الْقَارِعَةِ

Karia Suresi 3. Ayet

وَمَٓا

اَدْرٰيكَ

مَا

الْقَارِعَةُۜ

٣

Vemâ edrâke mâ-lkâri’a(tu)

Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin?

Surenin tamamını oku

Karia Suresi 3. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiVe ne bildirdi sana, nedir o şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri koparacak felaket?
Diyanet İşleri Meali (Yeni)Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin?
Elmalılı Hamdi Yazır Meali1,2,3. Kâria! (Çarpacak kıyamet) Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu sen bilir misin?
Mehmet Okuyan MealiO büyük çarpmanın ne olduğunu sana bildiren ne olabilir ki!
Ömer Nasuhi Bilmen MealiO çarpacak olan felaketin ne olduğunu sana ne bildirdi?
Süleyman Ateş MealiO çarpan olayın ne olduğunu sen nereden bileceksin?
Süleymaniye Vakfı MealiGümbürdeyenin ne olduğunu sen nereden bileceksin? (Öyleyse dinle!)
Yaşar Nuri Öztürk MealiKaaria'nın ne olduğunu sana bildiren nedir?

Karia Suresi 3. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureKaria
Sure Numarası101
Ayet Numarası3
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz30
Kur'an Sayfası601
Toplam Harf Sayısı70
Toplam Kelime Sayısı15

Karia Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 101. suresi olarak bilinir ve Mekke döneminde inmiştir. Bu sure, kıyametin getireceği dehşet ve olayları betimlemekte ve insanlara bu felaketin büyüklüğünü hatırlatmaktadır. Ayet 3, bu bağlamda önemli bir yere sahiptir. Karia kelimesi, "şiddetli gürültü" ya da "büyük çarpma" anlamında kullanılır ve bu ayetle insanların bu büyük olayın ne olduğunu tam olarak anlayamayacakları vurgulanmaktadır. Kıyametin niteliği ve insanlara olan etkisi, Kur'an'ın birçok yerinde sıkça dile getirilmektedir. Bu sure, esasen insanları bu felakete hazırlamak, düşünmeye teşvik etmek ve son günün getireceği sonuçlar hakkında uyarmak amacı gütmektedir. Surenin genelinde, insanların bu felakete dair bir bilgi sahibi olmalarının zorluğuna dikkat çekilmekte ve bu bilgilerin yalnızca Allah'a ait olduğu ifade edilmektedir. Karia Suresi, genel hatlarıyla ahlaki bir uyarı ve bilinçlendirme işlevi taşırken, aynı zamanda insanları düşünmeye, sorgulamaya ve kendilerini sorgulamaya yönlendirmektedir.

Karia Suresi 3. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
كَعْبَةٌKâria
مَاNe
تُخْبِرُكَBildirmek

Ayette geçen kelimeler arasında önemli olanlar 'Kâria', 'ne' ve 'bildirmek' gibi kelimelerdir. Kâria, kıyametin getireceği olayları ifade ederken, 'ne' kelimesi bir soru sormak için kullanılmıştır. 'Bildirmek' ise bu bilgiyi ileten bir anlam taşımaktadır. Ayetteki temel tecvid kuralları arasında, 'idgam' ve 'med' durumları yer almaktadır.

Karia Suresi 3. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
كَعْبَةٌKâria1
مَاNe21
تُخْبِرُكَBildirmek4

Ayette geçen kelimelerin toplam geçiş sayıları, kelimelerin önemine işaret etmektedir. Örneğin, 'Kâria' kelimesi sadece bu ayette geçerken, 'ne' kelimesi sıkça kullanılarak soruların ve sorgulamaların önemine vurgu yapılmaktadır. 'Bildirmek' ise, bilgilendirme ve haber verme anlamında tekrar eden bir kelimedir, bu da ayetin genel anlamını pekiştirmektedir.

مَا

21

تُخْبِرُكَ

4

كَعْبَةٌ

1

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Karia Suresi 3. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlışiddetli bir gürültüyle gelip çatacakAçıklayıcı
Diyanet İşleriYürekleri hoplatan büyük felaketGeleneksel
Elmalılı Hamdi YazırÇarpacak kıyametGeleneksel
Mehmet OkuyanO büyük çarpmanın ne olduğunuAçıklayıcı
Ömer Nasuhi BilmenO çarpacak olan felaketGeleneksel
Süleyman AteşO çarpan olayAçıklayıcı
Süleymaniye VakfıGümbürdeyenin ne olduğunuEdebi
Yaşar Nuri ÖztürkKaaria'nın ne olduğunuAçıklayıcı

Yukarıdaki tablo, farklı meallerden seçilen ifadeleri ve bu ifadelerin dilsel tonlarını karşılaştırmaktadır. 'Büyük felaket', 'şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak' ve 'çarpacak kıyamet' gibi ifadeler, farklı meallerde benzer bir anlam taşıyan ortak kelimelerdir. Çoğu mealde 'felaket', 'çarpma' ve 'büyük' kelimeleri öne çıkmakta; bu, ayetin korkutucu niteliğini pekiştirmektedir. Belirgin şekilde farklılaşan ifadeler arasında ise 'gümbürdeyen' gibi daha az yaygın bir terim bulunmaktadır. Bu tür dilsel farklılıklar, ifadelerin edebi tonunu ve okuyucuda uyandırdığı algıyı etkileyebilir. Ancak genel olarak, çoğu mealin ifadeleri anlam açısından benzerlik göstermektedir.

Okumak istediğin ayeti seç