الْقِيٰمَةِ

Kıyamet Suresi 26. Ayet

كَلَّٓا

اِذَا

بَلَغَتِ

التَّرَاقِيَۙ

٢٦

Kellâ iżâ belaġati-tterâkiye

Hayır, can boğaza dayandığı, "Kimdir (bunu) iyi edecek?" dendiği, (ölmek üzere olanın da) bunun ayrılış olduğunu bildiği, bacakların birbirine dolandığı zaman, işte o gün sevkediliş Rabbinedir.

Surenin tamamını oku

Kıyamet Suresi 26. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiHayır; can, köprücük kemiklerine gelince.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)26,27,28,29,30. Hayır, can boğaza dayandığı, “Kimdir (bunu) iyi edecek?” dendiği, (ölmek üzere olanın da) bunun ayrılış olduğunu bildiği, bacakların birbirine dolandığı zaman, işte o gün sevk ediliş, Rabbinedir.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiHayır hayır, ne zaman ki can köprücük kemiklerine dayanır,
Mehmet Okuyan Meali26,27,28,29,30. Doğrusu (can), köprücük kemiğine dayanıp “Tedavi edebilecek kimdir?” dendiğinde, bunun gerçek bir ayrılık olduğunu anlayıp bacak(lar) birbirine dolaştığında, işte o gün varılacak yer sadece Rabbinin huzuru olacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiHayır hayır... Vaktâ ki (can) boyun halkasının kemiklerine kavuşur.
Süleyman Ateş MealiHayır, ne zaman ki can, köprücük kemiklerine dayanır,
Süleymaniye Vakfı MealiHayır (kendinize çeki düzen verin)! Can, köprücük kemiklerine dayanınca,
Yaşar Nuri Öztürk Mealiİş, onların sandığı gibi değil! Can, köprücüklere dayandığında,

Kıyamet Suresi 26. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureKıyamet
Sure Numarası75
Ayet Numarası26
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz29
Kur'an Sayfası577
Toplam Harf Sayısı90
Toplam Kelime Sayısı26

Kıyamet Suresi, genel olarak ahiret inancı, ölüm ve yeniden diriliş konularını işleyen bir Mekki suredir. Bu sure, insanların ahirette karşılaşacağı durumlara dikkat çeker ve onları bu gerçekler üzerinde düşünmeye teşvik eder. Ayet 26, insanın son anlarını ve bu süreçte yaşadığı ruhsal ve fiziksel zorlukları anlatır. Ölüm anında insanın zihninde oluşan düşünceler, korkular ve sonrasında yaşanacak olanların hatırlatılması, insanları kendi yaşamları üzerinde düşünmeye ve farkındalığını artırmaya yönlendirir. Bu ayet, insanların ölüm anında yaşadıkları duygusal ve fiziksel çalkantıları, bacakların birbirine dolanmasının getirdiği çaresizlik ve sonucun kaçınılmazlığına vurgu yapar. Ayrıca bu ayet, insanların hayatları boyunca yaptıkları eylemlere dikkat etmeleri gerektiğini, bu son anların, tüm yaşamlarının bir özeti olduğunu hatırlatır. Kıyamet Suresi'nin genel yapısında, ahireti inkar edenlerin düşünceleri ve inananların huzuru arasındaki zıtlıklar da dikkat çekmektedir. Bu bağlamda, ayetin yer aldığı sure, insanları son derece önemli olan bu dönüşüm süreci hakkında düşünmeye sevk eder.

Kıyamet Suresi 26. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
نَفْسٍcan
عَظْمٍkemik
يَوْمَئِذٍo gün
إِذَاne zaman

Ayetin temel dil bilgisi yapısında, bazı kelimeler yoğun bir şekilde vurgulanmaktadır. 'نَفْسٍ' (can) kelimesi, insanın varoluşunu ifade ederken, 'عَظْمٍ' (kemik) kelimesi, fiziksel bedeni temsil eder. Ayetteki 'يَوْمَئِذٍ' (o gün) ifadesi, ahiret gününü işaret eder. Bu ifadeler, ayetin genel ifadesi içerisinde önemli bir yer tutmaktadır. Tecvid kuralları bakımından ise, ayette 'إِذَا' kelimesinin med ile uzatılması ve idgam uygulamaları dikkat çekmektedir.

Kıyamet Suresi 26. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
نَفْسٍcan99
عَظْمٍkemik12
يَوْمَئِذٍo gün32

Ayet içerisinde geçen 'نَفْسٍ' (can), Kur'an'da toplam 99 defa geçmektedir. Bu kelimenin sık kullanımı, insanın varoluş ve ruhsal durumunu vurgulamak için önemlidir. 'عَظْمٍ' (kemik) ise daha nadirdir ve toplamda 12 defa geçer, bu kelime ölüm ve bedenin fiziksel yönünü simgelemek için kullanılır. 'يَوْمَئِذٍ' (o gün) ise 32 defa geçmekte olup, ahiret gününe atıf yaparak, insanların o gün karşılaşacakları durumların önemine vurgu yapmaktadır.

نَفْسٍ

99

يَوْمَئِذٍ

32

عَظْمٍ

12

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Kıyamet Suresi 26. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki GölpınarlıHayır; can, köprücük kemiklerine gelince.Geleneksel
Diyanet İşleriHayır, can boğaza dayandığı...Açıklayıcı
Elmalılı Hamdi YazırHayır hayır, ne zaman ki can köprücük kemiklerine dayanır.Geleneksel
Mehmet OkuyanDoğrusu (can), köprücük kemiğine dayanıp...Modern
Ömer Nasuhi BilmenHayır hayır... Vaktâ ki (can) boyun halkasının kemiklerine kavuşur.Geleneksel
Süleyman AteşHayır, ne zaman ki can, köprücük kemiklerine dayanır.Geleneksel
Süleymaniye VakfıHayır (kendinize çeki düzen verin)! Can, köprücük kemiklerine dayanınca...Modern
Yaşar Nuri Öztürkİş, onların sandığı gibi değil! Can, köprücük kemiklerine dayandığında...Modern

Tabloda görülen ifadelerden, 'Hayır; can, köprücük kemiklerine gelince.' ifadesi, Abdulbaki Gölpınarlı ve Elmalılı Hamdi Yazır gibi geleneksel meallerde öne çıkmaktadır. 'Can köprücük kemiklerine dayanır.' ifadesi ise Diyanet İşleri, Süleyman Ateş ve diğer geleneksel meallerde benzer şekilde kullanılmaktadır. Modern meallerde ise ifadelerde biraz farklılık görülebilmektedir. Örneğin, 'Hayır (kendinize çeki düzen verin)!' gibi ifadeler, modern bir dil tercih ettiğini gösteriyor. Bu durum, meallerin okuyucuya hitap etme biçimlerini yansıtmakta ve dilin evrimi açısından önem taşımaktadır. Genel olarak, geleneksel ve modern ifadeler arasında anlam bakımından büyük bir farklılık yoktur, ancak kullanılan dilin tonunda bir farklılık bulunmaktadır.