Mâide Sûresi 38. Ayet

Mâide Suresi, Medine döneminde inmiş olan bir sure olup, toplumda sosyal adaletin sağlanması, hukukun uygulanması ve dinin emirlerinin yerine getirilmesi gibi konulara vurgu yapar. Bu surenin genel içeriğinde dinin hükümleri, ceza hukuku ve sosyal düzenin korunması gibi temalar işlenmektedir. Ayet 38 ise, hırsızlık yapmanın cezai sonuçlarını belirleyen bir hükmü içermektedir. Hırsızlık, toplumda güvenliği tehdit eden bir eylem olarak değerlendirildiğinden, bu eylemin cezası olarak hırsızların ellerinin kesilmesi önerilmektedir. Bu ayet, aynı zamanda Allah'ın güç sahibi olduğu ve hikmetli bir şekilde hüküm verdiği vurgusunu taşır. Mâide Suresi'nin genelinde, hukukun üstünlüğü ve adaletin sağlanması konuları ön plandadır. Bu bağlamda, hırsızlık gibi suçlara karşı verilen cezalar, toplumda düzenin korunması açısından önemlidir. Ayet, toplumsal ahlak ve adaletin sağlanması için belirli kuralların ve cezaların uygulanmasının gerekliliğini vurgular. Dolayısıyla, Mâide Suresi, sadece bir ceza sistemi değil, aynı zamanda bireylerin toplum içindeki yerini ve sorumluluklarını da belirleyen bir metin olarak değerlendirilebilir.

Ayetin içindeki kelimeler, Arapça dil bilgisi açısından önemli terimlerdir. 'حَسَسَ' (Hırsızlık) kelimesi, suç işleme eylemini belirtirken, 'كَذَٰلِكَ' (Böylece) ifadesi, bir durumu açıklayıcı olarak kullanılır. 'أَقَامَ' (Kaldırmak) kelimesi ise, ceza uygulamasını ifade eder. Ayet içerisinde bazı tecvid kuralları da mevcuttur, özellikle idgam ve med durumları dikkat çekmektedir.

Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki geçiş sayıları, bu kelimelerin önemini ve sık kullanımını yansıtmaktadır. 'حَسَسَ' kelimesinin sık kullanılması, hırsızlık kavramının toplumda ne kadar önemli bir konu olduğunu vurgular. 'كَذَٰلِكَ' kelimesinin tekrar kullanımı ise benzer durumların açıklanmasında yardımcı olur. 'أَقَامَ' kelimesinin yüksek geçiş sayısı, ceza ve hukuk konularının sıklıkla ele alındığını gösterir.