الْمُجَادَلَةِ
Mücadele Suresi 2. Ayet
اَلَّذ۪ينَ
يُظَاهِرُونَ
مِنْكُمْ
مِنْ
نِسَٓائِهِمْ
مَا
هُنَّ
اُمَّهَاتِهِمْۜ
اِنْ
اُمَّهَاتُهُمْ
اِلَّا
الّٰٓئ۪
وَلَدْنَهُمْۜ
وَاِنَّهُمْ
لَيَقُولُونَ
مُنْكَراً
مِنَ
الْقَوْلِ
وَزُوراًۜ
وَاِنَّ
اللّٰهَ
لَعَفُوٌّ
غَفُورٌ
٢
Elleżîne yuzâhirûne minkum min nisâ-ihim mâ hunne ummehâtihim(s) in ummehâtuhum illâ-llâ-î velednehum(c) ve-innehum leyekûlûne munkeran mine-lkavli ve zûrâ(an)(c) ve-inna(A)llâhe le’afuvvun ġafûr(un)
İçinizden kadınlarına zıhar yapanlar bilsinler ki, o kadınlar onların anaları değildir. Onların anaları ancak, kendilerini doğuran kadınlardır. Şüphesiz onlar (zıhar yaparlarken) hoş karşılanmayan ve yalan bir söz söylüyorlar. Şüphesiz Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır.
Surenin tamamını oku
Mücadele Suresi 2. Ayet Meâlleri
Meâl Sahibi | İfade |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı Meali | Sizden, karılarına zıhar yapanlar, bilsinler ki karıları, anaları değildir, anaları, ancak onları doğuran kadınlardır ve şüphe yok ki onlar, çirkin bir laftır, ediyorlar ve yalan söylüyorlar ve şüphe yok ki Allah, elbette bağışlayıcıdır, suçları örter. |
Diyanet İşleri Meali (Yeni) | İçinizden kadınlarına zıhar yapanlar bilsinler ki, o kadınlar onların anaları değildir. Onların anaları ancak, kendilerini doğuran kadınlardır. Şüphesiz onlar (zıhar yaparlarken) hoş karşılanmayan ve yalan bir söz söylüyorlar. Şüphesiz Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır. |
Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İçinizde zıhâr yapanların kadınları, onların anaları değildir. Onların anaları ancak kendilerini doğuran kadındır. Şüphesiz onlar çirkin ve yalan bir laf söylüyorlar. Kuşkusuz Allah, affedici, bağışlayıcıdır. |
Mehmet Okuyan Meali | İçinizden eşlerine [zıhar] yapanların kadınları, onların anneleri değildir. Onların anneleri ancak kendilerini doğuran (kadın)lardır. Şüphesiz ki onlar çirkin bir söz ve yalan söylüyorlar. Şüphesiz ki Allah çok affedicidir, çok bağışlayandır. |
Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sizden o kimseler ki, kadınlarından müzaherette bulunurlar, halbuki o kadınlar, onların anaları değildir. Onların anaları ancak onları dogurmuş olanlardır ve şüphe yok ki onlar elbette çirkin ve yalan bir lâf söylüyorlar ve muhakkak ki, Allah elbette affedicidir çok yarlığayıcıdır. |
Süleyman Ateş Meali | Sizden kadınlara zıhar edenler (sen bana, anamın sırtı gibisin diyenler), bilmelidirler ki o kadınlar, onların anaları değillerdir. Onların anaları, ancak kendilerini doğuran kadınlardır. Onlar, çirkin ve yalan olan bir söz söylüyorlar. Bununla beraber Allah, affedicidir bağışlayıcıdır. |
Süleymaniye Vakfı Meali | Eşine “Bana anamın sırtı gibisin” diyenlerin karıları, onların anaları değildir. Anaları, sadece onları doğuranlardır. Onlar kesinlikle, çirkin bir söz ve yalan söylüyorlar. Ama Allah, kusurları görmez ve çokça bağışlar. |
Yaşar Nuri Öztürk Meali | İçinizden, kadınlarına zıhar edenlerin, o kadınlar anneleri değildir. Onların anneleri ancak kendilerini doğuran kadınlardır. Böyleleri, kabul edilemez bir söz ve boş bir lakırdı sarf ediyorlar. Bununla birlikte Allah, gerçekten çok affedici, çok bağışlayıcıdır. |
Mücadele Suresi 2. Ayet Hakkında Genel Bilgiler
Sure | Mücadele |
Sure Numarası | 58 |
Ayet Numarası | 2 |
Sure Türü | Medeni |
Bulunduğu Cüz | 29 |
Kur'an Sayfası | 570 |
Toplam Harf Sayısı | 153 |
Toplam Kelime Sayısı | 37 |
Mücadele Suresi, genelde sosyal ve etik kurallara dair düzenlemeleri içeren bir Medeni Sure'dir. İslam toplumundaki aile ilişkilerine, özellikle boşanma ve eşler arası haklara dair hükümleri ele almaktadır. Bu bağlamda, Mücadele Suresi, kadın-erkek ilişkilerini, toplumsal adalet ve ahlakı koruma adına getirilmiş olan düzenlemeleri içermektedir. Ayet 2, zıhar uygulamasının yanlışlığını belirtir. Zıhar, eski Arabistan'da yaygın olan bir uygulamadır ve bir adamın eşine, 'seni annemin sırtı gibi görüyorum' demesi durumunda, bu kadınla ilişkisinin sona erdiği düşünülüyordu. Ancak bu ayet, bu tür sözlerin aslında geçerli olmadığını ve kadınların, yalnızca doğuran anneleri olduğunu vurgular. Ayet, zıharın ahlaki olarak yanlışlığını ve Allah'ın bağışlayıcılığına dair bir mesaj içermektedir. Böylelikle, Mücadele Suresi, sadece bireyler arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda sosyal adaletin sağlanması konusunda toplumsal normlarını da ele almaktadır. Bütün bu unsurlar, Mücadele Suresi'nin tarihi ve kültürel bağlamı içerisinde önemli bir yere sahiptir.
Mücadele Suresi 2. Ayet ile İlgili Dil Bilgisi Açıklamaları:
Kelime | Temel Anlamı |
---|---|
زَهَرَ | açıklamak, ortaya çıkarmak |
أُمَّهَاتُ | anneler |
كَذِب | yalan |
مَغْفِرَة | bağışlama |
سُوءٌ | kötü, çirkin |
Bu ayette, idgam ve mad gibi bazı tecvid kurallarına dikkat edilmiştir. Bazı kelimelerde uzatma (med) var ve doğru telaffuz için bu kurallara riayet edilmesi gereklidir.
Mücadele Suresi 2. Ayet ile İlgili İstatistiksel Bilgiler ve Görselleştirme:
Kelime | Temel Anlamı | Kur'an'daki Toplam Geçiş Sayısı |
---|---|---|
زَهَرَ | açıklamak | 15 |
أُمَّهَاتُ | anneler | 24 |
كَذِب | yalan | 10 |
Ayet içerisinde geçen kelimelerin Kur'an'daki geçiş sayıları, bu kavramların İslam toplumundaki önemli yerini göstermektedir. Özellikle 'أُمَّهَاتُ' (anneler) kelimesinin sık kullanılması, annelik kavramının ve aile bağlarının önemini vurgularken; 'كَذِب' (yalan) kelimesinin geçişleri, doğruluk ve güvenilirlik konularının İslam'daki yeri hakkında bir fikir vermektedir. Bu kelimelerin sıklığı, Kur'an'ın mesajı bağlamında toplumsal ahlak ve değerlerin ne denli önemli olduğunu gösterir.
أُمَّهَاتُ
24
زَهَرَ
15
كَذِب
10
Mücadele Suresi 2. Ayetin Meallerindeki Dilsel Farklılıklar:
Meal Sahibi | Kullanılan İfade | Dilsel Tonu |
---|---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | şüphe yok ki onlar, çirkin bir laftır | Açıklayıcı |
Diyanet İşleri | şüphesiz onlar (zıhar yaparlarken) hoş karşılanmayan | Geleneksel |
Elmalılı Hamdi Yazır | şüphesiz onlar çirkin ve yalan bir laf söylüyorlar | Geleneksel |
Mehmet Okuyan | çirkin bir söz ve yalan söylüyorlar | Modern |
Ömer Nasuhi Bilmen | şüphe yok ki onlar elbette çirkin ve yalan bir lâf söylüyorlar | Geleneksel |
Süleyman Ateş | çirkin ve yalan olan bir söz söylüyorlar | Açıklayıcı |
Süleymaniye Vakfı | kesinlikle, çirkin bir söz ve yalan söylüyorlar | Açıklayıcı |
Yaşar Nuri Öztürk | kabul edilemez bir söz ve boş bir lakırdı sarf ediyorlar | Modern |
Tabloda görülen ifadeler, ayetin Türkçe meallerinde ortak ve farklı kullanımları yansıtmaktadır. 'Çirkin bir söz' ifadesi, çoğu mealde ortak olarak kullanılırken, bu terim, zıharın olumsuzluğunu belirtmek amacıyla seçilmiştir. Bunun dışında, 'yalan' ifadesi de yaygın bir şekilde görülmektedir. Mealler arasındaki farklılıklar ise, bazı meal sahiplerinin daha açıklayıcı bir üslup benimsemesi ile ilgilidir. Örneğin, Yaşar Nuri Öztürk'ün 'kabul edilemez bir söz' ifadesi, daha modern bir dil kullanarak yeni bir bakış açısı sunmaktadır. Diğer yandan, daha geleneksel meallerde kullanılan ifadeler, klasik bir anlatım tarzını yansıtır. Bu durum, meallerin hangi döneme ait olduğu ve hangi anlayışla yazıldığını da göstermektedir.
Okumak istediğin ayeti seç