Mâide Suresi 39. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Ettiği zulümden sonra tövbe eden ve düzgün bir hale gelenin tövbesini Allah kabul eder. Şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahimdir. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | Her kim de işlediği zulmünün arkasından tövbe edip durumunu düzeltirse kuşkusuz, Allah onun tövbesini kabul eder. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kim yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder, halini düzeltirse, şüphesiz Allah, onun tevbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayan, merhamet edendir. |
Mehmet Okuyan Meali | Kim (bu) haksız davranışından sonra tevbe eder ve kendini düzeltirse elbette Allah onun tevbesini kabul eder. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Fakat her kim yaptığı zulümden sonra tevbe eder ve halini ıslahta bulunursa elbette Allah Teâlâ onun tövbesini, kabul eder. Şüphe yok ki Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir. |
Süleyman Ateş Meali | Kim yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder, uslanırsa, şüphesiz Allah, onun tevbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayan, acıyandır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Kim, yaptığı bu yanlıştan sonra dönüş yapar ve kendini düzeltirse, Allah onun dönüşünü(tevbesini) kabul eder. Çünkü Allah bağışlar, ikramı boldur. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | Kim zulmünden sonra tövbe eder, halini düzeltirse kuşkusuz Allah onun tövbesini kabul eder. Allah çok affedici, çok merhametlidir. |
Mâide Suresi 39. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mâide |
Sure Numarası | 5 |
Ayet Numarası | 39 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 6 |
Kur'an Sayfası | 140 |
Toplam Harf Sayısı | 96 |
Toplam Kelime Sayısı | 21 |
Mâide Suresi, Medine döneminde inmiş olan bir suredir ve toplumsal düzen, ahlaki değerler ve hukuki meseleler üzerine odaklanmaktadır. Bu ayet, bireylerin yaptıkları hatalardan sonra nasıl bir dönüş yapabileceklerine dair bir yol gösterici niteliği taşır. Ayet, Allah'ın merhametini ve bağışlayıcılığını vurgulayarak, tövbe edenlerin durumlarının düzeltilebileceğini belirtir. Mâide Suresi genel olarak, İslam toplumu için önemli olan birçok hukuki ve etik konuyu ele almakta ve sosyal adaletin sağlanmasına yönelik ilkeleri açıklamaktadır. Ayette geçen 'tövbeye' dair ifadeler, kişinin hatalarından ders alarak, dönüş yapmasının ne kadar önemli olduğunu ortaya koyar. Bu bağlamda, ayet, bireylerin geçmişteki yanlışlarıyla yüzleşip iyileşme sürecine girmeleri gerektiğini ifade eder ve bu davranışın Allah katında değerli olduğunu belirtir.
Mâide Suresi 39. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
تَوْبَةٌ | Tövbeler |
زُلْمٌ | Zulüm |
رَحْمَةٌ | Merhamet |
قَبُولٌ | Kabul |
إِصْلَاحٌ | Düzeltme |
Ayet içindeki bazı kelimeler tecvid kuralları açısından önem taşır. Örneğin, 'تَوْبَةٌ' kelimesindeki 'ت' harfi, önceki harf ile birleşerek idgam kuralını oluşturur. Bunun yanı sıra, 'زُلْمٌ' kelimesinde med (uzatma) kuralları gözlemlenir.
Mâide Suresi 39. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
تَوْبَةٌ | Tövbeler | 17 |
زُلْمٌ | Zulüm | 16 |
رَحْمَةٌ | Merhamet | 13 |
Ayrıca, bu kelimelerin Kur'an'da sık geçmesi, insan doğasının hata yapabilirliğini ve Allah'ın affediciliğinin önemini vurgulamak içindir. 'تَوْبَةٌ' kelimesinin sık kullanılması, tövbenin İslam'daki merkezi rolünü ortaya koyar. 'زُلْمٌ' kelimesi, haksızlık ve zulmün toplumda nasıl bir olumsuz etki yarattığını göstermektedir. 'رَحْمَةٌ' kelimesi ise Allah'ın merhametinin sürekli hatırlatılması açısından önem taşır.
تَوْبَةٌ
17
زُلْمٌ
16
رَحْمَةٌ
13
Mâide Suresi 39. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | ettiği zulümden sonra tövbe eden | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | işlediği zulmünün arkasından tövbe | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | haksız davranışından sonra tevbe eder | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | yaptığı zulümden sonra tevbe eder | Geleneksel |
Süleyman Ateş | yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder | Geleneksel |
Süleymaniye Vakfı | yaptığı bu yanlıştan sonra dönüş yapar | Modern |
Yaşar Nuri Öztürk | zulmünden sonra tövbe eder | Açıklayıcı |
Yukarıda belirtilen mealler arasında ortak olarak kullanılan ifadeler, genellikle 'zulüm' ve 'tevbe' kavramları üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu iki kelime, ayetin ana temasını oluşturduğundan, çoğu mealde tercih edilmiştir. Bunun sebepleri; hem kavramların İslam'daki öneminin büyük olması hem de toplumda yaygın olarak anlaşılabilir olmasıdır. Farklı mealler arasında bazı ifadelerde belirgin farklılıklar gözlemlenmektedir. Örneğin, 'yaptığı haksızlıktan sonra tevbe eder' ifadesi, Diyanet ve diğer geleneksel meallerde daha fazla tercih edilirken, Mehmet Okuyan'ın 'haksız davranışından sonra tevbe eder' ifadesi daha modern bir üslup taşımaktadır. Bu da dilin evrimi ve farklı kitlelere hitap etme çabalarının bir yansımasıdır. Dolayısıyla, meallerdeki dilsel farklılıklar, hem anlama hem de anlatım açısından zengin bir çeşitlilik sunmaktadır.