الْمَعَارِجِ

Mearic Suresi 10. Ayet

وَلَا

يَسْـَٔلُ

حَم۪يمٌ

حَم۪يماًۚ

١٠

Velâ yes-elu hamîmun hamîmâ(n)

(O gün) hiçbir samimi dost, dostunu sormaz.

Surenin tamamını oku

Meâric Suresi 10. Ayet Meâlleri

Meâller
Meâl Sahibiİfade
Abdulbaki Gölpınarlı MealiVe hiçbir dost, dostunu sormaz.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)(O gün) hiçbir samimi dost, dostunu sormaz.
Elmalılı Hamdi Yazır MealiDost dostun halini soramaz.
Mehmet Okuyan MealiHiçbir dost da dostu(nu) soramaz.
Ömer Nasuhi Bilmen MealiHiçbir dost da bir dostu sormaz.
Süleyman Ateş MealiDost dostun halini sormaz.
Süleymaniye Vakfı MealiBir can yoldaşı, diğer can yoldaşını sormaz bile.
Yaşar Nuri Öztürk MealiEn yakın dostlar birbirlerinin halini sormaz/bir dost bir dostundan bir şey isteyemez.

Meâric Suresi 10. Ayet Hakkında Genel Bilgiler

Genel Bilgiler
SureMeâric
Sure Numarası70
Ayet Numarası10
Sure TürüMekki
Bulunduğu Cüz29
Kur'an Sayfası577
Toplam Harf Sayısı25
Toplam Kelime Sayısı5

Meâric Suresi, adını "merâce" kökünden alır ve yükseliş, merdiven gibi anlamlarla ilgili bir konsept içerir. Bu sure, genel olarak ahiret gününe ve o günün yaşanacak olan zorluklarına dikkat çeker. Mekki bir sure olarak, ilk dönem İslam toplumu için uyarıcı bir içerik taşır. Ayet 10, ahiret günü arkadaşlık ve dostluk ilişkilerini vurgulayan bir mesaj taşır. O gün, tüm insanların kendi başlarına, kendilerini kurtarmaya odaklanacakları bir ortamda, dostluk ilişkilerinin bile sorgulanmayacağını ifade eder. Bu bağlamda, insanlar arasındaki samimi ilişkilerin bile, o günün dehşeti karşısında önemini yitireceği aktarılır. Bu şekilde, sadece bireysel hesapların öne çıkacağı bir atmosfer vurgulanmaktadır. Ayetin genel yönelimi, dostluk, dayanışma ve karşılıklı yardımlaşmanın dünya hayatındaki yeri ile kıyaslandığında, ahiret gününde bu ilişkilerin anlamının tamamen değişeceğini ifade eder.

Meâric Suresi 10. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:

Dil bilgisi açıklamaları
KelimeTemel Anlamı
دُرُّDost
يَسْأَلُSormaz
بَعْدُHiçbir

Ayet içinde dikkat çekici dil bilgisi unsurları bulunmaktadır. Örneğin, 'يَسْأَلُ' fiili, sormak eylemini temsil ederken, olumsuz bir bağlamda kullanılmasıyla ayetin anlamı güçleniyor. Ayrıca, 'بَعْدُ' kelimesi, 'hiçbir' anlamında kullanılarak, olumsuzluğu pekiştirir.

Meâric Suresi 10. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:

İstatiksel bilgiler
KelimeTemel AnlamıKur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı
دُرُّDost31
يَسْأَلُSormaz14
بَعْدُHiçbir23

Kur'an'da geçen kelimeler, hem ahlaki hem de sosyal mesajlar taşımaktadır. 'دُرُّ' kelimesi, dostluğun önemini ve insan ilişkilerini simgelerken, sıklıkla farklı bağlamlarda yer almaktadır. 'يَسْأَلُ' kelimesinin sıklığı ise, özellikle sorgulama ve bilgi alma bağlamında önemli bir yer tutmaktadır. 'بَعْدُ' kelimesinin çokça geçişi, olumsuzlamaların ve yasaklamaların vurgusunu artırmaktadır. Bu kelimelerin tekrarları, bağımsızlık ve bireyselliği öne çıkaran bir mesajın öne çıkmasına hizmet etmektedir.

دُرُّ

31

بَعْدُ

23

يَسْأَلُ

14

Kelimelerin Kur'an'da geçiş grafiği

Meâric Suresi 10. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:

Ayetin meallerindeki dilsel farklılıklar
Meal SahibiKullanılan İfadeDilsel Tonu
Abdulbaki Gölpınarlıve hiçbir dost, dostunu sormaz.Açıklayıcı
Diyanet İşleri(O gün) hiçbir samimi dost, dostunu sormaz.Geleneksel
Elmalılı Hamdi YazırDost dostun halini soramaz.Geleneksel
Mehmet OkuyanHiçbir dost da dostu(nu) soramaz.Modern
Ömer Nasuhi BilmenHiçbir dost da bir dostu sormaz.Geleneksel
Süleyman AteşDost dostun halini sormaz.Geleneksel
Süleymaniye VakfıBir can yoldaşı, diğer can yoldaşını sormaz bile.Açıklayıcı
Yaşar Nuri ÖztürkEn yakın dostlar birbirlerinin halini sormaz/bir dost bir dostundan bir şey isteyemez.Modern

Tabloya bakıldığında, 'sormaz' kelimesinin çoğu mealde kullanıldığı görülmektedir. Bu kelime, dostluk ilişkilerinin ahiret gününde geçerliliğini yitireceğine dair ortak bir anlayış sunmaktadır. Diyanet İşleri meali, 'samimi dost' ifadesini ekleyerek, dostluğun niteliğine de vurgu yapmaktadır. Bazı meallerde ise, dostluk ilişkilerinin daha derinlemesine bir analizine gidilerek, ifadeler zenginleştirilmiştir. Örneğin, Yaşar Nuri Öztürk'ün meali, durumun ciddiyetini anlamak için daha açıklayıcı bir dil kullanmaktadır. İfadeler arasında belirgin bir farklılık olmasa da, kullanılan dilin tonu ve açıklayıcılığı bakımından farklılıklar gözlemlenmektedir.