi yakaladık. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Lakin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları çok kuvvetli ve kudretli bir yakalayışla yakaladık. Bu kıssalardan hisseye gelince; |
Mehmet Okuyan Meali | (Fakat) onlar da bütün ayetlerimizi yalanlamışlardı. (Bunun üzerine) biz de onları, güç ve kudretimize uygun bir şekilde yakalamıştık. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Âyetlerimizin hepsini de tekzîp ettiler, artık Biz de onları bir muktedir azîzin yakalamasıyla yakaladık. |
Süleyman Ateş Meali | Bütün ayetlerimizi yalanladılar. Biz de onları, galib ve güçlü(padişah)ın yakalaması gibi yakaladık. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Belgelerimizin tamamına karşı yalan yanlış şeylere sarıldılar. Biz de onları, güçlü ve ölçülü bir biçimde yakaladık. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Ayetlerimizin tümünü yalanladılar da biz de onları onurlu ve güçlü birine yaraşır bir yakalayışla yakaladık. |
Kamer Suresi 42. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Kamer |
Sure Numarası | 54 |
Ayet Numarası | 42 |
Sure Türü | Mekki |
Bulunduğu Cüz | 27 |
Kur'an Sayfası | 564 |
Toplam Harf Sayısı | 92 |
Toplam Kelime Sayısı | 20 |
Kamer Suresi, Mekke döneminde inmiş bir sure olup, genel olarak kıyamet alametleri, inkârcıların helaki ve sabır temalarını işlemektedir. 42. ayet, bu bağlamda, geçmişteki kavimlerin, kendilerine gönderilen ayetleri yalanlamalarının sonucunda helak edilişlerini anlatmaktadır. Ayetin geçtiği sure, inançsızlık ve azabın kaçınılmaz sonuçlarına dair güçlü mesajlar içermektedir. Bu ayet, ayrıca Yüce Allah'ın kudretini ve azametini vurgulamakta ve tarih boyunca inkârcıların başına gelen akıbetler üzerinden bir uyarı niteliği taşımaktadır. Bu surede yer alan diğer ayetler de benzer şekilde, insanların inkâr ettikleri gerçeklerle yüzleşmeleri gerektiği üzerine odaklanmaktadır. Ayetin içerdiği dil, güçlü bir anlatım tarzı ve ciddi bir uyarı içermektedir, bu da Mekke dönemi inancını pekiştirmek amacıyla yapılmıştır.
Kamer Suresi 42. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
آيَاتِنَا | ayetlerimiz |
كَذَّبُوا | yalanladılar |
مُقْتَدِرٍ | güç ve kudret sahibi |
Ayetin dil bilgisi açısından önemli olan kelimeleri, ayetin ana temalarını ifade eden kelimelerdir. 'آيَاتِنَا' kelimesi, ayetteki ana mesajı oluşturan 'ayetlerimiz' anlamına gelirken, 'كَذَّبُوا' kelimesi geçmişteki kavimlerin inkârcı tutumlarını ifade etmektedir. 'مُقْتَدِرٍ' ise Yüce Allah'ın kudretine vurgu yaparak, O'nun gücünü ve otoritesini belirtmektedir. Tecvid açısından ise, 'كَذَّبُوا' kelimesindeki 'ذّ' harfi, idgam kuralına uygun olarak okunmaktadır.
Kamer Suresi 42. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
آيَات | ayetler | 95 |
كَذَّبُوا | yalanladılar | 70 |
مُقْتَدِر | güç ve kudret sahibi | 15 |
Ayet içerisinde geçen Arapça kelimelerin Kur'an'da toplam geçiş sayılarına baktığımızda, 'آيَات' kelimesinin 95 defa geçtiği, 'كَذَّبُوا' kelimesinin 70 defa ve 'مُقْتَدِر' kelimesinin 15 defa kullanıldığı görülmektedir. 'آيَات' kelimesinin sık kullanımı, Allah'ın mesajının tekrarı ve onurlandırılması açısından önemlidir. 'كَذَّبُوا' kelimesinin sıklığı ise, inkâr edenlerin tutumunun altını çizmektedir. 'مُقْتَدِر' kelimesi ise, Yüce Allah'ın güç ve otoritesine vurgu yaparak, inkârcıların karşılaşacakları akıbeti hatırlatmak için kullanılır.
آيَات
95
كَذَّبُوا
70
مُقْتَدِر
15
Kamer Suresi 42. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Bütün delillerimizi yalanladılar | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Bütün âyetlerimizi yalanladılar. | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Bütün âyetlerimizi yalanladılar. | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Bütün ayetlerimizi yalanlamışlardı. | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | Âyetlerimizin hepsini de tekzîp ettiler. | Geleneksel |
Süleyman Ateş | Bütün ayetlerimizi yalanladılar. | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | Belgelerimizin tamamına karşı yalan yanlış şeylere sarıldılar. | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Ayetlerimizin tümünü yalanladılar da | Modern |
Tabloda yer alan mealler incelendiğinde, 'Bütün ayetlerimizi yalanladılar' ifadesinin Diyanet İşleri ve Elmalılı Hamdi Yazır gibi birçok mealde benzer şekilde kullanıldığı görülmektedir. Bu, ayetin ana mesajının net olarak ifade edilmesi açısından önemli bir tercih olmuştur. Diğer taraftan Abdulbaki Gölpınarlı'nın ifadesi, daha geniş bir anlam katarken, Süleymaniye Vakfı'nın açıklayıcı üslubu ise, okuyucuya durumu daha iyi kavratmak için bir farklılık oluşturmaktadır. Bazı mealler modern bir dil kullanırken, bazıları geleneksel bir üslup tercih etmiştir. Bu durum, farklı okuyucu gruplarına hitap etmek ve ayetin mesajını daha iyi aktarmak amacıyla yapılmış olabilir. Ortak ifadelerin tercih edilmesi, ayetin özünü koruma çabası olarak değerlendirilebilirken, farklı ifadeler ise, söz konusu ayetin anlaşılabilirliğini artırmaya yönelik bir yaklaşım sergilemektedir.