Mâide Sûresi 89. Ayet
لَا
يُؤَاخِذُكُمُ
اللّٰهُ
بِاللَّغْوِ
ف۪ٓي
اَيْمَانِكُمْ
وَلٰكِنْ
يُؤَاخِذُكُمْ
بِمَا
عَقَّدْتُمُ
الْاَيْمَانَۚ
فَكَفَّارَتُهُٓ
اِطْعَامُ
عَشَرَةِ
مَسَاك۪ينَ
مِنْ
اَوْسَطِ
مَا
تُطْعِمُونَ
اَهْل۪يكُمْ
اَوْ
كِسْوَتُهُمْ
اَوْ
تَحْر۪يرُ
رَقَبَةٍۜ
فَمَنْ
لَمْ
يَجِدْ
فَصِيَامُ
ثَلٰثَةِ
اَيَّامٍۜ
ذٰلِكَ
كَفَّارَةُ
اَيْمَانِكُمْ
اِذَا
حَلَفْتُمْۜ
وَاحْفَظُٓوا
اَيْمَانَكُمْۜ
كَذٰلِكَ
يُبَيِّنُ
اللّٰهُ
لَكُمْ
اٰيَاتِه۪
لَعَلَّكُمْ
تَشْكُرُونَ
٨٩
Lâ yu-âḣiżukumu(A)llâhu billaġvi fî eymânikum velâkin yu-âḣiżukum bimâ ‘akkadtumu-l-eymân(e)(s) fekeffâratuhu it’âmu ‘aşerati mesâkîne min evsati mâ tut’imûne ehlîkum ev kisvetuhum ev tahrîru rakabe(tin)(k) femen lem yecid fesiyâmu śelâśeti eyyâm(in)(c) żâlike keffâratu eymânikum iżâ haleftum vahfezû eymânekum(c) keżâlike yubeyyinu(A)llâhu lekum âyâtihi le’allekum teşkurûn(e)
Mâide Suresi 89. Ayet Meâlleri

Mâide Suresi 89. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mâide |
Sure Numarası | 5 |
Ayet Numarası | 89 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 6 |
Kur'an Sayfası | 134 |
Toplam Harf Sayısı | 308 |
Toplam Kelime Sayısı | 64 |
Mâide Sûresi, İslam toplumunun sosyal ve hukuki meselelerine dair birçok hükmü içeren bir Medeni suredir. Bu sure, Müslümanların toplumsal yaşamlarını düzenleyen kurallar ve ilkeler üzerine yoğunlaşır. İçeriği, İslami ahlak, ibadetler ve toplumsal sorumluluklarla ilgili önemli kavramlar etrafında şekillenmektedir. Ayet 89, yeminlerin tutulan ve bozulduğu durumları ele alarak, bu tür sözlerin ciddiyetini ve sorumluluğunu vurgular. Bu bağlamda, yeminlerin sosyal hayattaki yeri ve kişinin sözlerine sadık kalması üzerinde durulmaktadır. Yeminin bozulmasının sonuçlarına dair açıklamalar yapılırken, bunun keffareti de detaylı bir şekilde aktarılmaktadır. Ayet, yeminlerin önemini belirtirken, aynı zamanda bireylerin toplumsal düzene olan katkılarını da ortaya koyuyor. Bu sure, genellikle Medine dönemine ait bir eser olması sebebiyle, toplumun ihtiyaçlarına cevap veren hükümler içermektedir. Medine döneminde inen diğer ayetlerle birlikte Müslümanların sosyal hayatına yön vererek, toplumsal ilişkileri düzenlemiştir. Bu açıdan Mâide Sûresi, dini ve sosyal hayatın iç içe geçtiği bir dönem için oldukça kritik bir konuma sahiptir.
Mâide Suresi 89. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
يَمِينٌ | yemin |
كَفَّارَةٌ | keffaret |
فَقِيرٌ | yoksul |
طَعَامٌ | yiyecek |
نَفْسٌ | can |
Ayetin tecvid kurallarına bakıldığında, bazı kelimelerde idgam ve med kurallarının geçerli olduğu görülmektedir. Özellikle yemin kelimesindeki mim harfi ile bükümlü seslerin birleşimi, okuyucunun dikkat etmesi gereken noktalar arasında yer alır.
Mâide Suresi 89. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
يَمِينٌ | yemin | 27 |
كَفَّارَةٌ | keffaret | 5 |
فَقِيرٌ | yoksul | 21 |
Ayet içinde yer alan 'yemin', 'keffaret' ve 'yoksul' kelimeleri, Kur'an'da farklı bağlamlarda sıkça geçmektedir. Özellikle 'yemin' kelimesi, bireylerin sözleşmelere olan bağlılığını simgelerken, 'yoksul' kelimesi sosyal sorumluluğu ve yardımlaşmayı ön plana çıkarır. 'Keffaret' ise, bir hatanın telafisi anlamında kullanılarak, bireylerin davranışlarının sonuçlarını vurgulamakta önemli bir yere sahiptir. Bu kelimelerin sıkça kullanılması, İslam'ın toplumsal adalet, ahlaki sorumluluk ve bireysel sadakat konularına verdiği önemi göstermektedir.
يَمِينٌ
27
فَقِيرٌ
21
كَفَّارَةٌ
5
Mâide Suresi 89. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Boş yere yemin etmenizden dolayı sorumlu tutmaz sizi Allah | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | Boş bulunarak ettiğiniz yeminlerle sizi sorumlu tutmaz | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | Kasıtsız olarak yaptığınız yeminlerinizden sorumlu tutmaz | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | Kasıtsız yeminlerinizdeki boş sözlerle ilgili sorumlu tutmaz | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | yeminlerinizdeki lağv sebebiyle muahaze etmez | Geleneksel |
Süleyman Ateş | yeminlerinizdeki lağv(kasıtsız olarak yaptığınız yeminler)den ötürü | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | Düşünmeden ettiğiniz yeminlerden sizi sorumlu tutmaz | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | Boş lakırdıdan ötürü hesaba çekmez | Modern |
Yukarıdaki tabloda yer alan ifadeler arasında 'kasıtsız yeminler' ve 'boş yeminler' gibi ortak ifadeler dikkat çekmektedir. Bu ifadeler, yeminlerin ciddiyetine vurgu yaparak, bireylerin sözlerine olan sorumluluklarını ifade etmektedir. Ayrıca 'sorumlu tutmaz' ifadesi de birçok mealde benzer bir şekilde kullanılmıştır. Ancak, farklı meallerde 'boş' ve 'kasıtsız' gibi terimlerin kullanımı, metnin anlamında küçük nüans farklılıkları yaratmaktadır. Örneğin, 'boş' ifadesi, durumu daha genel bir çerçevede ele alırken; 'kasıtsız' ifadesi, yemin eden kişinin niyetine odaklanmaktadır. Genel olarak, mealler arasında anlam açısından belirgin farklılıklar bulunmaktadır. Bazı ifadeler geleneksel bir dil kullanırken, diğerleri daha modern ve anlaşılır bir dille ifade edilmiştir. Bu, okuyucuların metni anlamakta daha rahat etmelerini sağlarken, aynı zamanda geleneksel değerlerin korunmasına katkıda bulunuyor.
Mâide Sûresi 89. Ayet ile Bağlantılı Diğer Ayetler
Mâide Sûresi 89. ayet, yeminlerinizi tutmanın ve bir yükümlülüğe girmeden önce düşünmenin önemini vurgular. Aynı zamanda Allah’ın bu tür yeminleri belirlenen bir süre ile sınırlı olarak affettiğini ifade eder.
- Bakara Suresi 225. Ayet: Bu ayette yeminlerinizi iyi düşünerek yapmanız ve gereksiz yere yemin etmemeniz gerektiği anlatılmaktadır. Mâide 89 ile, yeminlerin ciddiyeti ve dikkatle yapılması gerektiği konusundaki içerikler örtüşmektedir.
- Mâide Sûresi 33. Ayet: Bu ayet, dinin koruyuculuğunu ve bununla ilgili uygulamaların ciddiyetini ifade etmektedir. Yemin ve taahhütlerin, toplumsal düzen içinde ne denli önemli olduğunu vurgulamakta ve bu konudaki sorumlulukları pekiştirmektedir.
Mâide Sûresi 89. ayet etrafında toplanan diğer ayetler, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde yeminlerin ve taahhütlerin önemini ve ciddiyetini ortaya koymaktadır. Yeminlerin dikkatle ve düşünülerek yapılması gerektiği, bu sorumluluğun taşıdığı manevi yükümlülükler ile desteklenmektedir. Böylece, inananların ilişkilerinde şeffaflık ve güveni sağlaması hedeflenmektedir.
Okumak istediğin ayeti seç